Turkiyede Yabanci Yatirimlar-yased

  • June 2020
  • PDF

This document was uploaded by user and they confirmed that they have the permission to share it. If you are author or own the copyright of this book, please report to us by using this DMCA report form. Report DMCA


Overview

Download & View Turkiyede Yabanci Yatirimlar-yased as PDF for free.

More details

  • Words: 1,320
  • Pages: 4
TÜRK YE’DE YABANCI YATIRIMLARIN GEL

M - YASED

Bugün do rudan yabancı yatırımların (DYY) geldi i ülkeye birçok avantajlar sa ladı ı, OECD ba ta olmak üzere birçok uluslararası kurulu un ara tırmalarla ortaya koydu u bir gerçektir. Yabancı yatırımların sa ladı ı avantajların ba ında sa ladıkları finansal kaynaklarla geldikleri ülkede yerli sermaye birikimini desteklemeleri ve bu yolla büyüme hızını olumlu yönde etkilemeleri gelmektedir. Yabancı yatırımlar bu etkiyi gerek ülkeye kendi getirdikleri sermaye, gerekse ortaklık kurdukları kurulu lara uluslararası finansman imkanı sa lamaları ile yaratmaktadırlar. DYY’ın di er etkileri üretimin, istihdamın ve ticaretin gerek niceliksel, gerekse niteliksel olarak olumlu yönde geli mesi ve artması olarak kar ımıza çıkmaktadır. Bu geli me, yabancı yatırımların hem kaynak hem de bilgi (knowhow) sa lamaları ile mümkün olmaktadır. Son olarak, DYY’lar geldikleri ülkeye teknoloji transferini hızlandırmakta ve böylece ülkenin katma de eri yüksek sektörlerde faaliyet gösterebilme ansını ve dünya ile rekabet edebilirli ini arttırmasına katkıda bulunmaktadırlar. Türkiye’de yabancı sermaye hareketlerinin geçmi ini üç evreye ayırmak mümkündür. Bu evrelerden birincisi 1980 öncesi, ikincisi 1980-90 arası ve üçüncüsü 1990 sonrasıdır. 1980 öncesinde, Türkiye’ye önemli boyutta yabancı yatırım gelmedi ini söyleyebiliriz. 1954’den 1980’e kadar geçen 25 yılda, otomotiv, ilaç, gıda ve petrol sektörlerine yapılan az sayıda yatırımın toplam de eri, 228 milyon dolar olmu tur. Bu miktarın tamamına yakın bir bölümü, üç adet petrol, iki adet otomobil, be adet otobüs-kamyon, sekiz adet ilaç, üç adet araba lasti i firması, üç kamu ortaklı ı ve sayıları onbe i geçmeyen gıda, kimya, elektrikli alet ve makina firması tarafından yapılmı tır. 1980 yılında 24 Ocak kararlarından sonra, liberalizasyon politikalarıyla birlikte, yatırımlar yava

yava

geli meye ba lamı tır. Geli menin hızlanması, 80’li yılların ikinci yarısına

rastlamaktadır. Yatırımlar, 1987 yılında ilk kez bir yılda 200 milyon dolar rakamını a arak bir a ama kaydetmi , daha sonra 1988 ve 89 yıllarında her yıl ikiye katlanarak, 1990 yılı sonunda yılda 1 milyar dolar seviyesine ula mı tır. Yabancı yatırımlar, 1990 yılından bu yana, yılda 1 milyar dolar seviyesinin üzerine çıkamamı tır. 1980’lerin ikinci yarısında hızlanarak, 1990 yılında 1 milyar dolar seviyesine ula an yabancı yatırımların, 1993 yılına kadar yarıya yakın bir bölümünü, Türkiye’ye ilk kez gelen yeni yatırımlar olu turmakta idi. 1994 ekonomik krizinden sonra, toplam yabancı yatırımlar içinde yeni yatırımların oranı süratle dü mü ve 95 yılından bu yana, yeni yatırımların oranı yüzde 5 ila 10 seviyeleri arasında kalmı tır. Yıllık yüzde 5-10 düzeyinde yeni yabancı yatırım, yılda 50 ile 100 milyon dolar yatırıma tekabül etmektedir.

1

Türkiye’nin her yıl çekmesi gereken yabancı yatırım miktarı üzerinde ise, bugün çe itli spekülasyonlar yapılmaktadır. Elimizdeki verilere bakarak bu rakamın asgari 25-30 milyar dolar seviyesinde olması gerekti ini söylemek mümkündür. Özellikle, Amerikan hükümeti tarafından 1994 yılında 2000’li yıllar için geli tirilen “Geli mekte Olan 10 Büyük Pazar” stratejisinde, geli mekte olan en önemli 10 ülkenin, 2000 yılında ABD’nin dı

ekonomik

ili kileri içinde bir Avrupa, ya da Japonya’nın düzeyine ula aca ı, 2010 yılında ise, 10 ülkenin payının Avrupa ve Japonya’nın toplam hacmini a aca ı öngörülmektedir. Bu ülkeler arasında, Türkiye’ye önem bakımından Çin’den sonra ikinci sırada yer verilmi ti. 1990 sonrası dönemde ve özellikle 1994 yılından itibaren, gerek tüm dünyada yapılan toplam DYY’lar gerekse Türkiye’nin rakibi sayılabilecek Çin, Brezilya, Polonya gibi çe itli Do u Asya, Latin Amerika ve Do u Avrupa ülkelerinin çektikleri yatırım miktarları artmı , ancak Türkiye 1990 yılında yakaladı ı 1 milyar dolar düzeyinin üzerine uzun yıllar çıkamamı tır. 1990 yılında, Türkiye ilk kez 1 milyar dolar yatırım seviyesini yakaladı ında, Çin 3.5 milyar dolar, Brezilya, Meksika ve Endonezya 1’er milyar dolar yatırım çekmi

bulunmaktaydı. 1990

yılında, ki i ba ına çekti i yatırım rakamıyla, Çin dahil, bütün bu ülkelerin önüne geçmi olması, Türkiye’nin bugün de benzer bir düzeyi kolayca yakalayabilece ini göstermektedir. Türkiye, her eyden önce, dünyanın en önemli pazarlarındandan biridir. Türkiye’nin pazar büyüklü ü de erlendirilirken her gün geli en ve yabancılar açısından Türkiye’nin cazibesini daha da artıran çevre pazarlar, özellikle Türki Cumhuriyetler ve Karadeniz ülkeleri ile ili kilerin yarattı ı pazar olanaklarını dikkate almak gerekmektedir. Türkiye’nin bu ülkelerle ili kileri, bugün son derece geli mi

durumdadır. Türkiye’de yatırımı bulunan yabancı

yatırımcıların pekço unun, sözkonusu ülkelerdeki faaliyetlerini Türkiye merkezli olarak yürütmeleri, Türkiye’nin lojistik açıdan arzetti i önemin bir göstergesidir. Büyük pazar olanaklarına ilave olarak, Türkiye’nin insan kaynaklarının geli mi , altyapı olanaklarının iyi durumda olması, Türkiye’nin 49 adet çok taraflı çifte vergilendirmeyi önleme anla masına katılmı olması ve altmı dolayında ülke ile yatırımların korunması konusunda anla ma imzalanmı stikrarlı

dönemlerde

olması, Türkiye’yi yabancı yatırımcıların gözünde cazip kılmaktadır. Türkiye’de

yatırım

yapmı

yatırımcıların,

yatırımlarını

sürekli

geni letmelerinin ve Türkiye’yi bölgesel merkez seçerek, Do u Avrupa’dan Orta Asya’ya, Karadeniz ülkelerinden Orta Do u’ya kadar çok geni

bir alanda faaliyetlerini Türkiye

üzerinden yürütmelerinin altında, Türkiye’nin sahip oldu u avantajlar yatmaktadır. Sahip oldu u potansiyele ve bu potansiyelin gere i, birçok yatırımcının olumlu yakla ımına ra men, Türkiye’nin halen arzu edilen yatırım seviyelerini yakalayamadı ı bilinmektedir. Türkiye’de yabancı sermayenin durumuna rakamlarla bakmak gerekirse, Türkiye’de 2001 2

yılında gerçekle en 3.3 milyar dolarlık fiili DYY zirve noktasını temsil etmekte olup bu yükseli in dünyadaki toplam yatırımların dü tü ü bir ortamda yakalanmı

olması dikkat

çekicidir. Ancak 2002 yılında 1.1 milyar dolar seviyesine gerileyen fiili DYY giri i, 2003 yılında 700 milyon dolar seviyesine kadar gerilemi tir. 2004 yılında Merkez Bankası kararı ile gayrimenkul yatırımları da Do rudan Yabancı Sermaye sınıfında de erlendirilmeye ba lanmı ve 2004 yılı gayrimenkul dahil toplam yabancı yatırım 2.6 milyar dolar olarak gerçekle mi tir. Bu rakamın %52’sini gayrimenkul yatırımları olu turmaktadır. 2005 yılı ilk üç ayında ise toplam rakam 712 milyon dolar olarak gerçekle mi , bunun %49’unu gayrimenkul yatırımları olu turmu tur. Yabancı Sermaye Genel Müdürlü ü verilerine göre, 2004 yılında, yabancı sermayeli irketlerin yabancı ortaklarından aldıkları kredi miktarları (di er sermaye) ve gayrimenkul gelirleri hariç, 272 milyon doları (%25,66) imalat sanayinde, 766 milyon doları (% 72,26) hizmetler sektöründe, 22 milyon doları (%2,07) di er sektörlerde olmak üzere 1.060 milyon dolar sermaye giri i gerçekle mi tir. 2004 yılında nakit sermaye giri inin %81,13’ü AB ülkeleri kaynaklıdır. Bu oran 2003 yılında %78 olarak gerçekle mi tir. Yabancı sermayeli irketlerce gerçekle tirilecek yatırımlar için, 2004 yılında 249 adet te vik belgesi düzenlenmi

olup, bu yatırımların toplam tutarı 3.882,9 milyon ABD Doları

de erindedir. 2004 yılında düzenlenen yatırım te vik belgelerindeki toplam yatırım tutarının (3.882,9 milyon ABD Doları) %42,4’ü yabancı ortaklar tarafından kar ılanmı tır. 2004 yılında ise toplam 249 adet Yatırım Te vik Belgesinin 179 adedi imalat, 54 adedi hizmetler, 9 adedi tarım, 7 adedi de madencilik sektöründe düzenlenmi olup, toplam 3.882,9 milyon dolarlık yatırım öngörülmü tür. Do rudan Yabancı Yatırımların Türkiye ekonomisi içindeki yeri ve önemine daha yakından bakmak gerekirse; stanbul Sanayi Odası tarafından yıllık olarak yapılan Türkiye’nin ilk 500 büyük sanayi kurulu u ara tırmasının 2003 yılı sonuçlarına göre, Türkiye’nin en büyük ilk 500 irketinin 147 adedi yabancı sermayeli olup, ilk 500 içindeki yabancı sermayeli irket oranı %29 dur. 147 adet yabancı sermayeli irketin içinde, yabancı ortak payı %50 ’den fazla olan 94 adet

irket yeralmaktadır. Özsermaye büyüklü ü açısından otomotiv sektörü ilk

sırada, ana metal sektörü ikinci sırada yer almaktadır. Yabancı ortak payı %50’den fazla olan irketlerin özsermaye sıralamasında otomotiv sektörünün birincilik sırası de i mezken, kimyasal madde ve ürünler sektörü ikinci sırada yer almaktadır. Bunlara ek olarak, ilk 500 büyük sanayi kurulu unun sa ladı ı istihdamın %24,7’si yabancı sermayeli

irketler tarafından gerçekle tirilmi tir ve ilk 500

3

irketin 2003 yılında gerçekle tirdi i toplam 23.283 milyon dolar ihracatın %45’i (10.429 milyon dolar) yabancı sermayeli irketlere aittir Sonuç olarak, Türkiye, yabancı yatırımcılar tarafından dünyanın en cazip yatırım noktalarından biri kabul edilmekte ve yabancı yatırımların Türkiye ekonomisi açısından önemi her fırsatta vurgulanmaktadır. Türkiye, bu önemli potansiyelini realize etmekte güçlüklerle kar ıla makta, bunun sonucu olarak ülkeye gelebilecek yatırım miktarının ancak otuzda birini çekebilmektedir. Son dönemde atılmakta olan olumlu adımların arkasının getirilmesi, istikrar programının ba arıya ula tırılması, yatırım ortamının eksiklerinin giderilmesi ve Avrupa Birli i ile mevzuat uyumunun sa lanması sonucunda, Türkiye arzu edilen miktarlarda yatırım çeken bir ülke haline süratle gelebilecektir.

4

Related Documents