Www.somuncubaba.net Saglik Sayi 91

  • December 2019
  • PDF

This document was uploaded by user and they confirmed that they have the permission to share it. If you are author or own the copyright of this book, please report to us by using this DMCA report form. Report DMCA


Overview

Download & View Www.somuncubaba.net Saglik Sayi 91 as PDF for free.

More details

  • Words: 597
  • Pages: 2
Sağlık Ş. Adil AYDIN

ŞEKER HASTALIĞINDA (DİYABET) BESLENME Bugün ülkemizde yaklaşık 5 milyon şeker hastası bulunmakta ve sayıları her geçen gün artmaktadır. Şeker hastalığı çok önemli sağlık sorunlarına neden olabilmektedir. Örneğin, yüksek kolesterol ve damar tıkanıklığı şeker hastaları arasında daha yaygındır. Kontrol altına alınmayan diyabet sinir sisteminin, üreme organlarının, böbreklerin, kol ve bacakların çeşitli sorunlarına yol açabilir. Körlüğün başlıca nedenidir, kol ve bacağı kangren olup kesilenlerin yarısı şeker hastalarıdır. Gıdaların içinde bulunan karbonhidratlar sindirimden sonra, glikoz şeklinde hücreler tarafından kullanılmak üzere taşınır. Glikoz (Kan Şekeri), İnsilün hormonu tarafından hücrelerin kullanılabileceği duruma getirilir. Ancak şeker hastalığında insilün hormonunun sentezinin az olduğu ya da mekanizmasının etkin olmadığı durumlarda glikoz, hücreler tarafından kullanılamaz ve kandaki şeker miktarı yükse-

82

lir. Hücrelere aktarılamayan bu glikozun kanda birikmesi sonucunda kan şekeri yükselir ve yükselen şeker kalp, göz, böbrek ve sinir hastalıklarına yol açabilir. Tıp 1 ve Tıp 2 olmak üzere iki tür şeker hastalığı vardır. Tıp 1 şeker hastalığına insuline bağımlı diyabet adı verilmektedir. Kalıtsal bir hastalıktır ve erken yaşlarda, hatta çocuklarda ortaya çıkar. Tıp 2 şeker hastalığına insilüne bağımlı olmayan diyabet adı verilmektedir. Şeker hastalarının büyük bir kısmı kan şekerlerini hangi gıdaların yükselttiklerinin bilincinde değildir. Kan şekerlerinin yükselmelerine sadece ağızda tatlılık tadı veren şekerli gıdaların yol açtığı yönünde yanlış bilgileri bulunmaktadır. Oysa, yufka, puhaça, börek, beyaz ekmek, erişte, makarna, pirinç gibi gıda maddeleri de kan şekerini yükseltmektedir.

Karbonhidratları en basit şekli ile ikiye ayırmak mümkündür. Bunlar ağızda tatlılık hissi veren basit karbonhidratlardır. İkincisi ise tatlılık tadı vermeyen komplex karbonhidratlardır. Basit karbonhidratlar: Şeker ,bal,reçel,pekmez,çikolata v.b., Komplex karbonhidratlar: Bulgur, ekmek, makarna, patates ve pirinci örnek verebiliriz. Komplex karbonhidratlar tatlılık tadı vermezler ancak vücut tarafından ayrıştırıldıklarında tatlılık tadı vermemelerine rağmen bileşimlerinde bulunan karbonhidratlar sebebiyle kan şekerini yükseltirler. Şeker hastalarının lif içeriği yüksek kopleks karbonhidratlı gıdalar yemeleri önemlidir. Çünkü çözünür lif hem kan şekerinin yükselmesini önlemekte hem de kolesterol düzeyini kontrol altında tutabilmektedir. Yulaf, kuru baklagiller, meyve ve sebzelerde bulunan bu lif bağırsaklarda jölemsi bir du-

Somuncu Baba

ruma gelerek besinlerin kana geçmesini yavaşlatır. Son yıllarda, bilim adamları şeker hastalarının kullanabileceği, vücudun diyetteki çeşitli karbonhidrat kaynaklarına kan şekerindeki yükselmeyle verdiği tepkiye dayanan bir indeks geliştirilmiştir. Bu indekse glisemik indeks denir. Eşit miktarda karbonhidrat içerseler de yiyeceklerin kan şekerini artırıcı etkileri birbirinden farklıdır. Besinin posa içeriği arttıkça sindirimi gecikir ve glisemik endeksi de düşük olur.

Haşlanmış patates, havuç, mısır, , beyaz unlu yiyecekler, makarna, pirinç, erişte, patlamış mısır, bulgur, üzüm, kivi, mango, muz, incir, dut. Yüksek glisemik indekse sahip besinler (60 ve daha yüksek): Şeker, bal, pekmez, pasta, çikolata, dondurma, ananas, kavun, muz, patates, pişmiş havuç, tatlı kurabiye, kek, beyaz ekmek,bakla. Şeker hastalarının sadece düşük glisemik endekse sahip besinleri az yağlı tüketmeleri gerekmektedir.

Şeker hastası olmayan sağlıklı bireylerin ise ileride şeker hastalığına yakalanmamaları için yüksek glisemik endekse sahip besinleri çok az tüketmeleri gerekmektedir. Yüksek glisemik endekse sahip besinlerin çok sık tüketilmeleri halinde sağlıklı bireylerin de şeker hastalığına yakalanma risklerinin olduğu unutulmamalıdır. Özellikle ailesinde şeker hastası olanların bu duruma çok dikkat etmesi gerekmektedir. Şeker hastası doktorun önerisine göre beslenmeli ve tedavisini ömür boyu sürdürmelidir.

Bilim adamları her gıda maddelerinden belli miktarlarda aç karnına hastalara yedirmiş ve belli bir süre sonra kan şekerlerini ölçerek her gıda maddesinin kan şekerini ne kadar yükselttiklerini tespit etmişler ve bunu da yükseltme hızına bağlı olarak rakamlandırmışlardır. Kan şekerini hemen yükselten gıdaların glisemik endeksleri de yüksek bulunmuştur. Buna göre saptadıkları glisemik endeksler 20-100 arasında değişmektedir. Düşük glisemik indekse sahip besinler (40 ve daha düşük): Kurubaklagiller(Fasulye, bezelye, mercimek, barbunya, nohut) rafine edilmemiş tahıllar, süt ve süt ürünleri, yeşil sebzeler, greyfurt, erik, elma, kayısı, şeftali, portakal, mantar, biber, soğan, brokoli, karnabahar, domates, kuruyemişler. Orta düzeyde glisemik indekse sahip besinler (40-60 arası):

Mayıs / 2008

83

Related Documents