Hergün 200 Kelimede Yelken Ahmet Çeleno lu'nun “Yelkenciler Lokali Grubunda” çıkan yazılarından Sinan Be kurt Tarafından derlenmi tir. Ekim-2006
Sayfa 1 - 47
I. Yelken Adları, Yakaları ve Kö eleri
Günümüzde kullanılan üçgen yelkenler istralyalara basılanlar, dire e basılanlar ve balon dedi imiz sadece üç noktadan ba lı yelkenlerdir. Dire e basılanlar dire in adı ile adlandırılır. •
Ba istralyaya (dire in tepesini teknenin ba ına ba layan paslanmaz çelik halat) basılan yelken floktur.
•
Flok ıskota kö esi bariz bir ekilde dire i geçecek kadar büyükse genova adını alır. Azami alan elde edebilmek için alt yaka genellikle güverteye paralel ve çok yakındır.
•
Ana dire e basılan yelken de ana yelkendir. Balonlar ise simetrik ve asimetrik olarak iki çe ittir.
•
Yelkenin teknenin ön tarafına (ba ına) bakan kenarına orsa yakası denilir.
•
Teknenin arkasına (kıçına) bakan kenarı ise güngörmez yakasıdır.
•
Alt kenar ise alt yaka olarak adlandırılır. Sayfa 2 - 47
•
Orsa yakası (ön taraf) ile alt yakayı (alt taraf) birle tiren kö e karula kö esidir.
•
Orsa yakası ile güngörmez yakasının (arka taraf) birle ti i kö e ise (yelkenin üstü) mandar kö esidir.
•
Güngörmez yakası ile alt yakanın birle ti i kö e ıskota kö esidir.
Yelkenler üç kö eden ba lanırlar ve yine bu üç kö eden rüzgara göre trim edilirler (ayarlanırlar). Bir üçgen çizerek kenarlarını ve kö elerini üstüne yazarsanız anla ılması kolayla ır. Bir takım terimlerle sizi sıkmak istemem ama di er bölümlerde tarif vermeden bu isimleri kullanaca ım. Bu kısımlar ba ka isimlerle de adlandırılırlar, zaman içinde konu uldukça, çalı ıldıkça ö renilir.
Sayfa 3 - 47
II. Yelkende Kullandı ımız Halatlar Bir teknenin, özellikle bir yelkenlinin en önemli donanımlarından biri halatlardır. Halatlar, do al elyaflardan, insan yapısı elyaflardan veya suni elyaflardan yapılırlar.
Aynı halatta kullanım yerine göre bu malzemeler karı ık olarak kullanılabilir. Yelkenli teknelerde kullanılanlar genellikle örme halatlar ve üç kollu, dört kollu dedi imiz birbirinin üstüne bükülmü halatlardır. Halatlarda kullanım yerine göre esneklik en önemli faktördür. Tekneyi sahile ba layan koltuk halatlarının genellikle esnek olması istenir. Tekne su üstünde hareket ettikçe bir lastik gibi esneyerek, amortisör görevi görürler ve tekne üstündeki babalara, koç boynuzlarına binecek çekme okunu azaltarak yansıtırlar. Üç kollu ve dört kollu halatlar bükümlü oldu undan esnemeleri daha fazladır, bu nedenle koltuk halatı ve demirleme halatı olarak kullanılırlar. Halatlar malzemelerine ve yapım ekillerine göre boylarının %5-%20 arası esnerler.
Sayfa 4 - 47
Yelken halatlarında ise günümüzde örgülü dedi imiz halatlar kullanılır. Bu halatların asıl ta ıyıcı elyafı halatın içinde düz veya yine örgülü olarak bulunur. Üstünde ise halatın asıl ta ıyıcı malzemesini güne ı ınlarından ve sürtünmeden koruyan ve halatı bir arada tutan bir dokuma kılıf vardır. Yelkende genellikle 8 mm çapında veya daha kalın halatlar kullanılır. Sentetik malzemeler sayesinde yük ta ıma gerilimleri gerekenden çok yüksek olmasına ra men yatlarda 10 mm ve 12 mm halatlar kullanılır. Bunun nedeni el ile kolayca kavranabilmeleridir. Yelkeni dire e çekmede kullanılan halat mandar halatıdır, dire in tepesine kadar gider, bir makaradan geçer ve ba ka yere yönlendirilmemi ise direk dibine kadar iner. Mandar halatı mümkün olan en az esneklikte olmalıdır. Mandar yelken triminde (ayarında) az kullanılan bir halattır. Özellikle sert havalarda yelkenin orsa yakasının gergin olması gerekir. Esnek bir halatla, özellikle sa nak dedi imiz, bir anda bindiren rüzgarlarda halat esneyece inden yelken toru artar ve iste imizin aksine orsa yakası gev er. Mandar halatı olarak içi bükümsüz ve örgü olmayan, malzemesi ise en az esneyen halatlar kullanılmalıdır. Eski teknelerde esnemeyi engellemek için (paslanmaz) çelik çok telli halatlar mandar olarak kullanılırdı. Yelkenleri rüzgar yönüne göre en iyi verimi alacak ekilde ayarladı ımız halatlar ise ıskotalardır. Ana yelken ıskotası, genova ıskotası gibi ba landıkları yelkenin adı ile anılırlar. Genellikle el ile trim edilirler veya vinçle kullanılırlar. Iskotaların çok olmasa da esnek olması yararlıdır. Ani rüzgar de i imlerinde ve kavançalarda ba lantı noktalarına gelebilecek okları kısmen de olsa esneyerek amortisör gibi azaltırlar. Sayfa 5 - 47
Sayfa 6 - 47
III. En Çok Kullanılan Dü üm ve Ba lar Yelkencilik iple oynama sanatıdır. p ve halat denilince de akla, dü üm ve ba lar gelir. Kitaplarda, internette, denizle ilgili birçok i yerinde duvarda çerçeve içinde dü üm ve ba ları görürsünüz. De i ik amaca yönelik yüzlerce dü üm ve ba vardır.Yeni ba layanlar için a a ıdaki 5 çe it çok iyi bilinirse ve yerinde kullanılırsa rahatlıkla yeterli olur. Ba ve dü ümlerin nasıl yapıldı ı grubun files bölümüne bag.pps olarak yüklenmi tir. Sayfa geçi leri süreyi sizin belirlemeniz açısından otomatik de ildir. Önerim bu 5 çe idi gözünüz kapalı ve çok hızlı yapana kadar 1 metre boyunda 6- 10 mm çapında bir halatla gerekti i kadar tekrarlamanız. Denizde kullanılan tüm ba lamaların ortak özelli i yük altında kaldıktan sonra bile gerekti inde kolaylıkla açılabilmeleridir. 1. Izbarço ba ı: Kaymayan, sıkı mayan, kendi kendine çok zor açılan en güvenilir ba lama ekillerinden biridir. 2. Camadan: Do ru ba landı ında sıkı mayan, kaymayan bir ba dır, birçok amaç için kullanılabilir. Kendi kendine açılabilece i dikkate alınarak güvenlik gerektiren yerlerde kullanılmamalıdır. Do ru ba landı ında halatların bo ta kalan uçları aynı tarafta olmalıdır. 3. Kazıkba ı: Ayarlanması kolay, özellikle usturmaça ba lamada kullanılan bir ba dır. Yüke bindi inde kayabilir. Uzun süreli kullanılacaksa ucuna ek bir dü üm atılması do ru olur. 4. Volta: Halatları koç boynuzuna ba lamada kullanılır. A ırı yük binmesi bekleniyorsa, sonradan kolay açılabilmesi için bir tur fazla atılabilir. 5. Sekiz: Halat uçlarının makaralardan ve geçti i gözlerden geri kaçmasını engeller. Her türlü dü üm ve ba halatların belirlenmi olan kopma gerilimlerini %30'a kadar azaltabilir . (Tüm halatlar kopacaksa, yıpranmı yerlerinden veya dü ümlü yerlerinden koparlar.) Bu nedenle sürekli aynı amaçla kullanılacak halatların uçlarına radanzalı veya radanzasız örme veya dikme göz yapılmalıdır.
Sayfa 7 - 47
Sayfa 8 - 47
Sayfa 9 - 47
Sayfa 10 - 47
IV. Ana Yelken Donatılması Ana yelken olarak kullanılan birçok biçim varsa da, en yaygın kullanılan üçgen (bermuda veya markoni) yelkendir. Ana dire in (grandi) arkasında bulunan kanallara ve dire e dik olarak ba lanmı bumbaya takılarak kullanılır. Ana yelken adını ana dire e basılmasından alır, büyüklü ü ile bir ili kisi yoktur (*). Modern gezi teknelerinde bumbanın rahatsızlık vermesini engellemek için bumba boyları kısalmı ve ba a deymeyecek ekilde yükseltilmi tir. Bu teknelerde ana yelken, ön üçgen alanına (teorik flok/genova alanı) oranla küçüktür. Bumbada ve ana direkteki kanallar, makara veya gradin (**) halatı denilen ve yelkenin orsa (ön) yakasına ve alt yakasına dikilen halatların kanala geçirilmesi amaçlıdır. Yeni teknelerin bazılarında bumbadaki kanallar kaldırılmı tır.
Ana yelkenin alt yakasında bulunan makaralar (veya gradin halatı) bumbanın direk tarafından, yelkenin ıskota kö esinden ba layarak takılır. Yelkenin ıskota kö esi bumbadaki mapaya veya ayar için kullanılacak halata ba lanır. Ana yelkenin alanını arttırabilmek için güngörmez (arka) yakası kavisli kesilmi tir ve yelkenin üst kö esi (mandar) üçgen olarak bitmez, genelikle metal bir ba lık vardır. Ana yelken mandarı (halat) bu ba lıktaki yuvaya ba lanır (kilit varsa kilit ile takılır). Yelkenin güngörmez yakasındaki makaralar, mandarı zaman zaman çekerek raya takılır. Orsa yakasında gradin halatı bulunan yelkenler sadece yelken basılırken raya takılır. Yelkenin karula kö esi ise direk/bumbadaki özel kancasına takılır veya halata ba lanır. Yelken kullanılmazken alt yakanın gergin olmamasına dikkat edilmelidir.
Sayfa 11 - 47
Yelkenlerin arkasında (güngörmez yakasında) bulunan ceplere balen dedi imiz özel çıtalar takılır. Balen cepleri de i ik ekilde yapılmı olabilir. Her ko ulda amaç balenin cep içinde mümkün olan en sıkı konumda tutulabilmesini sa lamaktır. Ana yelken bu ekilde hazırlandıktan sonra yelkenin büyüklü üne ba lı olarak yakla ık 30-50 cm iskelede ve sancakta e it kalacak ekilde bir iskeleye bir sanca a katlanır. Mandar halatı sökülür, yelken bumba üzerinden kaymasını önleyecek kadar sıkılıkta 2 -3 kısa halatla camadan ba ı ile ba lanır ve üstüne örtüsü örtülür. Ahtapot denilen lastikli ba lar kolaylık sa lamakla birlikte, ba lanırken kaçırıldı ında göz çıkarmaya varabilecek yaralanmalara sebep olabilmektedir. Ayrıca yelkene baskı uygulayarak eklinin bozulmasına neden olabilir. Dakron yelkenler bu tür katlamalara dayanıklı iken, kevlar ve benzeri yelkenler, sökülerek bir boru üzerine sarılır ve o ekilde korunur. Tüm yelkenlerin en büyük dü manı güne tir. Kullanılmadı ı zaman mutlaka güne ten korunmalıdır.
Aliminyum direklerde mandarların bir ucu direk içinden geçmekle birlikte, di er uçları yelken basılı olmadı ında açıktadır. Bu uçlar seyirde direk dibine alınabilirse de, rüzgarda dire e çarparak ses yaparlar ve yıpranırlar. Bu mandarları, tekne kullanılmıyorsa, direk dibinden ayırıp vardavelalara (teknenin yanındaki tel korkuluklar) veya bumbanın ıskota kö esine ba lamak uygun olur. (*) Teknenin en uzun dire i grandi veya ana direktir. En uzun dire in önünde direk varsa pruva dire i, arkasında direk varsa mizana dire i adını Sayfa 12 - 47
alır. Uskunalarda ana direk ve pruva dire i, keçlerde ana direk ve mizana dire i vardır. Daha fazla direkli teknelerde ana direk genellikle ortaya yakın bir yerdedir. Önünde pruva dire i arkasında mizana yer alır. (**)Gradin: yelkenin kenarlarına verilen ad. Ana yelkenlere küçük bir ekleme: Direkteki ana yelken rayında makaraların veya gradin halatının kayması zaman içinde zorla abilir. en üst makara ile bir altındakinin arasına rayın yuvasında kalacak gibi bir sabun parçası keser koyarsanız sürtünme azalır. Aynı i lemi gradin halatı bulunan yelkenlerde mandar kö esindeki makara ile gradin halatı arasında da uygulayabilirsiniz.
Sayfa 13 - 47
V. Floklar ve Genovalar Flok teknenin ba ındaki istralya'ya (Teknenin ba ından direk tepesine ba lanan paslanmaz tel) çekilen üçgen bir yelkendir. Bu yelkenin ıskota kö esi, dire in hizasını geçmez. Direk hizasını geçti inde Cenova (Genoa, Genova) adını alır. Sarmalı (furling) yelken donanımları çıktıktan ve teknede vinç kullanımı yaygınla tıktan sonra teknelerde genellikle genova kullanılır olmu tur. Rüzgar arttı ında gerekti i kadar küçültülerek bir nevi camadan vurulur ve flok haline gelir. Yelkende sa ladı ı kolaylıkların yanı sıra bazı dezavantajları da vardır. Donatılmı hali ile ikinci bir istralya veya trinket yoksa yelken de i imi çok zor yapılır. Sarma ile genovayı bir flok haline getirseniz bile toru çok fazla oldu undan sert havalarda görevini hakkı ile yapamaz. Di er açıdan baktı ınızda ise dümen ba ında otururken, istedi iniz zaman kolaylıkla açıp kapatabilece iniz bir yelkendir.
Sarmalı sistemler: Sarmalı sistemlerde sarma halatı makarasına çok sıkı olmadan sarma yönü do ru olacak ekilde sarılır. Iskota kö esi iskele sancak ıskotalarına ba lanır. Iskotalar kaçmaması için vinçlere sabitlenir. Genovanın mandar kö esi ray üzerinde kayan makaranın üst kilidine takılır. Orsa yakası gradin halatı raydaki kanala yönlendirilir, kanala düzgün girmesine dikkat edilerek mandar yardımı ile basılır, e er sıkı ık gidiyorsa kanal sabun ile daha kaygan hale getirilebilir. Sayfa 14 - 47
Yelkenin karula kö esi sarma mekanizması hizasına geldi inde sarma makarası üzerindeki kilide takılır. Mandar, yelkeninin orsa yakası yatay kırı ıklıklar kaybolana kadar basılır ve sabitlenir. Yelken basıldıktan sonra ıskota aracılı ı ile kullanılarak sarılır. Güngörmez yakasındaki güne lik denilen genellikle renkli kuma bandın yelkenin dı ına gelmesine dikkat edilmelidir. Bu tür genovaların denizde ve demirli iken basılması kolaylık sa lar. Marinada sakin havalarda alt yakanın denize dü memesine dikkat edilerek basılabilir. Çıplak sralya: Cenovanın karula kö esi istralyanın ba lı oldu u yerdeki kilide takılır. Orsa yakasındaki sustalı kilitler alttan ba lamak üzere sırasıyla istralya üzerine takılır. Sustalı kilitlerin yelkenin üstündeki duru açıları takılırken dikkate alınmalıdır. Yelken basılacaksa mandarı ve iskotaları ba lanır ve basılır. Rüzgarlı havalarda, denizde donatmak gerekirse, yelkenin suya gitmemesi için vardevelalara ba lanabilir. Yelken kullanılmayacaksa, sustaları istralyaya takılı iken özel torbası içinde saklanabilir. Kanallı sistemler: Kanallı sistemlerde, karula kö esi, ıskotalar ve mandar ba landıktan sonra yelken basılır. Bu tür yelkenler güvertede bırakılmaz. Katlanarak torbada saklanır. Sarmalı sistemler her ne kadar yeteri kadar esneklik sa lamıyor gibi görünse de sarma sisteminin üst makarası alt makara hizasında bırakılıp, kanalları aynı kanallı sistemler gibi kullanılabilir. Birden çok flok veya genovası bulunan teknelerde özellikle havada a ırı de i imler bekleniyorsa veya uzun seyir yapılacaksa bu ekilde kullanılması önerilir. Orsa yakası gradin halatının raya yönlendirilmesi genelde el ile yapılır. E er yelken de i imi sık yapılıyorsa kanala gradin halatını yönlendiren ve piyasada bulunan yönlendiriciler kullanılabilir.
Sayfa 15 - 47
VI. Fırtına Floku Fırtına floku, 7 ve üstü havalarda kullanılabilecek, küçük, sa lam yapılı bir floktur. Özellikle açık deniz kullanımı için gereklidir. Ege ve Marmara'da çok gerekli de ildir. Ege ve Marmara'da meteorolojik uyarılar dikkate alınarak her zaman çok sert havalardan kaçınılabilir. Kaçak dedi imiz kısa süreli sert rüzgarlar ise saatlerce sürmez. Yine de tedbiri elden bırakmamak için fırtına floku bulundurulabilir.
%5'ini Fırtına flokunun azami boyutu, direk yüksekli inin karesinin geçmemelidir (12 metre bir direk için 144m2 x 0,05= 7,2 m2) göz alıcı renkte (Sarı, turuncu, kırmızı) ve orsa yakasında kuma parçalarının birle im diki i olmayan iyi bir yelken tercih edilmelidir. Alt yakası dalgaların yelkene çarpmasını en aza indirgemek için yüksek kesilir. (Karula kö esi güverteye yakın, ıskota kö esi oldukça yüksek). Fırtına flokunun tekneye özel olarak diktirilmesinde yarar vardır. Fırtına floku fırtınada tüm yakaları sonuna kadar gerdirilmi olarak kullanılır. Bu nedenle ıskotaların teknede güngörmezi ve alt yakayı e it ekilde gerecek bir noktaya yönlenmesi gerekir. E er teknede bu noktaya yakın sa lam bir mapa veya makara varsa fırtına flokunun karula kö esi biraz daha yukarıda olacak ekilde, esnemeyen bir halatla (en iyisi çelik halatla) istralya dibine yakalar gerginli ini e it tutacak yükseklikte ba lanabilir. Fırtınada ve sert rüzgarda özellikle modern yatlarda ba üstünde durmak ve çalı mak zorla ır. Yelken yarı çıları ekip olarak kuvvetli oldu undan, güvertede bulunan o anda kullanılmayan her ey çapariz verece inden, orsa seyrinde hız kesece inden güvertede kullanılmayan her eyi kamarada veya dolaplarda tutarlar. Ekibi genellikle aile bireylerinden olu an, kısıtlı tecrübesi olan gezi yatçıları ise Sayfa 16 - 47
her ko ula en kısa sürede müdahale edebilecek gibi hazırlıklı olmalıdır. Bu nedenle fırtına flokunun e er beklenti varsa yarı donatılmı olarak ba üstünde hazır durması yararlıdır. Flok hazırlanmadan veya basılmadan önce rüzgar yakalarsa, modern yatlarda genelde bulunan ba hatch açılarak (özellikle ba istralyanın gerisine ba lanarak donatılacaksa) dı arı çıkmadan yelken donatılabilir. Yelken donatılırken bu kapaktan girecek suyun ba altını ıslataca ı dikkate alınmalıdır. Ne kadar uzun sürerse sürsün buradan girecek su hiç bir zaman teknenin batacak kadar a ırı su almasına neden olmaz. Ba üstünde çalı mak gerekirse, demir ve zincirin bulundu u ba dolap kapa ı açılarak ayaklar içine sokulur ve güverteye oturulur. Tekne üzerinde fırtınada dola mak gerekiyorsa (mutlaka gerekir) emniyet kemeri ku anılmalıdır. Emniyet kemerlerinin asıl amacının denize dü memek oldu u unutulmamalıdır. Bu nedenle ba tan kıça uzanan bir çelik halat kullanılır. Bordolara yapılacak böyle bir halatın veya vardevaların bu amaçla kullanılması faydadan çok zarar getirir. Bu tür bir çelik halat denizlerimizde pratik de ildir. Gerekti inde kullanılmak üzere teknede hazır tutulabilir. Emniyet kemerinin ba altında bulunan sa lam bir noktaya veya direk dibine ba lanması ve oradan güverteye çıkılması daha uygun olur. Fırtınada en önemli tehlikelerden bir tanesi de ana yelken bumbasıdır. Bumba sökülebiliyorsa tamamen sökülür ve güverteye sıkıca ba lanır. Sökülemiyorsa balançina sökülür, bumbanın ucu güverteye sıkıca ba lanır. Tüm mandarlar mümkünse direk dibinden uzakla tırılır. Tekne güvertesindeki yükler (ana yelken dahil) kamaraya veya dolaplara indirilir. Kamara dolaplarındaki kırılacak ve çarptı ında hasar verebilecek a ır cisimler, yatak altlarına indirilir. Büyük parçalar sa lam ekilde sıkı tırılır veya ba lanır. Fırtına floku, e er pupa çarmıkları varsa trinkete (iç istralyaya) basılır. ç istralyanın dire e ba lı oldu u yer kıç istralya(lar)nın ba landı ı noktaya uzaksa, dire i e me ve kırma riski vardır. E er ko ullara uygun iç istralya yoksa flok ba istralyaya basılarak kullanılır. Fırtına flokunda hemen hiç tor yoktur. Fırtınada (8 ve üstü) ıskota kö esi, güngörmezi ve alt yakayı sonuna kadar gerecek ekilde trim edilir. Tekneyi sadece pupada tutmada yardımcı olması isteniyorsa, iskele ve sancak ıskotaları beraber kasılır ve flok alt yakası tekne hattı ile aynı hizaya getirilir.
Sayfa 17 - 47
Donatılması Genova ve di er floklar gibi donatılır, mandar ve ıskotalarının çok az esneyen halattan yapılması gerekir. Bazı fırtına floklarında orsa gradin yakasında çelik halat vardır ve direkte mandar makarasına kadar uzanır. Fırtına flokunda sürtünme ve titre im nedeni ile ısınma ve a ınma yüksek boyuttadır. Bu nedenle basılacak istralyanın ve sustalı kilitlerin metal olması yararlı olur. Fırtına floku için donanım yaptırılacaksa, direk tepesinden ba istralyanın arkasına inecek bir istralya tasarlanmalıdır. Tekne gövdesinde örne in zincirli in hemen arkasında zincirlik duvarına da ba lanmı bir mapa ve yumu ak paslanmaz çelik halattan (9 x 19 tel 6-8mm çap)bir istralya ba istralyanın direk tepesinde ba lı oldu u yere ba lanır. Alt ucuna pelikan kancalı bir liftin (çektirme) ba lanır. Flok bu istralya üzerine donatılır. Kullanılmadı ı zamanlarda, mandarı ve ıskotaları ba lı olarak bir torba içinde direk dibinde tutulur. Gerekti inde pelikan kanca güvertede hazırlanmı olan mapaya takılır ve liftin ile tel gerilir. Yelken zaten üzerinde oldu undan sadece basması kalır. Güvertede böyle bir mapa için yer yoksa ba istralyanın ba lantısı da kullanılabilir. Bu istralyanın görevi flokun basılıp indirilirken uçmasını engellemektir, bu nedenle teknenin istralyalarından daha ince kullanılabilir. Denizlerimizde çok ihtiyaç duyulmadı ına göre sarma yelkenli teknelerde sadele tirilmi bir donanım kullanılabilir. Direk tepesinde gerekirse makara sayısı arttırılarak iki mandar hazır tutulur. Bu mandarların esnemesi en az olmalıdır (Kevlar ve benzeri %1-3 esneyen halatlar) Kullanılması gerekti inde mandarlardan biri ba istralyanın ba lı oldu u yere ba lanır, bir vinç yardımı ile gerilir. Bu halat istralya olarak kullanılır. Di er mandar ise floku basmakta kullanılır. Her iki mandar halatı da cem kilit veya benzeri kıstırmalara bırakılmamalı mutlak vince veya sa lam koç boynuzlarına ba lanmalıdır. Bu tür bir düzenek kullanıldıktan sonra halatlar ve yelken mutlaka kontrol edildikten sonra kaldırılmalıdır. Halatlar paslanmaz Sayfa 18 - 47
çelik tele göre genellikle daha fazla a ınır, ısıyı yayamadıklarından, sürtünmeden olu acak sıcaklık nedeni ile zarar görebilir. Fırtına floku sakin havalarda istralyasız olarak ba istralyanın gerisinde bir yere (örne in ırgata veya balon gönderi alt baskısı için kullanılan mapalardan birine) ba lanıp ikinci bir mandar yardımı ile do rudan basılabilir. Özellikle apaz seyirlerde yardımcı olur. Karula kö esi ve ıskota kö esi tekne bordosuna gerili olarak ba lanarak, mandar kö esi ise mandara ba lanarak denizden adam kurtarmada kullanılabilir. (Mandar basılarak denizdeki adamın yelken üzerinde güverte hizasına gelene kadar yuvarlanması sa lanır.) Ana direk iskele ve sancak çarmıklarına karula ve ıskota kö eleri ba lanarak, mandar kö esi kıç ıstralyaya gerilir ve acil gölgelik olarak kullanılabilir. Kıç istralyaya tersine basılarak dümen arızasında, ba ta küçük bir flok veya küçültülmü genova ile rüzgar dümeni görevi görebilir.
Sayfa 19 - 47
VII. Yelkenlerin Katlanması Tüm ölçüler yakla ık 10 metre boyunda bir teknenin yelkenleri için verilmi tahmini ölçülerdir. Yelken kuma ının kalınlı ına, yelkenin ebadına, torbaların ebadına göre büyütülüp küçültülebilir. Katlamalar dakron kuma yelken için önerilir. Lamine yelkenler, özellikle modern elyaflarla yapılan yelkenler katlanarak de il bir boru üzerine sarılarak korunurlar. Ana Yelken •
Rüzgarı ba tan alacak ekilde dümen tutun. Balançina ile bumbayı yelkendeki yükü alacak kadar kaldırın. Rüzgarı biraz iskele veya sancaktan alacak ekilde dümen tutarsanız (orsa açısından çok daha az), bumbanın rüzgar üstünde (rüzgar tarafında) her ey rüzgar altına uçaca ı için rahat çalı ırsınız.
•
Bumba altında hatch varsa kapatın. Mandarı kullanarak yelkeni indirin. Mandarı tamamen bırakmayın, çarmıklara veya ba ka bir yere takılabilir, uçabilir. Mandarı ikinci bir ki i tutarsa kolay olur. Gerekirse orsa yakasını el ile a a ı çekin.
•
Yelkeni kıça do ru çekin. Bumbayı sabitleyin. Kurtulmaması için halatı palanga içine sıkı tırabilirsiniz. Mandarı da sabitleyin.
•
Yelkenin alt yakasına yakın bir yerden di erlerini de içine alacak kadar bir "torba" yapın.
•
Yelkenin di er kısımlarını kendinden yapılmı bu torbanın içine koyup birkaç yerden camadan ba ı ile ba layın.
•
Limana girdi inizde bumba üzerinde iskeleye ve sanca a bumba üzerinden sarkacak ekilde ıskota kö esinden ba layarak dekatür yapın. Her üç katta bir ba lamak yelkenin kaymasını önler. Yelken kılıfını kapatıp ba layın.
•
Alt yakadan ba layarak yakla ık 80 cm ara ile yelkeni üst üste katlayın. Aynı ölçüde ikinci bir kat yapın , Tüm yelken katlanana kadar devam edin. Yelkenin katlarında buru ukluk ve sizin yaptı ınız katlar dı ında kat olmamasına dikkat edin.
•
Alt yaka orsa yakasına dik açıda de ilse orsa yakasını düzle tirmek için çaba harcamayın, Güngörmez yakası gibi içeri do ru gelebilir.
•
Önce orsa yakasından yelkenin yakla ık yarısına gelene 60 -70 cm aralarla halı katlar gibi üst üste katlayarak gelin. Aynı i lemi güngörmez yakasından da yapın. Ortay geldi inizde ikisini üst üste katlayın ve torbasına koyun.
•
Yelkenlerinizi katlarken kat yerlerinin hep aynı yere gelmemesine dikkat edin. Sayfa 20 - 47
Sayfa 21 - 47
VIII. Yelkende Rüzgar Yönleri Yelkenli tekneler rüzgarı tam ba tan almadıkları her yöne do ru seyredebilirler. Daha dar veya daha geni olmakla birlikte rüzgar ba tan sancak veya iskeleden 30 derecenin altına dü erse yelkenle seyir olana ı kalmaz. Teknenin ve yelkenlerin yapısına göre bu açı azalabilir veya artabilir. Verilen bu açılar teknenin üstünde hissetti imiz rüzgara göredir. Hafif havada teknenin hızı vektörel olarak eklendi inde zahiri rüzgar yönü ve hızı de i ir. Örne in duran bir teknede orsa seyrine ba larsak tekne gerçek rüzgara göre 30 derece orsaya girecek, hızlandıkça hissedilen rüzgar hızı artmakla birlikte yönü teknenin ba ına do ru dönecektir (Rüzgar açısı daralacaktır). Böylece gidece imizi tahmin etti imiz yön yerine pusula açısı ile biraz daha rüzgar altında (rüzgar geldi i tarafın tersinde) bir yöne do ru gidebiliriz. Yelkende genellikle zahiri (hissedilen rüzgar) (apperent) geçerlidir. Zahiri rüzgarı en iyi direk tepesindeki rüzgar göstergesi (gülü) gösterir. Bu gösterge verileri elektronik aletlerle havuzlu a, daha kolay görülebilecek yere ta ınabilir. Yelkenlerin rüzgar yönünü de i tirdi i unutulmamalıdır. Bu nedenle çarmık dedi imiz dire i tutan yandaki (bordolara ba lı) paslanmaz çelik teller veya ba ka yerlere ba lanacak rüzgar göstergeleri do ru rüzgar yönünü göstermezler.
Sayfa 22 - 47
Yelken Triminin Genel Kuralları Yelkenleri rüzgarın ba tan geldi i açılarda (Apaz - Orsa - Apaz) uçak kanadına, kıçtan geldi i açılarda (Apaz - Pupa - Apaz) Para üte benzer ekilde çalı ırlar. Yelkenlerin rüzgardan en fazla faydalanılacak ekilde ayarlanması (trim edilmesi) ula ılabilecek en yüksek hıza çıkmamıza ve a ırı yatmadan, sürüklenmeden, sa naklarda (rüzgarın zaman zaman kısa süreli artması) fazla etkilenmeden seyir yapmamıza yardımcı olur. Yelken trimi için üç temel unsur vardır: 1.
Yelkenin ekli
2.
Yelkenin Rüzgar ile yaptı ı açı
3.
Yelken alanı
1. Yelkenin ekli Yelken aynı düzlemde olan birbirine eklenmi bir kuma parçası de ildir. Tor adı verilen silindir veya küre kesitinde üç boyutlu olarak tasarlanan ve dikilen (Bazı yelkenler yekpare olarak yapılıyor) özel bir ekildedir. Aynı boyda, aynı yükseklikte dire e sahip, aynı bumba ölçüsünde ve aynı ayarlar yapılabilen iki ayrı teknede teknelerin deplasmanları (a ırlıkları) dikkate alınarak iki ayrı torda yelken tasarlanması gerekir. Sayfa 23 - 47
A ır bir tekne için daha torlu bir yelken gerekirken, daha hafif olan için daha az torlu bir yelken tasarlanmalıdır. Esnek arması olan bir teknenin yelkeni de arması esnek olmayan tekneye göre daha de i ik torda olmalıdır. Hafif hava için tasarlanan yelkenler biraz daha torlu, sert hava için tasarlananlar ise daha az torlu olurlar. Yelken imalatçılarının konusu olmakla birlikte yeni yelken yaptıracakların bu konuya dikkat etmeleri gerekir. E er yelken imalatçınız, yelkeni hangi havalar için istedi inizi sormuyorsa, ne tür havalarda yelken yapaca ınızı ö renmek istemiyorsa, teknenin deplasmanı ve ta ıdı ı yükler ile ilgilenmiyorsa bir ba ka yelken imalatçısı bulmanız en do rusudur. Tor arttıkça yelkenin üretti i kuvvet artar, azaldıkça azalır. E er bu kuvvet teknenin gidi istikametinde ise i imize yarar, yatırmaya etki ediyorsa i imize yaramaz, aksine hızımızı dü ürür. Yelken imalatçısı tarafından verilen toru, yelkeni trim ederek kısmen de i tirmemiz mümkündür. Temel kural pupada daha torlu, orsada daha düz, az rüzgarda daha torlu, sert havada daha düz trim etmektir. Dalga fazla ise tor arttırılır, az ise azaltılır.
2. Yelkenin Rüzgar ile yaptı ı açı Yelkenin tekneyi götürebilmesi için rüzgarın yelkene açı ile gelmesi gerekir. Rüzgarı ba tan aldı ımız durumlarda (Apaz-orsa-apaz) bu açı ortalama 20 derece kadardır. Rüzgarın az oldu u havalarda havanın yelkenin ön yüzünün tamamını yalamasına fırsat vermek için bu açı azaltılır. Rüzgar arttıkça açı daraltılır. Rüzgarın hızı yeterli basınçları yaratacak kadar ço aldı ında açı daraltılsa bile hava yelkeninin tamamını yalayarak geçer. Amaç havanın tüm yelken alanını yalaması ve alanın tamamından faydalanılarak götürücü gücün arttırılmasıdır. Unutulmaması gereken yelken üzerindeki gücün iki vektöre ayrıldı ıdır. Bunlardan biri tekneyi öne do ru götürürken di eri yana yatırır. Rüzgar arttıkça yelken açısını daraltmak tekneyi hızlandırırsa da yana yatma da artar. Rüzgarı kıçtan aldı ımız durumlarda ise (apaz - pupa - apaz) rüzgarın yelkene dik açıya yakın bir açı ile gelmesi uygun olur. Bu açılarda yelken uçak kanadı gibi de il para üt gibi çalı ır.
3. Yelken alanı Yelken alanı rüzgarın hızına göre azaltılıp arttırılması gereken bir de i kendir. Genelde rüzgarların ortalama hızının çok dü ük oldu u dü ünülürse mümkün oldu u kadar büyük alanlı yelken ta ıyabilecek tekneler tercih edilmelidir. Aynı boy bir teknede yelken alanını dire in yüksekli i, bumbanın boyu kısıtlar. Genova alanı ise %165'e (nadiren daha fazla) kadar arttırılabilir. (Genovanın Sayfa 24 - 47
karula kö esinden, ıskota kö esine kadar olan mesafesi, karula kö esinden ana dire e kadar olan mesafenin 1,65 katı). Rüzgar arttıkça yelken alanları küçültülür. Rüzgarın yelken üzerindeki gücü rüzgar hızı ile do ru orantılı de il, rüzgar hızının karesi ile do ru orantılıdır. Bu nedenle rüzgar arttıkça yelken alanlarını daha fazla küçültmek gerekir. Yelken alanları ba taki genova de i tirilerek, sarmalı ise sarılarak, ana yelkene camadan vurularak azaltılır. Yukarıda belirtilen üç de i kenle oynanarak teknenin ula abilece i en yüksek süratte gitmesi sa lanır. Unutulmaması gereken yelkenlerdeki yatırıcı gücün faydadan çok zarar getirdi idir. Yana yatmı bir teknenin hidrodinamik profili bozulur, göreceli yelken alanı azalır, dümen kontrolü zorla ır, tekne üzerindeki ki iler rahatsız olur, tekne içinde sabitlenmemi tüm malzemeler savrulur. Yelkenli bir teknede verimi fazla dü ürmeden yatma açısı 17 derece civarındadır*. Bu açının üzerine çıkıldı ında yelken performansı azalır. Teknenin yatmasını engellemek amacı ile yarı teknelerinde en geni yerde rüzgar üstüne oturulur. Açık deniz yarı larında ise bu görevi iskelede ve sancakta bulunan su doldurulup bo altılabilen safra tankları üstlenir. Gezi teknelerinin hızlı gitmekle, rahat gitmek arasındaki seçimi teknenin sorumlusunun yanı sıra teknedeki di er personelin ortak kararı ile yapmaları en uygunudur.
Sayfa 25 - 47
*Kitabına göre tasarlanmı ve in a edilmi sabit salmalı tekneler, korkulanın aksine özel u ra verilse bile a ırı yelken alanı ile devrilmezler. Tekne yan yattıkça göreceli yelken alanı azalır, tekne rüzgar üstüne döner ve tekne kendili inden düzelmeye ba lar. Bu nedenle yelken kullanmakta en acemiler bile devrilme korkusuna kapılmadan yelken basabilirler. Modern teknelerin devrildikten sonra düzelebilmesi için 130 dereceden fazla yatmamaları gerekir. Yani teknenin dire i suyun içine 40 derece girse bile tekne düzelir. Yelkenli teknelerin devrilmesi (tumba olması) ancak okyanusta olu abilecek çok yüksek ve kırılan dalgalarda ba ka faktörlerin de devreye girmesi ile mümkündür.
Ana yelkenin toplanmasına ek: Modern teknelerin birço u tek halatlı bir veya iki camadanla donatılmı tır. Yelken toplanırken bu halatlar bumba üstünden sarkar. Bir ucu havuzlu a kadar gelen bu halatların bo unu alarak sarkmayı engelleyebilirsiniz, ancak bu yöntem yelken tekrar basılırken zorluk çıkartır. Halatların bo unu almadan yelken kıvrımları arasında tutmak tekrar basarken kolaylık sa lar.
Sayfa 26 - 47
IX. Armalar ve Trimdeki Yerleri Özet: Yelken triminde kıç istralya önemli bir trim aracıdır. Yelkenlerimizi ta ıyan direk genelde birden çok yerinden paslanmaz çelik halat ile (Bazı teknelerde tek tel çubuk veya halat olabilir) tekneye ba lanarak dik durması sa lanır. Her ne kadar bu armanın ayarlarını yapmak uzmanlık isterse de yelken triminde genel arma ayarlarını bozmadan bazı ayarları yapabiliriz. Dire in tepesinden kıçta tek noktaya (veya iki noktaya) ba lanan çelik halat kıç istralyadır (Bazı teknelerde yoktur). Tepeden ba üstüne ba lanan çelik halat ise ba istralyadır. Dire in daha alt bir noktasından ba ın biraz gerisine ba istralyaya paralel olarak ba lanan gergi ise trinkettir (iç istralya). Trinketin dire e ba lı oldu u noktadan kıça yakın sancak ve iskeleye inen ve genelde bir palanga sistemi ile ba lanan teller ise pupa çarmıklarıdır. Pupa çarmıkları ve trinket birçok teknede bulunmaz. Bazı teknelerde ba istralya direk tepesi yerine dire in daha alt bir noktasında ba üstüne iner. Bu tekneler kesirli arma olarak adlandırılır. Kesir miktarı ise nereden ba lı oldu una bakılarak 7/8 (direk boyunun sekizde yedisi kadar yukarıdan ba lanmı ) , 9/11 gibi belirtilir. Gezi teknelerinde arma genellikle kesirsizdir. Dire in dik olarak ba lanmı ve iskele ve sancak istikametinde (bazen biraz kıça açılı) uzanan parçalar gurcatadır. Armanın tasarımına göre bir çift veya iki çift olur. Uzun direklerde ve esnek armalarda (özellikle yarı teknelerinde) daha fazla gurcata olabilir. Gurcataların ana görevi ba lantı halatlarının direk ile yaptı ı açıyı arttırmak ve bulundukları yerin sa a sola esnemesini engellemektir. Dire i teknenin yanlarına (bordolara) ba layan bu çelik halatlara çarmık (çarmıh) denilir. Tüm çarmıhlar ve istralyalar tekne üzerine liftin adı verilen çektirmelerle irtibatlandırılırlar. Liftinler yardımı ile çarmık ve istralyalar gev etilip sıkılarak dire in açısı, bükümü de i tirilebilir. Direk genelde belirli bir açı ile geriye do ru yatıktır. E er tekne sert rüzgarda fazla yatmadan rüzgar üzerine dönüyorsa dire in yatıklık açısını arttırmanın yardımı olur. Alttan tepesine do ru bakıldı ında dire in iskele veya sanca a bükümlü veya yatık olmaması gerekir. Sakin bir havada ve denizde teknenin bir tarafa yatık olmadı ına emin olduktan sonra (varsa pusulada veya yatıklı ı gösteren su terazisinde bakılabilir. Hiç biri yoksa ince bir hortumun içine su doldurularak her iki bordonun e it olup olmadı ına bakılır.- tekne üzerindeki ki ilerin yapabilece i de i iklikleri dikkate alınız) ana yelken mandarından ince bir iple akul sallandırarak ( akul bir kova içinde de meyecek ekilde suya bırakılırsa salınımı çabuk durur) dire in sancak veya iskeleye yatık olup olmadı ını ve geriye yatıklı ının kaç derece oldu unu görebilirsiniz. Aynı ipi gergin bir
ekilde bumba hizasında dire e biti tirirseniz dire in Sayfa 27 - 47
bükümünü hakkında da fikir edinirsiniz. Gezi teknelerinde direk bükümü yarı teknelerine oranla daha azdır. Genel bir bilgi amacı ile verilen bu açıklamalar genel bir fikir vermek içindir, direk ayarları ile, a ırı çarpıklıklar yoksa, oynamamanızı öneririm. Bizim yelken triminde en çok kullanaca ımız ve kullanmamız gereken ayar kıç istralya ile yapılır. Kıç istralya gerildi inde direk bükülür ve ana yelkenin toru azalır. Ba istralya da dolaylı olarak gerilir, genovanın toru azalır ve orsa yakası düzelir. Kesirli arma teknelerde bu etki kendini çok daha fazla hissettirir. Kesirli arma teknelerde ikinci bir etki ise ani sa naklarda genovanın ba istralyayı çekmesi nedeni ile dire in otomatik olarak bükülmesi ve ana yelken torunun sert havada kendili inden azalmasıdır. Kesirli armalar yelken kullanımında çok daha esnek olmakla birlikte yanlı kullanım ve trimlere hassastır ve dire e zarar vermek daha kolaydır. Bu nedenle gezi tekneleri genellikle kesirli arma de ildir veya kesir oranı tam sayıya çok yakındır.
Sayfa 28 - 47
X. Genova Trimi Yelkenler genelde ba tan kıça do ru trim edilirler. Modern teknelerde ana yelken, ya ayanlara yer açmak ve maliyet dü ürmek için küçültülmü tür. Genovaların sarma sistemle kolayca açılıp kapatılabilmeleri, teknelerde vinçlerin vazgeçilmez aksesuarlar haline gelmesi ve ana yelkenlerin küçülmesi genovaları standard flok haline getirmi tir.
Genel trim kurallarında açıkladı ımız gibi genovalar da yelken ekli, rüzgara yaptı ı açı ve alan ile trim edilirler. Her ne kadar genovaların orsa yakası ba istralyaya irtibatlı ise de sonuçta elimizde üç kö esinden çeki tirebilece imiz bir yelken vardır. Genova mandarını basarak veya bo layarak genovanın torunu azaltır veya ço altabiliriz. Toru azaltmak için mandarı biraz daha kasmak gerekir. A ırı kasıldı ında genovada boyuna kırı ıklık olu maya ba lar, halat tor almak için bu a amaya gelmeyecek kadar gerilmelidir. Kevlar (veya benzeri) yelkenlerin esnemeleri dü ük oldu undan böyle bir kırı ıklık olu maz ancak fazla yüklenildi inde yelken bir belirti vermeden yırtılabilir. Genova torunu azaltmanın ve ba tan rüzgar giri ini düzeltmenin ikinci bir yolu da kıç istralyayı germektir. Kıç istralya gerildi inde dire i geri çeker ve ba istralyayı gerer. Böylece özellikle orsa seyrinde daha iyi rüzgar giri i sa lanır. Genovanın asıl trimi ise ıskotalar ve genova rayı üzerindeki arabaların yeri de i tirilerek yapılır. Uyulması gereken temel kural genova arabasının ileri geri hareket ettirilerek ıskotanın alt yakayı ve güngörmez yakasını e it germesini sa lamaktır. Her de i ik yelken açısı ve her de i ik rüzgar için arabanın ayarlanması gerekir. Araba yerini ayarlayarak, ıskotayı alıp bo layarak en verimli yelken trimi sa lanır. Genovaları iyi trim edebilmek için en iyi gösterge genovanınorsa yakasından yakla ık 30 cm geride iskele ve sanca a dikilmi tüylerdir (kurdele de olabilir). Bu tüyler bir alt yakaya yakın, di eri ortaya yakın, üçüncüsü ise tepeye yakın dikilir. yi trim edilmi bir genovada bu tüylerin tamamının hem rüzgar altında olanları hem rüzgarüstünde olanları yatay olarak uçu ur. Sayfa 29 - 47
Trime önce genova arabalarının yeriile oynamadan orta tüyüsuya paralel uçurmakla ba lanır. E er rüzgarüstü (içte kalan) tüy genovaya paralel ve geriye dönük uçmuyorsa ıskota biraz alınır. çteki tüy düzgün dı taki tüy düzgün de ilse ıskota bo lanır.Rota de i tirilmeden seyre devam edilir. E er üstteki iç tüy (rüzgarüstü) yukarıya dönüyorsa genova arabası biraz öne alınır. Iskotalarla oynanarak ve genova arabasının yeri de i tirilerek, o rüzgar hızı ve rüzgar açısı için en uygun trimler elde edilir. Daha sonraki seyirlerde bu noktalardan hareketle daha iyiye ula ılmaya çalı ılır. Rüzgarın az oldu u havalarda daha ince bir genova ve daha ince ıskota halatları kullanılır. Arabanın yeri ayarlandıktan sonra iç tüylerin (rüzgarüstü) düzgün uçu ması sa landıktan sonra ıskota biraz laçka edilir. Güngörmez yakasının biraz daha yuvarlak olabilmesi için genova arabası biraz geriye alınır ve üst tüyün zaman zaman yukarı do ru uçması sa lanır. Yumu ak havalarda kıç istralya, ıskota, mandar dahil her eyin biraz laçka edilmesi do ru olur. E er genovanın orsa yakası istralya boyuna göre kısa ise karula kö esi bir halata alınır, mandar tamamen direk tepesine çekilir, karula kö esine ba lı halat ba a hafifçe gerilerek ba lanır. Rüzgarın hızı deniz seviyesinden yükseldikçe arttı ından, yelkenden daha fazla verim alınır. Yelken yukarı kaldırıldı ında trimler yeniden yapılmalıdır. Sert havalarda kıç istralya gerilir, mandarın bo u iyice alınır,ıskota arabası alt yaka ve güngörmez yakasını e it gerecek bir noktaya çekilir. Hava sertle tikçe teknenin kontrolü kaybolmaya ba lar veya a ırı yatarsa ve tüm germe i lemleri ile genova mümkün olan en düz hale gelmi se, yelken küçültmeden önce üç yöntem denenebilir. Bunlardan birincisi ıskotayı özellikle sa naklarda biraz kaçırmak, sa nak geçti inde bo unu almak, ikincisi yelken trimi ile oynamadan dümen ile rüzgara do ru (rüzgarüstüne) dönmek, üçüncüsü ise genova arabasını geriye alarak genovanın üst tarafının yapraklanmaya yakın ekilde bo almasını sa lamak. Birinci yöntem ekiple ve yüksek performans isteniyorsa uygundur. kinci yöntem ekibi rahatlatan ancak hız performansını dü üren bir yöntemdir. Üçüncü yöntem ise özellikle sarma genovalı sistemlerde sürekli fazla rüzgarda yelkeni bir kaç tur sarıp torunun artırarak yatırmak yerine üstten rüzgarı kaçırarak yatmayı engeller. E er gidilecek mesafe az kalmı sa yelken de i tirmek yerine idare etmeye yöneliktir. Pupa seyirde genovalar ana yelkenin arkasında kaldıklarından iyi rüzgar almazlar ve verimli çalı mazlar.Bu durumda ayı baca ı denilen seyir uygundur.Varsa genovanın ıskota kö esine balon gönderi vurulur ve rüzgar üstü ıskotası kullanılır. E er teknede gönder yoksa, genova rüzgar altında kullanılır, anayelken bumbası rüzgar üstüne el ile ta ınır (kavança attırılır). Yarın: ana Yelken Trimi
Sayfa 30 - 47
XI. Ana Yelken Trimi Ana yelkenin ayarlanabilmesi için genovada oldu undan daha çok trim olana ımız var. Önce ana yelkene biraz daha dikkatli bakalım: Ana yelken üzerinde karula kö esinin hemen üstünde orsa yakası gergisi (cunnigham) yer alır. Belirli mesafelerde ise camadan matafyonları (delikleri halkaları ) vardır. Camadanlar a a ıdan yukarı birinci, ikinci ve üçüncü diye adlandırılırlar. Yelkende genel olarak bir üç arası camadan bulunur. Ana yelken ana direk ve bumbaya takılır: Bumba üzerinde de yine trimde kullandı ımız pupa palangası ve yatay gergi makarası vardır. Iskota ise tekneye ana yelken rayı üzerinde, ana yelken makarası ile ba lıdır. Yukarıda sayılan trim olanaklarının hepsi her teknede ve her yelkende yoktur. De i ik trim olanaklarının ne i e yaradı ına bir göz atalım: •
Iskotanın temel görevi yelkenin rüzgar ile yaptı ı açıyı ayarlamaktır.
•
Iskota arabası ıskotayı ta ır. Güngörmez yakasını germek için ıskota arabası ruzgar altına kaydırılır ve ıskota kasılır, gev etmek için ise rüzgar üstüne alınır.
•
Pupa plangası da yine güngörmez yakasının gerginli ini ayarlamada kullanılır. Özellikle alt yakası bumba üzerine makara veya gradin halatı ile irtibatlandırılmı yelkenlerde pupa palangası bumbayı bükerek yelkenin torunun daha fazla alınabilmesine olanak sa lar. Pupa palangası az da olsa dire i de büker ve yelken torunun daha da azalmasına yardımcı olur.
•
Orsa yakası gergisi ise orsa yakasının düzle tirilmesine yardımcı olur. Orsa yakası gergisi için matafyon bulunan yelkenlerde genellikle alt yaka çok torludur. Orsa yakası gergisi ile orsa yakası bumba hizasına alındı ında tüm yelkenin torunu arttıran bu torun önemli bir kısmı kaybolur.
•
Mandar orsa yakasının gerilmesinde yine önemli bir rol oynar.
•
Kıç istralya özellikle kesirli armalı teknelerde dire geriye do ru bükerek yelkenin torunu önemli ölçüde azaltır.
•
Ana yelkenin ıskota kö esi bir halat ile yatay gergi makarasından geçirilir.(outhoul) Bu halat gerildi inde alt yakayı düzle tirir dolayısı ile toru azaltır.
•
Balançina halatı sakin havalarda bumbanın yükü nedeni ile torlanamayan güngörmez yakasının torunu arttırmak için kasılabilir.
Ana yelken dü ünülenin aksine seyirde kullanılması daha kolay bir yelkendir. Sayfa 31 - 47
Iskotası palangalı oldu undan vince gerek duymadan el ile trim edilebilir. Tramola (rüzgar ba tan gelirken rüzgarı bir bordodan di erine aktarma) ve kavançalarda (Rüzgar kıçtan gelirken rüzgarı bir bordodan di erine geçirme) çok fazla ekip çalı ması gerektirmeden rahatlıkla kullanılır. Sa naklarda ıskotası kolaylıkla bo lanıp, alınabilir. Sert rüzgarlarda her eyin daha gergin, yumu ak havalarda yelkenin daha torlu olması gerekti i prensibinden hareketle ana yelken trimi yapılır. Ana yelken triminde yine en önemli göstergeler yelkenin güngörmez yakasına dikilmi tüylerdir. Bu tüylerin tamamının yelkene paralel uçması sa lanır. Orta tüyün uçması sa landıktan sonra önce ıskota ile, daha sonra pupa palangası ile üst ve alt tüylerin de uçması sa lanır. Özellikle ana yelken triminde elimizde birden çok araç oldu undan rüzgar hızına ve açısına göre çok iyi trim yapabiliriz. Trimler sırasında yapılan en büyük hata, ana yelken torunu ya sonuna kadar arttırmak ya da sonuna kadar yelkeni düzeltmektir. Ana yelken toru çok iyi kontrol edilebildi inden teknenin yatmaya ba ladı ı ana kadar tor verilmeli, rüzgar arttıkça tekne yatıyorsa tor azaltılmalıdır. Unutulmaması gereken torun artması ile götürücü gücün de artaca ıdır. Yelken torunu hangi rüzgarda hangi araçlarla ayarlayabilece inize rüzgara ve kolaylıklara göre sizin karar vermeniz gerekecek, uygun havalarda denize çıkarak, hangisinin teknenizin performansına ne kadar etki yaptı ını en iyi siz saptayabilirsiniz. Hava sertle tikçe ana yelkenin torunun azaltılması yetmiyorsa, Pupa palangası bo lanarak ve ıskota rüzgar üstüne alınarak yelkenin üstünden rüzgarın "kaçması" sa lanabilir. Aynı yöntem çok hafif havalarda bükümü arttırır ve daha güçlü bir ana yelken profili yaratır. Pazartesi: Yelkenlerin küçültülmesi, camadan
Yelken Trimine Ekler Hangi araç ile oynayarak yelkenlerin eklini ve rüzgarla yaptıkları açıyı de i tirebilece imizi her yelken için ayrı ayrı gördük. De i ik ayarlarla tor miktarını ayarladı ımız gibi torun yerini de de i tirebilece imizi unutmayalım. Yelken torunun yerini orsa yakasına, güngörmez yakasına, yukarıya veya a a ıya bu ayarları kullanarak de i tirebiliriz. Özellikle mandarlar tor yerini ba a veya kıça kaydırmakta yardımcı olurlar. stralya ve direk bükümü ise toru azaltıp arttırmada daha etkilidir. Yelken tüylerinden ba ka, trim göstergesi olarak ba ka araçlar da vardır. Bunlardan bir tanesi yelken üzerinde bulunan yatay, renkli bantlardır. Bazı yelkenlerde ise ekli görebilmek amacı ile diki te kullanılan iplikler kontrast renkte yapılırlar. Bu göstergelere bakarak, yelken torunu, yerini ve miktarını Sayfa 32 - 47
görebilir, ta ımak istedi imiz yere ve miktara göre hangi araçla trim yapaca ımıza karar veririz. kinci bir gösterge dümendir. Hangi seyir açısında olursa olsun, her iki yelkeni de trim edilmi bir tekne rüzgarüstüne veya rüzgar altına dümen kırmaya gerek bırakmaksızın, dümen tam düzken rotasında seyreder. E er dümenin rüzgar üstüne kırılması gerekiyorsa genelde genova çok kasılı demektir, biraz torlandırarak veya ıskotayı dümen düzelene kadar bo layarak trim edilir. E er dümen rüzgar altına kırmayı gerektiriyorsa ana yelken çok kasılıdır, ana yelkeni ıskotasını dümen düzelene kadar bo lamak gerekir. Yelkenlerin açısı tekne ile ne kadar fazla olursa, götürücü güçleri o kadar fazla olur, onun için dümenin ayarsızlı a i aret etti i durumlarda öncelikle sebep olabilecek kasılı yelken bo lanmalı, olmuyorsa di er yelken kasılmalıdır. Üçüncü göstergemiz ise teknenin yatmasıdır. E er tekne rüzgara kar ı bir açıda (orsa / dar apaz) seyirde hiç yatmıyorsa trimlerimiz yanlı tır. Yelkenler çok düzeltilmi olabilir (toru az), veya rüzgarla yaptıkları açı çok az olabilir. Tekrar trim etmek veya dümen ile daha uygun bir rotaya girmek gerekir. Teknedeki ekibin, ve ta ınabilecek a ırlıkların, rüzgar üstü veya rüzgar altına ta ınarak da trime yardımcı olunur. Teknenin rüzgarda a ırı yatmasını engellemek amacı ile, ta ınabilir a ırlıklar ve ekip teknenin en geni yerinde rüzgar üstüne otururlar. Rüzgarın çok az oldu u durumlarda ise tam tersi yapılır. Personel ve ta ınabilir a ırlıklar rüzgar altına getirilir. Tekne hafif yan yattı ından yelkenler kendi a ırlıkları ile ekillerini bulurlar. Yelken triminde kullanılan ba ka bir araç da (tüm yelkenlerde olmayabilir) Güngörmez yakasındaki (ve bazen genovanın alt yakasındaki uçkurlardır. Bu ince ipler çekilerek yelkenlerin hafif havada torlarının artması sa lanabilir, sert havalarda ise güngörmez yakasının titre imi(yapraklanması) engellenebilir. Hafif hava için yapılan ana yelkenlerde orsa yakası ve alt yaka gradin halatları esnek bir halatın gergin olarak yelkene dikilmesi ile serbest bırakıldıklarında daha düzgün bir ekilde toru arttırırlar. Belirtilen ayar araçlarını kullanarak rüzgar verimini en iyi kullanaca ınız ve sizin de teknede en çok rahat edece iniz ko ulları sa lamak elinizdedir.
Sayfa 33 - 47
XII. Yelkenlerin Küçültülmesi ve Camadan Hangi kuvvette bir havada hangi yelkenin kullanılaca ı veya hangi alanda bir yelken kullanılması gerekti i konusunda de i ik cetveller varsa da rüzgara göre seyir yönü, dalga yüksekli i ve ekli, teknenin verdi i cevap nedeni ile bu cetveller tam cevap vermezler. Yelken ne zaman küçültülür sorusunun en do ru cevabı "Küçültsem mi acaba?" sorusunun aklınıza geldi i andır. Tüm trimler yapılmı , ona ra men bu soruyu dü ünüyorsanız yelken küçültmenin zamanı gelmi tir. Rüzgara kar ı seyirlerde teknenin sa naklarda kontrolsuz bir ekilde rüzgar üstüne dönmesi, a ırı yatması camadan vurulması gerekti inin bir göstergesidir. Geni apaz ve özellikle pupa seyirlerde 6 - 7 kuvvet havalarda bile balon dahil tüm yelkenler basılı iken seyir yapılabilir. E er teknenin kontrolü zorla mı sa yelken küçültmekte yarar vardır. Özellikle pupada, küçültme ana yelkenden yapılmalıdır. Genova teknenin ba ını dengeler ve pupada dümen tutmayı kolayla tırır. Yelkenlerin a ırı küçültülmesi ise faydadan çok zarar getirir. Tekne nasıl suda yüzüyorsa, yelkenler de havada "yüzer". Yelkenlerin rüzgar arttı ı için gere inden fazla küçültülmesi veya tamamen indirilmesi, hem rüzgar hem denize tabi olan teknenin sadece denize tabi olmasını sa layacak, tekne çok sallanacak, serpinti artacak, hem tekne hem de içindekiler yorulacaktır. Önce hangi yelkeni küçültelim sorusunun da cevabı size ba lıdır. Temelde yelken küçültme her iki yelkeni de e it oranlarda küçültülerek yapılır. Rüzgar çok artmamı sa sadece bir yelkeni küçültmek gerekir. Her ne kadar sarmalı genovalarda bir halatı çekerek yelken küçültmek daha kolay geliyorsa da, sarma ile genova torunun arttı ı ve yelkenin daha kuvvetli hale geldi i ve eklinin bozuldu u unutulmamalıdır. E er genova de i tirilebiliyorsa bir küçü ü ile de i tirmek daha iyi bir çözümdür. Genovası sarmalı olan teknelerde ana yelkene camadan vurmak (küçültmek) daha do ru olabilir. Genova sarılarak veya bir küçü ü basılarak küçültülür. Ana yelkene ise camadan vurulur:
Sayfa 34 - 47
E er hava camadan vurulmasını gerektirecek kadar sertse, limandan ayrılmadan yapılabiliyorsa, yapılması önerilir. Camadan çözmek, vurmaktan her zaman daha kolaydır.
Seyirde ve yalnızken vurmak gerekirse, genova ıskotası sancaktan basılı iken, dümeni sanca a alabanda edip ba ladıktan sonra, ana yelken ıskotasını az bo layarak, camadan vurabilirsiniz. (Yol hakkı sizde kalır, tekne sürüklenmez, ve ba ı rüzgara dönük kalır.)
Sayfa 35 - 47
E er yeterli ekibiniz varsa, bumbanın tekne dı ına fazla ta mayaca ı bir açıda orsa/dar apaz seyrine girilir.
1.
Pupa palangası gev etilir, ıskota biraz bo lanır, balançina bumbanın a a ı dü mesini engelleyecek kadar alınır.
2.
Mandar direk dibinde veya havuzlu a gitti i yerden, camadan boyundan biraz fazla bırakılır ve ba lanır, (cem kilitle sıkı tırılır)
3.
Orsa yakası el ile a a ı çekilir.
Sayfa 36 - 47
4.
Camadan halkası veya matafyonu(gözü) kancaya takılır (kanca yoksa halat ile ba lanır).
5.
Mandarın bo u alınır.
Güngörmez yakasında takılı olan camadan halatı (yerine göre direk dibinden veya havuzluktan) gerilir.
Sayfa 37 - 47
Yelken sadece karula kö esi ve ıskota kö esinden sabitlenir. Di er ba lar yelkenin toplu durmasını sa lar, a ırı gergin olmamalıdır. Camadan vurmanın en temel yollarından biri yukarıda açıklanmı tır. Yeni teknelerde camadan halkalarından veya matafyonlarından tek bir halat geçirilmekte ve bu halat vinç ile gerilerek camadan vurulmaktadır. Bu tür bir donanımı olan teknelerde yelken çok fazla bo lanmadan mandar bırakılırken, camadan halatı vinç ile sarılmaktadır. Bu tür donanımda unutulmaması gereken, mandarın bo lanan her ölçüsü için camadan halatının 4 ölçü çekilmesi gerekti idir. Teknede camadan matafyonu veya halkası dı ında hiç bir donanım yoksa, aynı sıra takip edilerek, önce karula kö esi halatla "goose neck"e (Bumbanın ana dire e ba landı ı mente e) camadan ba ı ile ba lanır. Mandarın bo u alınır. Bumbanın iskota kö esine yakın, camadan matayfonunun dikey hizasından biraz daha ba a do ru bir noktasından halat izbarço ba ı ile ba lanır, yelkenin güngörmez yakasındaki camadan matafyonundan halatın di er ucu geçirilir ve bumbanın kö esinden geçirilerek bo u alınır ve ba lanır. Çok kolay gibi görünse de bu halatın güngörmez yakasındaki matafyon veya halkadan geçirilmesi yelken yapraklanaca ından rüzgarda oldukça zordur. Bu nedenle camadan vurulması gündemde ise en azından güngörmez yakasındaki camadan donanımının yelken açılmadan yapılaması kolaylık sa lar. Yarın: Tramola atma
Sayfa 38 - 47
Sayfa 39 - 47
Tramola Atma Yelken ile rüzgarı ba tan (yakla ık) 30 derecenin altında aldı ımız açılar hariç her istikamette seyredebiliriz. Gidece imiz istikametin rüzgarın geldi i yönde olması halinde ise rüzgarı açılı alarak zigzaglar çizerek ula mak istedi imiz yere do ru gideriz. Zigzag çizerken rotamızı de i tirmek için yaptı ımız hareket tramola atmak olarak adlandırılır. Önce a ır, omurga salma ve bastonlu bir teknede tramolanın nasıl atıldı ına bakalım. Bu tür teknelerde tramola yava tır ve zor atılır. Dönmeye karar verdi imiz zaman "skipper - tekneyi yöneten" "alesta tramola - tramolaya hazır olun " der. Ana yelken ıskota arabası ray üzerinde orta noktaya getirilir. Tüm çalı acak ekibin "alesta-hazır" cevabını aldıktan sonra skipper "tramola" komutunu verir. Dümenci dümeni tramola atılacak tarafa - rüzgar üstüne alabanda eder- sonuna kadar kırar. Rüzgar altı ıskota - basılı olan hafifçe genova yapraklanıncaya kadar bo lanır. Tekne rüzgar üstüne do ru çok yava dönüyorsa, ana yelken - varsa mizana bumbası rüzgar üstüne çevrilerek teknenin dönmesi hızlandırılır. Rüzgar bir bordodan di er bordoya geçene kadar genova ıskotası bırakılmaz, tekne di er bordodan rüzgarı almaya ba ladı ı zaman ıskota bırakılır, rüzgar altı ıskota mümkün oldu u kadar çabuk vince sarılır ve gerilir. Ekipte yeterli eleman varsa bir ki i direk dibinde genovanın bir bordodan di erine geçmesine yardım eder, takılmaları engeller. Dümenci orsa açısından biraz daha fazla bir açı ile - dar apaz /apaz tekneyi hızlandırır ve tekrar orsaya sokar. Genova ve ana yelken trimleri yeniden yapılır. Oldukça yava olan bu i lem modern salmalı teknelerde çok daha çabuk yapılır. Dümenin kırılması ile birlikte genova bo lanır, tekne dönmü tür, di er taraftan ıskota kasılır ve trimler yeniden yapılır. Hızlı bir tramola için biri bo lanacak ıskotada, di eri alınacak ıskota vincinde, bir kisi de alınacak ıskotayı çekecek konumda havuzlukta ve dümenci olmak üzere 4 ki i gerekir. Bo lanacak ıskota vinci üzerinden vinç kolu alınır - Vinç kolu i i bittikten sonra vinçler üzerinde bırakılmamalıdır. Basılacak taraftaki vince kol takılır, ıskota bir tur vinç üzerine sarılır. Tramola komutu ile ıskota bo lanır di er ıskota çekilir, tekne rotaya girerken vinç ile gerekeli trim yapılır. Bu i lem gezi teknelerinde otopilot varsa bir ki i ile kolaylıkla yapılır. Her iki ıskota da kolaylıkla bo lanabilecek ve alınabilecek ekilde vinç üzerinde birer tur sarılı iken el ile tutulur, iskeleye tramola atılacaksa oto pilot üzerinde -1 ve 10 tu larına aynı anda basılır (sanca a atılacaksa +1 ve +10), oto pilot tramola atar, ıskotanın biri bo lanır di eri el ile alınır ve trim edilir. Orsa seyri açısı; teknenin yapısına, genova raylarının orta hatta olan uzaklı ına, ba bodoslama ile dire in mesafesine, yelkenlerin toruna ba lı olarak de i ir. stisnaları olsa bile bir kontradan di er kontraya geçildi inde Sayfa 40 - 47
tekne 80 - 110 derece açı ile seyredebilir. Bu açı günümüzde kullandı ımız yatlarda 90 -100 derece civarındadır. Yani ne zaman tramola atmalıyım? sorusunun cevabı genellikle gitmek istedi iniz noktayı kabaca 90 derecede - bordoda gördü ünüz zamandır. Rüzgar açısının ve hızının ileride de i ebilece i, teknenin az da olsa rüzgar altına sürüklenebilece i dikkate alınırsa bu açı 100 derece olarak kabul edilebilir, yani hedefi bordoda gördükten sonra bir süre daha aynı kontrada gitmekte yarar vardır. Atılacak her tramola zaman kaybıdır. Gerekti i kadar az tramola ile hedefe ula maya çalı mak en do rusudur. Tramola ile rüzgarı bir bordodan di er bordoya a ırmak en az riskli dönü eklidir. Özellikle sert havalarda yetersiz eleman varsa zaman kaybı göze alınarak kavançaya tercih edilmelidir. Orsa seyri tüm teknelerin en yava seyridir, bir de gidece iniz yöne yakla ık 45 derece açı ile gitti inizi dü ünürseniz oldukça uzun zaman alması kaçınılmazdır. Vaktiniz kısıtlı ise genovayı indirip -sarıp, sadece ana yelkeni basarak rüzgara çok dik bir açı ile (ana yelken çalı acak kadar) motor yelken seyredebilirsiniz. Tekneniz yelken ile rüzgara da tabi olaca ından yalpalama azalır, ba tan gelen serpintiler azalır, dümenin kontrolu kolayla ır ve hızınız da artar. Ayrıca motorda bir arıza halinde, tehlikelerden çok daha hızlı uzakla ma ansınız olur. Not: Bazı gezi teknelerinde ana yelken arabası yoktur ve ıskota kaportanın iskele ve sanca ındaki iki makaradan geçerek havuzlu a gelir, bu teknelerin ana yelken bumbası orsaya girebilmek için yeteri kadar orta hatta çekilemez, çekilse bile özellikle hafif havalarda bumbayı çok a a ı basarak güngörmez yakasını çok kasarlar. Bu teknelerde bumba ıskota kö esinden alınacak bir halat bordolarda sa lam bir mapaya veya do rudan kıçtaki koç boynuzlarına ba lanarak ana yelken trim edilebilir. Yarın: Kavança
Sayfa 41 - 47
Kavança Özellikle sert ve dalgalı havalarda pupa seyrinde, dümenin kontrolu zorla ır ve ana yelken bumbasını kontrolsuz olarak bir bordodan bir bordoya geçebilir. Bumba çarptı ı taktirde insanda ciddi yaralanmalara yol açar ve denize dü ürebilir. kinci bir tehlike de ana yelken ıskotasının ki iyi sıkı tırmasıdır. Her ne kadar yeni teknelerde bumba yüksekli i ve boyu bu tür kazalara yol açmayacak kadar yüksekte ve/veya kısa ise de kontrolsuz kavança armaya da zarar verebilir. Kontrolsuz olarak bumbanın bir taraftan di erine geçmesi yelkenin bumbayı yukarıya kaldırmasına ve pupa palangasının ba lı oldu u yerden kırılmasına neden olabilir. Ana yelken ve Genova ile pupa seyrini sadece dalganın az oldu u ve rüzgarın kuvvetli olmadı ı zamanlarda yapmak do ru olur. Uzun seyirlerde ana yelkeni indirip ba a çift genova açmak daha do rudur. Ana yelkenle seyredilecekse bumbanın kontrolsuz kavançasını engellemek için ana yelken ıskotasını, ana yelken çarmıklara yapı ıncaya kadar bırakın. Genelde kullandı ımız dakron yelkenler çarmıklara tamamen yaslandıklarında sürtünme ve çarpma az olaca ından a ınmaları azalır ve kontrolsuz kavança olasılı ı da dü er. Kontrolsuz kavançadan korkarak ıskotayı kasılı tutmak aksine kavança olasılı ını arttırır. Pupa seyrinde bumbayı ıskota kö esinden ba taki koç boynuzuna ve sa lam mapalara ba layın. Ba tan makara ile halatı kıç havuzlu a getirmek daha do rudur. Kontrolsuz bir kavançada, ana yelken tersler ve tekneyi a ırı yatırabilir. Pupa seyrinde kontrolsuz kavançayı engellemek için rüzgar fazla ise i necik denilen rüzgarı 180 dereceden alarak seyirden kaçınılır. Dalga ve rüzgar durumuna göre 150- 170 dereceden alarak seyredilir. Bu açılarda seyir de bizi istedi imiz noktaya götürmeyece inden zigzaglar çizmemiz - kavança atmamız gerekir. Kavança Atma: 1. Kavança atılaca ını tüm ekibe duyurun. 2. Tekneyi rüzgarı biraz daha bordodan alabilecek bir rotaya sokun. (130 150 derece gibi) 3. Kavança önleyici donanım yaptıysanız bo layın. 4. Ana yelken ıskota arabasını rayın ortasına getirin 5. Ana yelken ıskotasının bo unu mümkün oldu u kadar alın 6. Tekneyi rotadan çıkarmayın, ıskota alındıkça tekne rüzgar üstüne Sayfa 42 - 47
dönmek ister, dümenle engelleyin hatta ıskota alındıkça rüzgar açısını 180 dereceye getirmeye çalı ın. Kaçırırsanız ana yelkeni hemen bo layın ve tekneyi rotaya soktuktan sonra yeniden ba layın. 7. Rüzgarı di er bordoya alacak ekilde yava ça dümen kırın. Bumba di er tarafa geçince dümeni düzeltin ve tekneyi pupada tutun. 8. Ana yelken ıskotasını bo layın ve di er kontradan 130-150 derecelik seyre girin. Kavança önleyici donanımı ba layın ve açınızı 150- 170 dereceye düzeltin. Yukarıdaki yöntem pupada ayı baca ı ile giderken genovaya hiç dokunmadan kolaylıkla yapılabilir. E er genovanız da ana yelken ile aynı tarafta ise ana yelkenin kavançası sırasında ıskotasını bir taraftan alırken di er taraftan bo layabilirsiniz. Kavançada dikkat edilmesi gereken en önemli konu teknenin pupa seyrinden kaçırılmamasıdır. kinci önemli bir konu ise kavança atarken genovanın kapatılmamasıdır. Özellikle ana yelken ıskotası kasılıp ana yelken ortaya getirildi inde götürücü güç cenova olacaktır ve ana yelken üzerindeki rüzgar gücü azalacaktır. E er ekip sayınız yetersizse kavançada dikkat tamamen ana yelkene verilmeli, genova en son trim edilmelidir. Pupada en güvenli seyir, ana yelkenin inidirildi i, bumbanın güverteye ba landı ı ve ba a kelebek dedi imiz biri iskele di eri sancakta basılı çift genova ile yapılır. Gerekirse rüzgar üstündeki genovaya gönder vurulur. Bu seyirde dümenin kontrolu kolaydır, riskler de asgaridedir. Ekibiniz kuvvetli ve performans istiyorsanız simetrik veya asimetrik balon ile seyredebilirsiniz.
Simetrik ve Asimetrik balonlar Kullanılması biraz daha fazla tecrübe ve ekip isteyen balonlar konusuna kısaca de inece im. Simetrik balonlar rüzgarın geni açı ile alınabildi i pupa ve geni apazda verimli çalı ırken asimetrik balonlar daha dar açılarda verimlidir. Pupa seyrinde kalınlı ı uygun olmak ko ulu ve ekip yeterli ise 6 - 7 kuvvet havalara kadar simetrik balonlar kullanılabilir. Asimetrik Balonlar: Asimetrik balonlar genovalara çok benzer, farkları alan olarak büyük, malzemeleri ince, ve ba istralyaya tutturulmamalarıdır. Genellikle 50 - 135 derece açılarda verimli çalı ırlar. Daha geni açılarda ana yelken tarafından rüzgar gölgelenir ve verimleri dü er. Karula kö esi bir halatla teknenin ba ındaki bir makaradan geçirilir. Bu halat trimlerde kullanılaca ından bir vince alınması do ru olur. Iskota kö esi sancak ve iskele ıskotalarına ba lanır, teknenin kıçına yakın bordolardaki balon makaralarından vinçlere alınır. Iskotalar her eyin (genova ıskotası, çarmıklar, vardavelalar vs) dı ından geçirilir. Sayfa 43 - 47
Rüzgar üstü ıskota ba ıstralyanın da dı ından geçirilir. Kolay basılabilmesi için genovanın açık olması faydalı olur. Gerekirse biraz daha pupaya girilerek ana yelken arkasında da basılabilir. Mandarın genovanın rüzgar altından geçmesine dikkat edilmelidir. Karula kö esi sabitlenir, rüzgar altındaki ıskota vince bir tur sarılarak yelken basıldı ında a ırı yapraklanmayacak kadar bo u alınır ve mandar ile mümkün oldu u kadar çabuk basılır. Gerekirse vinç yardımı ile mandar kö esi direk tepesine ula ana kadar mandar alınır. Trimi genova trimine çok benzer olmakla birlikte, hava sakinse ve rüzgar geni açıdan alınıyorsa mandar bir miktar bo lanır, karula kö esi de bir miktar bo lanır. Iskota yelkenin güngörmez yakası zaman zaman tersleyecek kadar bo lanır, tersledikçe ıskotanın bo u alınır. Dar açılarda orsa seyrinde oldu u gibi mandar ve karula kö esinin bo u alınarak güngörmez yakası düzle tirilir. Asimetrik balon ıskotası rüzgar çok az de ilse mutlaka vince bir tur sarılarak el ile tutulur, sabitlenmez. Asimetrik balonlar da simetrik balonlar gibi karula kö eleri gönder üzerinden ıskotaya ba lanarak simetrik balonlar gibi kullanılabilirler. Simetrik balonlar kadar pupada verimli olmasalar da, ana yelkenin rüzgarı gölgelemesi engellenir. Simetrik Balonlar: Simetrik balonlarda iki ıskota kö esi ve bir mandar kö esi vardır. Rüzgar altı ıskota yine her eyin dı ından kıçtaki balon makarasına ve vince rüzgar üstü ıskota da ba istralya dı ından balon makarasına ve vince alınır. Balon gönderi dire e takılır. Gönderi dire e dik açı ile tutacak ekilde üst baskı (bumbanın -gönderin serbest ucunu dire in üstüne sabitleyen halat) ve alt baskı (gönderin serbest ucunu ba üstündeki mapalara sabitleyen halat) ayarlanır. Rüzgar üstü ıskota gönder ucundan geçirilir ve ba istralyaya dayanmayacak kadar ıskotası serbest bırakılır. Rüzga altında genovanın (veya ana yelkenin) altından mandar basılır. Balon triminde baloncu genellikle balonu iyi görebilece i ba üstünde veya hemen ana dire in arkasında durur. Rüzgar atı ıskota bir vince bir tur sarılmı olarak elindedir. Kaba trim gönderin rüzgarın geli açısına dik olması, rüzgar üstü ıskota kö esinin rüzgar altı ıskota kö esi ile aynı yükseklikte olması olarak özetlenebilir. Balon gönderinin de azami mesafeyi sa layabilmek açısından dire e dik olması istenir, ancak birçok yatta ana direkte sabit tek bir halka bulunmaktadır, bu nedenle gönderin dire e dik olmasından çok ıskota yakalarının e itlenmesi daha do ru olur. Rüzgar altı ıskota, gönderli yaka yapraklanmaya ba layana kadar bırakılır, yapraklanma ba larken bo u alınarak yelken tekrar doldurulur. Gerek asimetrik gerek simetrik balonlarda rüzgar arttı ı zaman yelkenin gücünü azaltmak için ıskotaları tekne bordosuna ve a a ıya çekmek için ek donanımlar bulunur. Bu donanımlar özellikle balon kavançalarında yardımcı olurlar. Gezi teknelerinde balon kullanımının sakin havalarda yapılaca ını Sayfa 44 - 47
varsayarak bu donanımdan bahsetmiyorum. Balonla kavançada tekne tam pupaya sokulur, balon gönderi ıskotadan ve direkten ayrılır, gönderin (eski) direk kö esi di er ıskotaya takılır, (eski) ıskota kö esi ise dire e ba lanır. ndirilmeleri: Her iki balon da ana yelkenin rüzgar altında veya genovanın rüzgar altında indirilir. Genova basıldıktan sonra rüzgar altı ıskota çekilerek balonun alt yakası güverteye yakla tırılır, mandar bırakılırken yelken genovanın altından hızlı bir ekilde güverteye ve oradan da kaportadan veya ba hatch'den tekne içine alınır. Her iki balonun da basılması sırasında dola maması için "ellenmeleri" gerekir. ki ki i kar ılıklı geçerek , mandar kö esinden ba layıp, ıskota kö elerini bulabilmek için balonun yakalarını el ile 50 cm - 1 metre arasında ellerinde toplarlar. Iskota kö elerine her ikisi de ula tıktan sonra balonun kalan kısmı torbasına koyulur, daha sonra yakalar karı tırılmadan torbaya koyulur, e er varsa kö eler torbadaki kendi yerlerine ba lanırlar yoksa üç kö e, bir halatla birbirine ba lanır. Basarken de kö eler halatlarına ba lanır ve torba içinden basılır. Torba rüzgar altındaki vardevelalara ba lanır. Basıp indirmeyi kolayla tırmak için balonlarda çorap adı verilen kılıflar kullanılmaktadır. Bu tür yelkenler kö eleri gerekti i gibi ba landıktan sonra çoraplı olarak direk tepesine mandar ile basılırlar, daha sonra çorap kendi donanımındaki halat yardımı ile direk tepesine do ru sıyrılır. Çorabın bu halatları gergin olarak güverteye sabitlenmezse çarmıklara dolanabilmektedir. Gezi teknelerinde balonlar kullanılırken sakin deniz ko ulları ve az rüzgarlı havalar tercih edilmeli, keyif için seyir yapılıyorsa, orsa yakasının yapraklandı ı an bulunduktan sonra ıskotanın bo u biraz daha fazla alınarak, sürekli trimle u ra maktan kurtulunmalıdır. Balonlar teknenin az rüzgarda ta ıyabilece i büyük alanlı yelkenlerdir. Sert havalarda pupa seyrinde balon kullanılabilir, ancak rüzgarın yön de i tirmesi veya dümen hatası sonucunda bro dedi imiz teknenin a ırı yan yatması olu abilir. Teknenin sürekli pupada veya geni apazda tutulmaya çalı ılması a ırı dikkat ve beceri ister. Gezi teknelerinde tekne fazla yatmaya ba ladı ında genel alı kanlık sa nak geçene kadar dümeni rüzgar üstüne kırmaktır. Balonlu seyirde ise tam tersinin yapılması gerekir. Tekne mümkün oldu u kadar pupaya yönlendirilmelidir. Balonlarda olu abilecek herhangi bir aksaklıkta tekne aksaklık giderilinceye kadar mutlaka pupa seyrine devam edilmeli, ana yelken indirilmemeli, rüzgar üstüne dönmek dü ünülememelidir. Rüzgarın arttı ı durumlarda veya balonda olu abilecek herhangi bir aksaklıkta, genovayı açmak, dü ünülenin aksine balon üzerindeki rüzgar yükünü azaltır ve teknenin rotada kalmasını kolayla tırır.
Sayfa 45 - 47
Hergün 200 kelime yelken – son Yelken konusunda temel amacı bilinçlendirme olan yazı dizisinin sonuna geldik. Özetle yelkenin temelleri bilgi olarak iletildi. Unutulmu ve atlanmı veya benim bilmedi im ba ka de inilmesi gereken konular olabilir. Ancak yazıları gözden geçirdi imde hiç bilmeyen ama teknesi ile denize çıkan herkesin sakin havalarda ba lamak kaydı ile yelken yapabilece i kadar yeterli oldu unu gördüm. Amacım yelken teorisine hemen hiç girmeden, denizcilik terimlerinden mümkün oldu u kadar uzak durarak yelken kullanımını te vik etmekti. Birçok teknede özel göstergelerin olmadı ını varsayarak gösterge kullanımlarından hiç bahsetmedim. Zaten iyi bir yelkenci de hiç gösterge kullanmadan, rüzgarı ve denizi hisseder ona göre hareket eder. Ba langıç için bu yazıların yeterli oldu una inanıyorum. Yeter ki denize çıkılsın ve sakin havalarda anlatılanlar uygulanmaya çalı ılsın. Tekneleri ile gezmekten ba ka bir amacı olmayanların bir yarı çı kadar hassasiyetle trimlere dikkat etmelerine, her türlü trim olana ının tamamını kullanmalarına gerek yok. Yelkende amaç bir yerden bir yere hızlı gitme aracı de ildir, bir keyif aracıdır. Yelkenli tekne sahiplerinin bu bilinçle hareket etti ine inanıyorum, hızlı bir ekilde bir yere gitmeyi planlamı olsalardı yelkenli yerine sürat teknesi alırlardı. Tecrübesiz sayabilece imiz ailenizle birlikte yelkenin keyfini çıkarmak size kalmı . Acelemiz olmadı ına ve kimseyle yarı mak gibi bir niyetimiz de olmadı ına göre, tekneyi fazla yatırmadan, aile bireylerini bordodan ayaklarını sarkıtıp kuru fiber veya tahta zemine rüzgar üstüne oturtmadan da yelken yapabiliriz. Gezi teknelerini yarı teknelerinden ayıran en önemli özellik bana göre güçlü bir motorlarının olmasıdır. Rüzgarın yetersiz oldu u durumlarda veya gidece imiz yer tam rüzgarın geldi i yönde ise motor kullanmaktan çekinmeyin. Unutulmaması gereken motorla seyirde bile yelkenin teknenin sallanmasını azaltma, serpintiyi azaltma ve motora yardımcı olma gibi bazı özellikleri vardır. Bir fırtınada motor ile hiç bir ilerleme kaydedemezken, yelken ile tekneyi çok daha kolay kontrol edebilirsiniz. Yelken seyri ortalamalara bakıldı ında yava bir seyirdir, ancak rüzgarı buldu unuzda motorla ula amayaca ınız seyir hızlarına ula abilece inizi unutmayın. Neptün'ün altı temiz oldu u zaman motorla ula abilece i en yüksek hız 7,5 knot'tur. Yelken ile uzun süre 8,5 knot hızla seyir yaptı ım oldu, ula abildi im en yüksek hız ise 12 knot'tu. Yine yarı tı ımız teknenin motorla seyir hızı 7 knot'u geçmezken bir yarı ta 12 saati a kın bir süre sürekli 10 - 12 knotla seyrettik ve zaman zaman hızımız 16 knot'u a tı. Yelkenle seyirde motor gürültüsü Sayfa 46 - 47
olmadı ı için özellikle aile bireylerine yava mı gibi gelebilir. Hız göstergenizden kontrol ederseniz uygun rüzgarlarda motor seyrine göre hiç de yava gitmedi inizi fark edersiniz. Tekrarlamak istedi im bir kaç nokta var: 1. Usulüne uygun yapılmı hiç bir yelkenli yatı rüzgar ile deviremezsiniz, u ra ıp devirseniz bile mutlaka düzelir. Sert havalarda su girebilecek tüm lumboz ve hatchleri kapatmak iyi bir önlemdir. Hatta kamarada kalmıyorsanız yelken yaparken bunları kapalı tutmayı alı kanlık haline getirmelisiniz. Bunları açık unutsanız bile tekneyi batıramazsınız, en fazla içerideki e yalarınız ıslanır. 2. Bumbanın tehlike yaratabilece i durumlar çok fazla de ildir. Yelkeni basarken ve pupada kontrolsuz kavança dı ında dümen ile engelleyemeyece iniz bir tehlike yoktur. Teknenin ba üstüne geçmeniz gerekti inde mutlaka rüzgar üstü bordoyu kullanın. 3. Yelkende ve teknelerde deniz kazaları önemsenmeyecek kadar azdır. Az oldu u için haber de eri ta ırlar. Bakımlı bir tekne kayaya veya ba ka bir tekneye çarpmadıkça çok zor batar. Emniyet tedbirlerinizi alın ama teknenize de güvenin. 4. Göstergeler önemli yardımcılar da olsa rüzgarı hissederek yelken yapmak en do rusudur. Özellikle ö renme döneminde "sprayhood" rüzgarı daha iyi denilen kamara giri indeki tenteyi indirirseniz hissedersiniz. Bu yazı dizisini pdf formatında toparlayıp files bölümüne ve www.yelkencilerlokali.org sitesine yüklemeye çalı aca ım. Resimlerden mümkün oldu u kadar kaçınmı tım. Bulabilirsem gerekli yerlere resim de ekleyece im. Yarı dı ında yelken bir ya am tarzıdır. Bu dizide sadece yelken kullanımına odaklandık. Aklıma gelen bir kaç konuda ba ka arkada larımız daha önce davranıp yazmazlarsa, örne in navigasyon (elektronik destekli), demirleme, sıkı ık yerlerde manevra konularına da daha sonra de inece im. Ahmet Çeleno lu
Sayfa 47 - 47