SAMATYA
Ad Kökeni: Psamathos (kum)'dan Psamathion (“kumluk”).
Samatya'nın tarihi Istanbul'unkinden de eskiye uzanıyor. Megaralılar'ın ünlü kumandanı Bizas, Byzantion'u kurarken burada zaten küçük bir yerleşme bulunuyordu. I. Theodosios (379-395) zamanında şehir batıya doğru genişlerken, bir süre sonra Samatya da surların iç kısmında kaldı. Öyle ki, kentte kurulan ilk manastır olan ve Suriye'li bir keşişin 382'de kurduğu Dalmatou Manastırı sur dışındaydı. Bu manastır ortodoksluğun güçlü bir kalesi olarak 12. yy'a kadar yaşadı. 7. yy'dan sonra imparatorların gözaltında tutuldukları bir hapishane, 12. yy sonunda da bir rahibe manastırı olmuştu. • Theodosios Limanı'nın da bölgenin yakınlarında kurulmuş olduğu söylenir. • Bizantion zamanında I. Konstantin'in yaptırdığı kara surlarının güney ucunda, 82. kule'nin yakınlarında bulunduğu düşünülen Rabdos Mahallesi de bu bölgede idi. (rabdos: Asa) • 5.yy'da yapılan Studios Manastırı burayı önemli bir dinî merkez haline getirir. Bu yapıdan geriye kalan Ioannes Prodromos (Vaftizci Yahya) Kilisesi (şimdi İmrahor Camii), İstanbul'un ayakta kalan en eski kilise yapısıdır. • Osmanlı döneminden önce de, süresince de burası temel olarak bir Ermeni ve Rum yerleşimi olmuştur. II. Mehmet (Fatih), Fetih'ten sonra çocukluk arkadaşı olduğu söylenen Bursa I. Episkopos'u Hovagim'i Istanbul'a getirip Ermeni Patrikhanesi'nin başına geçirir. Rum Patriğine verilen tüm haklar ona da verilir. Bölgedeki Ermeni nüfusu da II. Mehmet'in bu iskân politikası sonucunda giderek artar. Bu iskân politikası onun ölümünden sonra da (özellikle III. Murad döneminde) devam ettirilmiştir, ancak Anadolu'dan Türk hanelerinin buraya yerleşmeye başlamaları da hemen hemen aynı zamanlara denk gelmektedir. • Patrikhane 1461'de kuruldu, 1640'larda Kumkapı'ya taşınan Patrikhane birkaç kez bu iki yer arasında gidip geldikten sonra Kumkapı'da kaldı. • Fatih ile başlayan iskânlar sonucunda Ermeni nüfus artınca, bölgede bulunan kimi Rum Kiliseleri Ermenilere verilir. Örneğin Sulumanastır olarak da bilinen Surp Kevork Kilisesi Sultan Süleyman tarafından Ermenilere tahsis edilmişti. • Döneminin en önemli Rum kiliselerinden olan Hristos Analipsis Kilisesi de Samatya'da bulunmaktaydı (16. yy ortaları). • Fetih'ten sonra başlayan Türk iskânı sonucunda müslüman nüfusda da artış olur ve cami, türbe, hamam gibi yapılar yapılmaya başlanır. Bunlardan bazıları: ➢ Mirza Baba Tekkesi (eski bir Bizans yapısından yararlanılarak; II. Mehmet dönemi) ➢ Sancakdar Hayreddin Mescidi ve Tekkesi (erken Bizans yapısı -martirionüzerine) ➢ Abdi Çelebi Camii (Mimar Sinan) ➢ Ağa Hamamı (Mimar Sinan) • 1950'lerden sonra iyice artan Anadolu kaynaklı göçler sonucunda bölge gitgide daha da çok Türkleşip müslümanlaşmıştır ki günümüzde de hala bir miktar ecnebi nüfusun varlığına rağmen bu kimliktedir. Bilhassa 6-7 Eylül olaylarından sonra Rum cemaat burayı terketmiştir. 6-7 eylül olayları: 6-7 Eylül 1955 gecesi, Kıbrıs sorununun yarattığı gerginliğin kışkırtılması sonucunda Türklerin ecnebi mallarını yağmalaması ve şiddetle sonuçlanan olaylar. Ermenilerle ilgili birkaç veri: • 15. yy belgelerine göre Ermeni nüfus Istanbul'da 2000'den az ve Galata'da 300 civarı • Yalnız iskân politikası ile değil; Erivan ve Tebriz'in alınmasını takiben İran sınırından, 17. yy başlarında da Kafkasya'dan Ermeni göçleri oluyor • Celâli isyanları sonrasında çok sayıda Ermeni Istanbul'a sığınıyor • 1673'te 8000 Ermeni aile var. Çoğu Marmara kıyılarında ancak Balat'ta, Topkapı-Edirnekapı arasında, sur kıyılarında ve Üsküdar'da da varlar • 1895'teki Ermeni nüfusu 180.000. Osmanlı Bankası olaylarını takiben yaklaşık 6000'i katledililyor (Ağu. 1896)