Jit-6sigma-kaizen

  • November 2019
  • PDF

This document was uploaded by user and they confirmed that they have the permission to share it. If you are author or own the copyright of this book, please report to us by using this DMCA report form. Report DMCA


Overview

Download & View Jit-6sigma-kaizen as PDF for free.

More details

  • Words: 1,137
  • Pages: 5
1.1.1. Altı Sigma Nedir? Sigma,bir prosesteki değişkenliği ölçen ortalamadan standart sapma olarak da bilinir. Altı sigma felsefesi içinde sigma, sürecin müşteri beklentilerini karşılayacak mükemmellikten ne kadar uzakta olduğunu gösteren istatistiksel bir terimdir. Milyonda 3.4 hataya denk bir performans düzeyini ifade eden Altı Sigma zamanla bunu gerçekleştirmeye yönelik vizyonu ve sistemi de anlatan bir terim haline gelmiştir. En geniş anlamıyla Altı Sigma’yı, müşteri ihtiyaçlarını kusursuza yakın bir düzeyde karşılama, daha fazla müşteri tatmini, karlılık ve rekabetçi pozisyon için kültürel değişim gayreti olarak tanımlamak mümkündür (www.altisigma.com). Aslında bu model, sıfır kusur stratejisinin ulaşılabilir bir hedef olarak yaşama geçirilebilmesinde yararlanılan bir istatistiksel yönetim(kontrol) düzeneğidir. Altı Sigma’nın kalite sistemi içindeki anlamı ise, müşteri istekleri doğrultusunda sürekli olarak en kaliteli hizmeti verebilmektir. Altı Sigma düzeyi, müşteri ihtiyaçlarının yakından anlaşılması, olayların, verilerin ve istatistik analizlerin sistematik kullanımı, ana süreçlerin yönetimi, iyileştirilmesi ve tekrar yapılandırılması ile sağlanır.(Şekil 1.1)

Şekil 1.1: Altı Sigma Metodolojisi Kaynak: www.arcelik.com.tr Sonuç olarak bakılırsa, Altı Sigma, yapılan işin başarısını sağlamak ve arttırmak için kullanılan geniş ve esnek bir sistemdir. Toplanan verilerin analizi yapılarak işletmelerdeki sürecin geliştirilmesine yarayan sistem, öncelikle müşteri odaklıdır. Müşteri memnuniyeti, karlılık ve rekabet gücünü arttırmak için ise şirket kültürünün değiştirilmesi gerekmektedir.

Bununla birlikte, Altı Sigma yönteminin başarısı, tasarım, ölçme, analiz ve kontrol süreçlerinin ürün veya hizmet ortaya çıktıktan sonra değil, tüm süreç içinden uygulanmasından kaynaklanmaktadır. Altı Sigma sadece teknik bir program değil, bir yönetim programıdır. Diğer bir deyişle Altı Sigma, bir işletme ve yönetim stratejisidir.

1.2.JIT’in Tanımı ve Amaçları Tam zamanında üretim sistemi (JIT) gerektiği zaman gerektiği kadar mamülü satabilmek amacıyla, satılabilecek kadar mamülleri gerekli miktar ve zamanında üretebilen üretim sistemidir1. Daha kısa bir tanımlamayla ise; Doğru ürünü, doğru zamanda, doğru yerde ve doğru miktarda üretmektir2. Bir sistem olarak JIT, üretimin sürekli olarak geliştirilmesi ve maliyetlerin sürekli olarak azaltılması amacı gütmektedir. Ayrıca bir mamulün üretimi esnasında gereksiz elemanların operasyonların elimine edilmesini ön görmektedir. Temel amaç ihtiyaç duyulan mamul veya hizmetleri, ihtiyaç duyulan zamanda, ihtiyaç duyulan miktarda üretmektir. JIT’in amaçları şu şekilde özetlenebilirr3: ƒ

Üretimde ara stok düzeylerini en aza indirmek,

ƒ

Ara stok düzeylerindeki değişimleri minumuma indirerek envanter kontrolünü kolaylaştırmak,

ƒ

Üretim içi talep dalgalanmalarını azaltarak düzgün üretim akışı elde etmek,

ƒ

Merkeziyetçilikten uzak bir kontrol sistemiyle etkin kontrol sağlamak,

ƒ

Fire oranını azaltmaktır. 1.3.JIT Üretim Sisteminin Felsefesi JIT üretim sistemi her şeyden önce, bir israfı önleme felsefesinin ifadesidir. Bu felsefe

genel rekabet koşulları içinde, işletme verimliliğini ve kaliteyi artırma düşüncesine dayanır. Ancak, sıfır stokla çalışma sistemine ilişkin sayısal verilerin uygulanabileceği bir model yoktur. Bunun yerine, daha çok tanımsal nitelikli bir düşünce sistemi, ortaya konulmaya çalışılmıştır. Sıfır nokta ile çalışmak veya aynı anlama gelmek üzere stoksuz çalışma üretim sisteminin özellikleri şu şekilde ifade edilebilir: Bu üretim sisteminin geliştirilme nedenini 1

YÜKÇÜ, a.g.e.,s.790 KOBU, a.g.e.,s.295. 3 YÜKÇÜ, a.g.e.,s.790. 2

anlamak için Japonların ekonomik ve sosyal koşullarına bakmakta yarar vardır. Bilindiği gibi Japon ekonomik kaynakları son derece sınırlı, buna karşılık nüfusu çok fazla olan bir ülkedir. Japonların, ekonomik kaynakları, zamanı, işgücünü ve özellikle de toprağı kullanırken, başka ülkelere oranla daha dikkatli olmaları gerekir. Başka bir deyişle , Japon işletmeciliğinde temel hedefin israfla mücadele olduğu söylenebilir. Sıfır stokla çalışma yaklaşımı Japonların söz konusu felsefelerinden kaynaklanan bir çağdaş uygulamadır. Sıfır stokla çalışma sistemi üç temel ilkeye dayanır4: ƒ

Tüm alanlarda ve oluşumlarda israfın minumizasyonu

ƒ

Mevcut süreç ve sistemlerin daha iyi ve ileriye götürülmesi

ƒ

Tüm çalışanların katılımını sağlayarak karşılıklı saygı ve eşit davranışa dayalı bir oto kontrol sisteminin sürdürülmesi. Tam zamanında üretim felsefesi ürünün değerini artırmayan tüm unsurları “israf”

olarak tanımlanmıştır. Bu bağlamda üretimin her aşamasındaki (hammadde, ara mamul, mal stokları) ile kalitesizlik (satın alınan ve imal edilen parça ve mamullerde hatalar) en temel israf unsurları olarak belirlenmiştir. Tam zamanında üretim, üretimin her aşamasında israfı ortadan kaldırabilmek için iki hedef belirlemiştir. ƒ

Sıfır stok; hammadde, ara mamul, mal stokları bazında

ƒ

Sıfır hata; satın alınan ve imal edilen parça ve mamullerde Ancak yukarıdaki iki hedefte, idealize edilmiş hedefler olup ulaşılması gerçekte

mümkün olmayan hedeflerdir. Burada önemli olan, bu iki hedef doğrultusunda sürekli iyileştirme çabalarını yoğunlaştırmak ve bu yolla israfı önleyip maliyetleri azaltabilmektir5. 1.3.1. JIT Sisteminin Sağladığı Yararlar JIT sisteminin sağladığı faydalar şu şekilde açıklanabilir6: Maliyet Tasarrufu: Sıfır stokla çalışma sistemi, bir çok yönden maliyet tasarrufları sağlar. Stoksuz çalışma, kusurlu üretimin azaltılması ve erken teşhisi, daha az yer kullanımı, müşteri ve mühendislik isteklerine hızlı uyum, toplam işçilik saatlerindeki düşüş daha az tekrarlı çalışma , daha düşük genel imalat giderleri ve diğer olumlu etkiler başlıca maliyet tasarrufu kaynaklarıdır.

4

ŞAHİN, Mehmet, Üretim Sistemleri ve Yönetimi”, Genel İşletme, Anadolu Üniversitesi Yayınları, Eskişehir, 2002, s.252. 5 ARDIÇ, Kadir, YILDIZ, Gültekin ,“Japon İşletmecilik Uygulamaları Türk İşletme Yönetimine Bir Model Olabilir mi?”, http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=491,10.03.2006 6 ŞAHİN, a.g.e.,s.253,254.

Gelir Artışı: Gelir artışına yol açan birinci etken, sistemin tüketicinin kalite ve hizmet beklentisine olağanüstü hızlı cevap vermesidir. Yatırım Tasarrufları: Sıfır stokla üretim yapılacağı için yapılacak yatırımlarda da tasarruf sağlanmaktadır. İşgücünü Geliştirme: Sıfır stokla çalışan işletmelerdeki işgörenlerin işlerinde çok daha fazla tatmin oldukları gözlenmektedir. İsrafın yok edilmesi: Tam zamanında üretim fazlalıkların olmadıkları bir sistemdir. Stok yapılmaz, mekan değerlendirilir, yeterli sayıda işçi çalışır, fre azdır. Senkronizasyon: Sistem büyük ölçüde bileşenlerin uyum içinde çalışmasına dayanır. Emeğe Saygı: Otomasyon ile emek dengeleşmiştir7. 1.3.2. JIT Sisteminin Sakıncaları JIT sisteminin sakıncaları şu şekilde sıralanmaktadır8: ƒ

JIT tekrar eden üretim sistemleri için kullanılabilir. Mamüller standart olmalıdır. Ayrıca tezgah hazırlık sürelerinin uzun olması durumunda JIT işlemez.

ƒ

JIT için disiplin gereklidir. Eğer mamüller zamanında gelmezlerse hatalar olursa üretim durur. Hataları kapamak için fazla stok yoktur.

ƒ

JIT’in başarılı olabilmesi için süreç hatasız işlemelidir.

ƒ

JIT güven üstüne kurulu bir sistemdir. Ortamda güvensizlik varsa başarısızlık kaçınılmazdır.

ƒ

Muhasebe kayıtlarının bu sisteme uyarlanması gerekmektedir.

1. KAİZEN TANIMI Kaizen stratejisi Japon yönetiminde başlı başına en önemli kavramdır ve Japonya’nın rekabetteki başarısının anahtarıdır. Masaaki İmai’ye göre “üst yönetim, müdürler ve çalışanlar da dahil olmak üzere herkesi kapsayan ve sürekli iyileştirme” demektir. Japonya’da yöneticilere ve çalışanlara, Kaizen’i benimsetmek için pek çok sistem geliştirilmiştir. Kaizen herkesin görevidir. Kaizen kavramı Batılıların ve Japonların yönetim yaklaşımlarının farklılıklarını ortaya koyar. Japon ve Batılı yönetim kavramlarının en önemli farkı sorulduğunda, hiç tereddüt etmeden “Batının yenilik ve sonuç öncelikli düşünce tarzına karşı, Japonların Kaizen’i ve onun prosese öncelik veren düşünce tarzı” ortaya konulabilir.

7 8

KOBU, a.g.e.,s.301. YÜKÇÜ, a.g.e.,s.806.

Kaizen

Japonya’da

en

sık

kullanılan

sözcüklerden

biridir.

Gazetelerde,

televizyonlarda, radyolarda hükümet yetkilileri ve politikacılar her gün ABD ile olan ticaret dengesinin Kaizen’i, X devleti ile diplomatik ilişkilerin Kaizen’i, sosyal refah sisteminin Kaizen’inden bahsettiklerini duyabilirsiniz. Çalışanlar da yöneticiler de endüstriyel ilişkilerin Kaizen’inden söz ediyorlar. İş alanında, Kaizen kavramı çalışanlar ve yöneticilerin zihnine öylesine yerleşmiştir ki ; çoğu kez Kaizen’i düşündüklerinin farkında bile olmazlar. Petrol krizini takip eden 20 yıl boyunca, dünya ekonomisi beklenmedik bir büyüme yaşadı; ancak o günler geride kaldı. 1970’lerin petrol krizi, uluslar arası iş ortamını temelden ve geri dönülemez biçimde değiştirdi. Yeni durum şöyle tanımlanabilir: •

Girdi, enerji ve işçi maliyetlerinde hızlı artış



Üretimde kapasite fazlası



Doymuş veya küçülen pazarlarda artan rekabet



Yeni ürünleri çok daha hızlı sunma gereği



Başabaş noktasını düşürme ihtiyacı