Sudo_15_ocak_2009_sayi3

  • Uploaded by: Deniz Atmaca
  • 0
  • 0
  • June 2020
  • PDF

This document was uploaded by user and they confirmed that they have the permission to share it. If you are author or own the copyright of this book, please report to us by using this DMCA report form. Report DMCA


Overview

Download & View Sudo_15_ocak_2009_sayi3 as PDF for free.

More details

  • Words: 10,430
  • Pages: 42
İçindekiler Sudo Dergi Tayfası Serkan Çalış Eren Kovancı Hüseyin Sarıgül Çağlar Ersöz Burak Demir Murat Pınar Aydın Bez Caner Bulut Ergin Üresin Misafir Yazarlar Samet Konak Kadir Yücel SUDO Dergi tayfası Ubuntu Türkiye bünyesindedir. İletişim: sudo@ubuntu­tr.org SUDO, Creative Commons(CC) by­nc­nd ile lisanslanmıştır. Not: SUDO, Gimp ve Scribus gibi özgür tasarım araçları kullanılarak hazırlanmıştır. SUDO, GNU/Linux dağıtımları altında tüm PDF yazılımlarıyla sorunsuz olarak görüntülenir.

SUD Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD................................Samet KONAK...............1 Linux üzerinde erişim izinleri......................................................................................Serkan ÇALIŞ................3 Conky.........................................................................................................................Murat PINAR.................8 İnceleme: SMPlayer...................................................................................................Eren KOVANCI............12 Scribus.......................................................................................................................Çağlar ERSÖZ.............15 Espeak.......................................................................................................................Ergin ÜRESİN..............17 Amarok 2....................................................................................................................Burak DEMİR..............18 Linux ve Grafik............................................................................................................Kadir YÜCEL..............19 Bash Extended Globbing............................................................................................Samet KONAK............23 Shell script'e başlangıç...............................................................................................Caner BULUT.............25 Çocuklara da özgürlük................................................................................................Burak DEMİR..............28 Bilginin bilişim alanında gelişimi ve üretimi.................................................................Aydın BEZ...................30 Gimp ile renk düzeltme...............................................................................................Hüseyin SARIGÜL......33 .

Editör l Çağlar Ersöz

SUD

Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD

SUD

On yıl önce, ulusal sağlık enstitülerindeki mühendisler süper hesaplamalar yapabilmek (supercomputing) adına bir grup sıradan bilgisayarı bir araya topladılar. Sonuç başarılı oldu ve binlerce DNA dizisini işlemek veya hücre işlevi üzerine çalışmak adına 6 aylık molekül simülasyonlarını çalıştırmak gibi aksi takdirde imkansız görünen işlemlerin gerçekleştirilmesini sağlayan bu yöntem o günden itibaren geliştirilmeye başlandı.

başına 370 $ masrafı olurdu. Bu bedel tescilli yazılımların bakımı için harcanan ve satın alma fiyatının en az yüzde 10'u değerindeki yıllık ücretlerini içermemektedir" diyor Fellini.

Bu simülasyonlar bilim adamlarına laboratuvarlarda ölçemedikleri şeyleri inceleme imkanı sağlamaktadır. — Örnek olarak, moleküller hücre zarına nasıl nüfuz edeler veya bir ilaç bir proteinle nasıl etkileşir.

NIH'in sayısal biyoloji uzmanı Susan Chacko "Açık laynak yazılım lisanslarının sınırlandırmalarını ortadan kaldırmaktadır" demiştir ve şöyle devam etmiştir: "Yazılım ve bakım alanlardaki tasarruflar donanım alanında kullanılarak sistemin genişletilmesi sağlanabilir".

Biowulf olarak bilinen bu sistem, hızlı ağda haberleşen 6500 işlemciye ve 8800 gigabyte hafızaya sahiptir. Bir süperbilgisayar oluşturabilmek için yeterli sayıda yazılım satın almak acentaya milyon dolarlara mal olabilirdi. Fakat 1999'da Biowolf'u oluşturan tasarımcılar çoğu ücretsiz temin edilebilen açık kaynak yazılımlar kullanmayı tercih ettiler. "1999'dan beri geliştikçe gelişti, bunu zamanında başarabildik çünkü yazılım masrafları neredeyse sıfırdı" sözü NIH (National Institutes of Health)'in sistem uzmanı Steven Fellini'ye ait. Tescilli yazılımların aksine, açık kaynaklı uygulamalar uygun gördükleri şekilde düzenleyebilmek üzere kullanıcıların uygulamanın kaynak kodlarına ulaşmalarına izin verirler. Bütün açık kaynaklı yazılımların ücretsiz olmamasına rağmen, açık kaynaklı yazılımlar için kullanılan lisanslar kullanıcılara yazılımı dağıtma hakkını vermek zorundadırlar. Açık kaynaklı lisanslar aynı zamanda teknolojik­tarafsız olmalıdır, ve başka bir yazılıma ihtiyaç duymadan çalışmalıdırlar. Fellini "Eğer NIH sistemini kurmak için tescilli yazılımlar kullanmış olsaydı, masrafları nedeniyle bugünkü olduğu halinden çok daha küçük çapta olurdu" diyor. "Biowolf için kullanılan açık kaynaklı yazılımlara yakın Tescilli yazılımların sistemde kullanılan 2200 düğüm için lisans

Bunun yanında Biowolf kümelerinde tescilli bilimsel yazılımlar kullanılıyor olsaydı, NIH'in gücü ancak sınırlı sayıda lisans satın almaya yetebilirdi ve bilim adamları bu sayıyla sınırlanırdı.

Özelleştirilmiş Uygulamalar Ancak Açık Kaynak yazılımlar kullanmanın yararı ücret tasarruflarından ibaret değildir.Çünkü Açık Kaynak kullanıcılara yazılımın çalışmasını sağlayan her satırı görebilmelerini sağlamaktadır, kullanıcı uygulamayı bir hesap tablosu veya kelime işlemci gibi ihtiyaçlarına yönelik özelleştirebilir. Tescilli yazılımlar kullanıcılarına bu esnekliği sağlamazlar. Savunma Departmanının veri strateji lideri Daniel Risacher "departmanın kullandığı tescilli yazılımlar söz konusu olduğunda esneklik çok önemli bir mevzudur" diyor. Risacher aynı yazılımı kullanmak adına departmanın bütün şubelerinin lisansa sahip olabilmelerine rağmen lisans anlaşmasındaki sınırlandırmalar nedeniyle aynı yazılımın bir başka servis versiyonunun kullanılamadığını söylemiştir. Bunun bugünün ortamında en gerekli zorunluluklardan departmanın şubeleri arasındaki veri paylaşımına mani olduğu belirtmiştir. Risacher açık kaynağın departmana çok daha fazla kendi kararlarının belirleme gücü vereceğini ve bu sayede daha kararlı bir ortam

1

Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD oluşturulacağını belirtiyor. Risacher, açık kaynak servislere sadece yazılımı paylaşma hakkını değil, aynı zamanda yazılımı tedarik etme, satıcının tarifesinde değil acentanın tarifesinde güncelleme ve yazılımı onarma hakkını verdiğini söylüyor. Risacher yeni yazılıma geçiş evresinde açık kaynağın kullanıcılarına sahip oldukları eski yazılımları tekrar kullanabilme imkanını da sağladığını vurguluyor. Yazılımı kullanan acentalar aynı zamanda yazılımı onarma masrafları konusunda da paylaşım yapabilmekteler çünkü son sonuçları paylaşabilmekteler. Risacher "Bizim amacımız kaynak kodu görebilmek ve onun üzerinde birlik olarak çalışabilmektir, bu yazılımı güncelleme imkanı sağlamaktadır ve yazılımı potansiyel olarak daha güvenli ve emniyetli kılmaktadır" diyor. Risacher kasım ayında açıklanacak olan savunma acentalarına yazılım seçme konusunda yardımcı olacak ve Açık Kaynağın departmanlar için en iyi seçim olabileceğini vurgulayan bir açıklama üzerinde çalışıyor. Daha Temiz Kodlar Açık kaynak yazılım şirketi Red Hat'ın teknoloji şefi ve Açık Kaynak Girişim Başkanı Michael Tiemann şu sözleri dile getiriyor: "Bütün bunlara ek olarak Açık Kaynak kodlar tescilli kodlara göre daha temizdirler (hatasızdırlar). Tescilli kodlar ortalama olarak her 1000 satır kod için 20­ 30 adet hata içermektedir". Tiemann: "20­30'unun asilerden oluştuğu 1000 askerlik bir tabur mevzilemeyi hayal edin, bu savaşa gitmek için isteyeceğiniz türden bir ordu değildir." Tiemann, buna karşılık açık kaynak kodlar ortalama her 1000 satır kod için 1'den daha az sayıda hata içermekte olduğunu söylüyor ve bu durumun açık kaynak platformlarda geliştirilen yazılımların daha az problem içerdiklerini göstermekte olduğunu belirtiyor.

SUD

Tiemann: "32 en popüler açık kaynak uygulamanın en kötüleri tescilli yazılımlara oranla 50 kat daha iyi seviyede kusur yoğunluğuna sahiptirler". Güvenlik Üzerine Uyarı UNIX, Linux ve Windows işletim sistemleri kullanıcılarına güvenlik yönetim uygulamaları geliştiren Symark Software yazılım şirketinin yardımcı pazarlama müdürü Ellen Libenson açık kaynak yazılımların tescilli yazılımlara göre daha iyi bir ize sahip olmasının %100 güvenli olduğu anlamına gelmediğini belirtiyor. Linux popüler bir açık kaynak işletim sistemidir. Libenson, Linux gibi açık kaynak ürünlerin tamamen güvenli olduğu düşünüldüğünde ve şirketlerin topluluk tarafından geliştirilen basit uygulamaların kullanıcıların ihtiyaçlarını giderebileceği düşünüldüğünde, bu uygulama hakkında herhangi bir destek bulunmadığı ve kaynak kodun saldırılara karşı savunmasız olup olmadığı hakkında kimsenin güvence almadığı anlamına gelmekte olduğunu belirtiyor. Libenson, açık kaynak yazılım seçmeden önce (seçerken) kullanıcıların tescilli yazılımlar için harcadıkları kadar çaba harcamaları gerektiğini belirtiyor. Libenson: "Ürünün arkasında gerçek bir organizasyon var mı, yoksa ürünün kaynağı belirsiz/güvenilmez mi, kaynak çeşitli yetenek grupları bireylerinin açık topluğunun vahşi batısı mı?". Acentaların ürünün satıcısına önem verdikleri gibi tedarik edicisine de önem vermeleri ve sorgulamaları gerektiğini, ürünü ortaya çıkaran personelin kalitesinin ve ürünü oluştururken en iyi güvenlik pratik metodlarının kullanılıp kullanılmadığının araştırılması gerektiğini belirtiyor. Open source software proves affordable, flexible for NIH, DoD | Elise Castelli ­ federaltimes.com Çeviren: Guardian

2

Linux Üzerinde Erişim İzinleri ­ Giriş ­

Linux üzerinde zaman zaman karşımıza çıkan sorun veya meselelerden biri de dosya ve dizin erişim izinleridir. Bu yazıda kısaca izinler olacak anılacaktır. Linux üzerinde işlerini gören bir kullanıcının izinleri mutlak surette bilmesi gerekir. Bu kaçınılmaz bir durumdur zira ileride karşılaşılabilecek muhtemel bir problemin çözümünü üretmek için izinlerin tamamen anlaşılmış olması bize büyük bir getiri sağlayacaktır. Yazıda izinlerin mantığı anlatıldıktan sonra değişikliklerin nasıl yapılacağı da izah edilecektir. İşlemler yapılırken Linux'un temel bileşenlerinden olan terminal yolu kullanılacaktır. İzin değişimlerini normalde kullandığımız masaüstlerinin bize sağladığı yollarla da yapabiliriz. Fakat bu bizi masaüstü ile sınırlar ve kullanmak zorunda kalacağımız diğer masaüstünde tekrar bir öğrenme sürecine gitme zorunluluğu getirir. Terminal ile yapılacak işlemleri öğrenmek bize her Linux dağıtımında ve her masaüstünde aynı şekilde çözüm üretme kabiliyeti kazandırır. Meselenin özünü öğrenen kullanıcı dilerse yine diğer yollarla işini görebilir.

SUD mevcuttur: Okuma, yazma, çalıştırma. Her bir dosya veya dizin için bunları ayrı ayrı belirleyebiliriz. Böylece dosya veya dizinler bizim belirleyeceğimiz izinler doğrultusunda davranış gösterir. Fakat dosya ve dizinler için bu izinler biraz daha farklıdır. Bunu yazının ilerleyen bölümlerinde anlatalım. Şimdi ise çıktıyı ve izin meselelerini incelemeye çalışalım. Görüleceği üzere çıktıda dört blok mevcuttur. İlk blokta sadece "­" karakteri vardır. İkinci blok rw­, üçüncü ve dördüncü bloksa r­­ bölümünü içerir. Buradaki ilk bloku normal dosyalar için her zaman "­" olarak görürüz. Dizinlerde bu "d" olacaktır. Blok aygıtlarında "b", karakter aygıtlarında ise "c" olarak geçer. Fakat bahsettiğimiz son iki mesele bu yazının konusu değildir. Ancak kabaca söylemek gerekirse Linux üzerinde diskler, cd­rom gibi aygıtlar blok aygıtlarıdır. Fare, klavye gibi aygıtlar ise karakter aygıtlarıdır. Aşağıda çıktı örneklerini görebilirsiniz:

­ İzin Seçenekleri ve Bloklar ­

drwxr­xr­x 2 serkan serkan 4096 2009­01­06 00:46 deneme_dizin/ brw­rw­­­­ 1 root disk 8, 0 2009­01­05 20:53 /dev/sda crw­rw­­­­ 1 root root 13, 63 2009­01­05 20:53 /dev/input/mice

Öncelikle işe izin bölümlerinin ne anlama geldiğini anlatarak başlayalım. Aşağıda ev dizinimizde oluşturulan yeni bir dosyanın izin bölümleri görülmektedir. Terminal ile bir dosya veya dizinin izinlerini görmek için:

Çıktılarımızda ilk bölümde bu ayrımı belirten karakterleri ayrı ayrı görebiliyoruz. Bu konuyu burada kapatıp izin bloklarından devam edelim.

ls ­l dosya_ismi ls ­ld dizin_ismi

Mevcut bulunan üç bloktan birincisi kullanıcının, ikincisi dosya veya dizinin ait olduğu grubun, üçüncü ve son blok ise diğerlerinin erişim izinlerini gösterir. Bu durumda yukarıdaki örnekte aldığımız çıktıya bakacak olursak,

komutları kullanılabilir. Çıktıda karşımıza çıkan ilk bölüm izinlerle alakalıdır: ­rw­r­­r­­ Çıktının ne anlama geldiğini anlatmadan önce izin meselesinin temeline inelim. Linux dizin ve dosya yapısında izinler için temelde üç seçenek

­rw­r­­r­­ rw­ : Kullanıcı r­­ : Grup r­­ : Diğerleri

3

Linux Üzerinde Erişim İzinleri şeklinde bir yapı görürüz. Bu aşamada artık izinler için belirlenen ifadelerin ne anlama geldiğini görebiliriz. r : Okuma (Read) w : Yazma (Write) x : Çalıştırma (eXecute) Görülebileceği üzere her bir blok üç haneden müteşekkildir. Bizim belirleyeceğimiz izinlerin durumuna göre bu haneler değişiklik gösterir. Çıktımızdan yola çıkarsak, rw­ : Dosyanın sahibi okuma ve yazma hakkına sahipken, çalıştırma hakkına sahip değildir. Kısacası dosya kimse için çalıştırılabilir durumda değildir. r­­ : Dosyanın ait olduğu gruptaki kullanıcılarla beraber diğer kullanıcılar ise sadece okuma hakkına sahiptirler. ­ Dosya ve Dizinler İçin İzin Farklılıkları ­ Tam bu aşamada izinlerin dosyalar ve dizinler açısından nasıl değiştiğine değinebiliriz. Dosyalar için zaten bunu anlatmış olduk: r ile işaretlenmiş bir dosya için okunma izni vardır. w yazma hakkıyla beraber isim değiştirme hakkı da verir bize. x ile de çalıştırılabilir duruma getirmiş oluruz. Dizinlerde ise durum biraz değişiktir. r izni verilen bir dizinin içeriğini listeleme hakkına sahip oluruz. Eğer bu hak verilmemişse dizin içeriğini listeleyemeyiz. w izni verilen bir dizinin içinde alt dizin ve dosya oluşturma hakkını elde ederiz. x izni ise bize dizine girme hakkı verir. Kabaca bakacak olursak bir dizin rw­ iznine sahipse girme hakkımız da

SUD olmadığından hiçbir şey yapamayız (Aslında ls ile içeriğe bakarız ancak alt dizin ve dosyalar görünmesine rağmen izin ve sahiplik gibi bilgiler görünmez). r­x iznine sahip bir dizine girip, içeriği listeleyebiliriz ancak dosya veya alt dizin oluşturamayız. ­ İzin İfadelerinin Rakamsal Gösterimi ­ Yazının bir sonraki bölümü olan izin değişimlerine geçmeden önce ifadelerin rakamsal gösterimini anlatmakta fayda var. İzinleri değiştirirken kullanacağımız r,w,x gibi harfsel ifadelerin yerine daha kullanışlı olabilen rakamsal gösterimleri açıklayalım. Daha fazla detay vererek kafa karıştırmamak için ifadelerin doğrudan rakamsal değerlerini vererek, daha fazlasını öğrenmek isteyen okuyucularımızın yazının sonundaki gelişmiş yönetim bölümüne bakmalarını belirtelim. r: 4 w: 2 x: 1 değerlerini alır. İzinleri belirlerken bu değerleri kullanarak üç blok için de farklı şekilde işlem yapabiliriz. İzinleri verirken toplamlardan yola çıkarız. ­ İzinlerin Belirlenmesi ­ Bir önceki bölümde de ifade edildiği gibi izinler belirlenirken rakamsal ifadelerin kullanılması daha pratiktir. Bu nedenle öncelikli olarak rakamsal yöntem anlatılacaktır. Linux üzerinde bir dosya veya dizinin izin işlemleri chmod izinler dosya_ismi komutu ile gerçekleştirilir. Dizinlerde barındırılan alt dizinler ve onların

4

Linux Üzerinde Erişim İzinleri altındaki dosyaların da izinlerine müdahale etmek içinse ­R seçeneği kullanılır: chmod ­R izinler dizin_ismi Şimdi izinlerimizin bir önceki bölümde anlatılan rakamsal ifadeler doğrultusunda belirlenmesine geçebiliriz. 1. senaryo Elimizdeki örnek dosyaya sadece sahibi için tüm hakları verip, geri kalan grup ve diğer kullanıcılar için hiçbir hak vermek istemiyoruz. Yapacağımız hesap dört işlemin ötesine gitmeyecektir: Dosya sahibi için: rwx = 4+2+1 = 7 Diğerleri için: ­­­ = 0+0+0 = 0 O zaman kullanılacak komut: chmod 700 dosya_ismi olacaktır. 2. senaryo Senaryoyu değiştirelim. Dosya sahibinin okuyup, yazmasını, diğerlerinin sadece okumasını istiyoruz:

SUD Dosya sahibi için: rwx = 4+2+1 = 7 Grubu için: r­x = 4+0+1 = 5 Diğerleri için: ­­x = 0+0+1 = 1 chmod 751 dosya_ismi Örneklerle de anlatıldığı üzere izin meselesi, temelini anladıktan sonra son derece kolay bir şekilde halledilebiliyor. Şimdi rakamsal ifade yerine harfsel ifadelerle izinlere nasıl müdahale edebileceğimize bir bakalım. İlk etapta harfsel ifadenin daha kolay olduğu düşünülebilir ancak örnekler incelendiğinde neden daha meşakkatli olduğu anlaşılacaktır. Kullanacağımız komut yine chmod'dur. Fakat bu sefer rakamlar yerine izinlerin harfsel ifadelerini kullanacağız, +r +w +x gibi. Dosyanın sahibi için u (user), grubu için g (group), diğerleri içinse o (others) ile hakları tanımlarız. Öncelikle belirtelim, üç blok için de (sahip, grup, diğerleri) kimin için olduğunu söylemeden tek bir defada belirlenebilecek izin hakları r ve x'tir. w tek seferde sadece kullanıcı için belirlenebilir. Örneğin hakları ­­­ olan bir dosya için şu komut sadece sahibi için +w hakkı verecektir. chmod +rwx dosya_ismi

Dosya sahibi için: rw­ = 4+2+0 = 6 Diğerleri için: r­­ = 4+0+0 = 4

Daha işin başındayken bile ufak bir kaybımız oldu. Bu kaybı şu şekilde aşabiliriz:

chmod 644 dosya_ismi

chmod ugo+rwx dosya_ismi

3. senaryo

Ancak asıl kaybı örnekleri inceledikten sonra göreceğiz. Rakamsal ifadelerdeki izinleri anlatırken kullandığımız örnekler üzerinden anlatıma devam edelim.

Son senaryomuza geçelim. Dosya sahibinin her hakka sahip olmasını, grubun sadece okuyup çalıştırmasını, diğerlerinin ise sadece çalıştırmasını istiyoruz:

5

Linux Üzerinde Erişim İzinleri 1. senaryo

Kullanacağımız komut şu şekilde olmalıdır: chmod u+rwx dosya_ismi chmod go­rwx dosya_ismi olacaktır. Gördüğümüz gibi komut değil komutlar kullandık. 2. senaryo chmod u+rw­x dosya_ismi chmod go+r­wx dosya_ismi 3. senaryo chmod u+rwx dosya_ismi chmod g+rx­w dosya_ismi chmod o+x­rw dosya_ismi Sanırım rakamsal olarak izinleri değiştirmenin ne kadar yararlı olduğunu daha iyi görmüş olduk. ­ Gelişmiş Yönetim 1: Rakamsal İfadelerin Detaylı İncelenmesi ­ Rakamsal ifadeleri anlatırken doğrudan izinlerin değerlerini vermiş ancak neden bu şekilde olduğunu anlatmamıştık. Şimdi bu konuya değinmeye çalışalım. Anlattığımız üzere, r:4, w:2, x:1 değeri alır demiştik. Buradaki belirleyici kıstas bloklardaki her bir hanenin bit olarak değeridir ve şu şekilde gösterilebilir:

SUD İzinler

İkilik

Onluk

­­­ ­­x ­w­ ­wx r­­ r­x rw­ rwx

000 001 010 011 100 101 110 111

0 1 2 3 4 5 6 7

Burada da gördüğümüz gibi harfsel ifadeler tek başlarına verdiğimiz değerleri alıyorlar. Biz dört işlem ile meseleyi hallettiğimizden dolayı diğer değerleri hafızamızda tutmamıza ve hatta bilmemize bile gerek yok. ­ Gelişmiş Yönetim 2: Setuid, Setgid ve Stickybit seçenekleri ­ Dosya ve dizin izinlerinde normal erişim haklarına ek olarak başka izinler de belirleyebiliriz. Bunlar sıradan bir kullanıcının çok az başvuracağı seçeneklerdir. User ID Belirlemek (suid) Eğer suid belirlenmişse, bir dosya sahibi kimse onun haklarıyla çalışacaktır. Örneğin dosya root'a aitse hangi kullanıcı olursa olsun, dosya çalıştırıldığında root hakları ile çalışır. Suid belirlemek için şu komut kullanılır: chmod 4755 dosya_ismi Burada 755 sadece bir örnektir, önemli olan en baştaki 4 rakamıdır. Suid'i sağlayan işte bu 4 rakamıdır. Muadili olan harfsel komutsa şudur:

6

Linux Üzerinde Erişim İzinleri chmod u+srwx dosya_ismi chmod go+rx­w dosya_ismi

İzinlere baktığımızda şöyle bir gösterimle karşılaşırız: ­rwsr­xr­x Burada ilk bloktaki son hanede suid'in belirlendiğini s harfinden rahatça görebiliriz.

SUD Sticky Bit Belirlemek Sticky bit belirlenen bir dosyada sadece dosyanın sahibi erişim izinlerini değiştirebilir ve dosyayı silebilir. Eğer sticky bit belirlenmemişse dosyaya yazma hakkına sahip herhangi birisi erişim izinlerini değiştirip, dosyayı silebilir. Yine bir dizin paylaşan kullanıcılar için kullanışlıdır bu seçenek. Sticky bit belirlemek için şu komu kullanılır:

Group ID Belirlemek (sgid)

chmod 1755 dosya_ismi

Sgid suid'e benzer ancak biraz farklılık gösterir. Sgid daha çok dizinler için belirlendiğinde yararlı olur. Sgid belirlenmiş bir dizin altında oluşturulacak yeni bir dosya dizinin grup erişimleri ile aynı değerleri alır. Kısacası dizin hangi gruba aitse dosya da o gruba dahil olacak şekilde oluşturulur. Böylece ortak dizinde çalışan kullanıcılar yeni oluşturdukları dosya için grup ayarları yapmak zorunda kalmazlar.

İzinler şu şekilde görülecektir:

Sgid belirlemek için şu komut kullanılır: chmod 2755 dizin_ismi Alternatif harfsel chmod komutunu Suid için verilen anlatımdan yola çıkarak kullanabilirsiniz. İzinler şu şekilde görülecektir: drwxrws­­­ Görebileceğimiz gibi sadece grup blokunda s harfi mevcut ve bu sgid belirlendiğine işaret eder.

­rwxr­xr­t Son hanedeki t harfi sticky bit'in belirlendiğini gösterir. ­ Sonuç ­ İlk aşamada karışık gibi görünen dosya ve dizin izinleri birkaç pratiğin ardından rahatlıkla öğrenilebilecek kadar kolaydır. Karşınıza çıkacak izinlerle alakalı durumlarda chmod komutunu kullandıkça meseleyi daha iyi kavrarsınız. Yazımızı bitirirken son olarak izin meselelerinin sistem genelinde hayati önem taşıdığını belirtelim. Sistem geneli gibi büyük değişikliklerle normal kullanıcının pek işi olmaz. Eğer olmuşsa ve kullanmanız gerekiyorsa bile çok dikkatli olun. Bilhassa ­R ile kullanılacak yanlış bir chmod komutu tüm sistemi çalışmaz hale sokabilir.

Serkan Çalış

7

Conky Ubuntu’dan Arch Linux’a geçmemle hayatımda değişen şeyler oldu. Her ne kadar yeni sisteme sahip bir kullanıcı olsam da, Arch Linux’a geçtikten sonra programların ne kadar bellek ve işlemci kullandığı ile ilgilenmeye başlayıp bunları minimuma düşürmeye başladım. Bu bağlamda tanıştığım programlardan biri de Conky. Conky küçük bir dosya aracılığı ile (~/.conkyrc) çok az sistem ve ram tüketerek sisteminiz hakkında yapılandırmanıza bağlı olarak belirlediğiniz özellikleri masaüstünde görmenizi sağlayan bir program. Kurulmuş hali 800 kb kadar. Conky ile yapılabilecekler sayısız olmakla birlikte küçük örnekler vermek gerekirse saati, tarihi, sistem özelliklerinizi, o anki cpu / ram kullanımını, hard diskinizin bölümlerinin doluluk oranlarını, kullandığınız müzik çalıcının betikleri aracılığı ile belirlediğiniz özellikler dahilinde gösterebilirsiniz. Bunun haricinde perl, python gibi programlama dilleri ile hazırladığınız betikleri conky ile masaüstünüzde görebilirsiniz. Conky’nin kendi hazırladığınız betikler hariç kendi dahilinde gelen 250 tane veri var ve bunlardan hangisini seçip hangi renk, yazı biçimi, yazı boyutu ile gösterileceğini ve yerini siz belirlemektesiniz. Aslında masaüstünü en verimli halde kullanmayı seven bir insanımdır, her alanını kullanmak isterim ancak Conky bu alışkanlığımı da değiştirdi. Şu anda terminalimi, Firefox penceremi, Msn pencerelerimi Conky’nin görünmesini engellemeyecek şekilde boyutlandırıp her an karşımda görmek istemeye başladım, böyle de güzellikleri var. Conky’nin en güzel yanlarından birisi de ikinci paragrafta belirttiğim ~/.conkyrc dosyasıdır. Bu dosya kurulumda bulunmuyor, içini siz doldurup kendinize özel Conky’nizi yaratarak veya internetten bulacağınız hazır conkyrc dosyalarını indirerek kullanabiliyorsunuz. Önerim internetten beğeneceğiniz bir conkyrc dosyası indirip kendi ihtiyaçlarınız dahilinde düzenlemeniz. Bu sayede hem Conky’nin işleyişini öğreniyorsunuz hem de kendinize özel bir şeyler ortaya çıkarıyorsunuz. Conkyrc Dosyası Düzenleme Conkyrc dosyası iki bölümden oluşmakta. İlk bölüm Conky’nin ayarlarının yapılacağı ayar kısmı ve diğer bölüm ise Conky üzerinde

SUD göstermek istediğimiz şeyleri yazdığımız ikinci kısım. Şimdi dilerseniz bunları kabaca inceleyelim. Conky ayarları : alignment : Conky’nin nereye yerlesecegi, top_left, top_right, top_middle, bottom_left, bottom_right, bottom_middle, middle_left, middle_right seçenekleri kullanabilirsiniz. background : Conky’nin kendisine arka plan atayıp atamayacağı. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. default_color : Conky’nin hangi renkte olacağını belirler. double_buffer : Gelişmiş ekran önbelleğini ayarlar. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. draw_shades : Conky’nin gölge kullanıp kullanmayacağı. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. default_shade_color : Conky’nin gölge rengi. Eğer gölge kullanıyorsanız bu satırdan gölge rengini ayarlayabilirsiniz. draw_borders : Conky’nin çerçeve kullanıp kullanmayacağı. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. draw_graph_borders : Grafiklere çerçeve çizilip çizilmeyeceği. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. gap_x : Conky’nin soldan ne kadar boşluk bırakacağı. 1­100 seçenekleri kullanılabilir. Yazdığınız rakama göre belirlediğiniz özellikler sağa doğru kayacaktır. gap_y : Conky’nin yukardan ne kadar boşluk bırakacağı. 1­100 seçenekleri kullanılabilir. Yazdığınız rakama göre belirlediğiniz özellikler aşağıdan başlayacaktır. maximum_width : Conky’nin kullanacağı en geniş alan. Rakam olarak giriyorsunuz. Boyut size kalmış. override_utf8_locale : Türkçe karakterlerde sorun yaşamamak için utf8’i locale bölgeye göre zorlayıp üzerine yazması. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. own_window : Conky’nin kendi penceresine sahip olup olmayacağı. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir.

8

Conky own_window_type : Conky’nin kullanacağı pencere tipi. own_window_transparent : Conky’nin şeffaflık kullanıp kullanmayacağı. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. own_window_hints : Conky’nin pencere özellikleri. Undecorated, below,sticky, skip_pager, skip_taskbar seçeneklerinden istediklerinizi seçebilirsiniz. use_xft : Fontların daha güzel görünmesi için açabilirsiniz. Yes ya da no seçenekleri geçerlidir. update_interval : Conky’nin kaç saniyede bir kendisini güncelleyeceği. Rakamlar ile saniyeyi belirleyebilirsiniz. Xftalpha : Fontların yumuşatılma değeri. 0,1 den 1 e kadar seçenekleri kullanabilirsiniz. Xftfont : Xft’nin yazıtipi. Diğer ayar nesnelerini incelemek isterseniz http://conky.sourceforge.net/config_settings.html adresini ziyaret edebilirsiniz. Conky İle Yapabilecekleriniz Conky’nin görüntüleyeceği verilere nesne diyoruz. Conky’deki nesneleri genel hatları ile inceleyip, neler yapabileceğimizi –görüntüleyebileceğimizi­ aşağıda görebiliriz. Kullandığınız ip adreslerini görüntüleyebilirsiniz. (addr, addrs) Anakart ısısını celcius ve fahrenheit olarak gösterebilirsiniz. (acpitemp, acpitempf) Audacious kullanıyorsanız audacious nesnelerini kullanarak hangi şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi görüntüleyebilirsiniz. (audacious_bar, audacious_bitrate, audacious_channels, audacious_filename, audacious_frequency, audacious_length, audacious_length_seconds, audacious_playlist_position, audacious_playlist_length, audacious_position, audacious_position_seconds, audacious_status, audacious_title)

SUD Laptop kullanıyorsanız pil durumunuzu görüntüleyebilirsiniz. (battery, battery_bar, battery_percent, battery_time) BMPx kullanıyorsanız BMPx nesnelerini kullanarak hangi şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi görüntüleyebilirsiniz. (bmpx_artist, bmpx_album, bmpx_title, bmpx_track, bmpx_bitrate, bmpx_uri) Conky’nin kurulum tarihini gösterebilir, versiyonunu görüntüleyebilirsiniz. (conky_version, conky_build_date) Belirlediğiniz süre zarfında işlemci kullanımını görüntüleyebilirsiniz. Buna ek olarak grafik görüntü koyma şansınız da var. (cpu, cpubar, cpugraph) Hard diskinizdeki bölümlerin toplam boyutu, kullanılan boyutu ve ne kadar boş alan bulunduğunu görebilirsiniz. Grafik görüntüsü ekleyip daha görsel hale de getirebilirsiniz. (diskio, diskiograph, diskio_read, diskiograph_read, diskio_write, diskiograph_write disk_protect) Oturum esnasında internet kullanımınıza göre dosya indirme hızınızı, gönderme hızınızı ve toplam indirilen ve gönderilen dosya boyutunu grafik olarak ve yazılı gösterebilirsiniz. (downspeed, downspeedf, downspeedgraph, upspeed, upspeedf, upspeedgraph) Kernel ismini ve işletim sistemi tipini gösterebilirsiniz.

9

Conky (kernel, machine) Pop3 mail sahibi iseniz, okumadığınız, okuduğunuz mailleri gösterebilirsiniz. (mails, mboxscan, new_mails, pop3_unseen, pop3_used) Bilgisayarınızın o anki ram kullanımını grafiksel ve yazı ile görüntüleyebilirsiniz. (mem, membar, memmax, memperc) MPD (Music Player Daemon) kullanıyorsanız MPD nesnelerini kullanarak hangi şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi görüntüleyebilirsiniz. (mpd_artist, mpd_album, mpd_bar, mpd_bitrate, mpd_status, mpd_title, mpd_vol, mpd_elapsed, mpd_length, mpd_percent, mpd_random, mpd_repeat, mpd_track, mpd_name, mpd_file, mpd_smart) Kullandığınız dağıtımın o anda çalışan ve uyuyan işlemler sayısını görüntüleyebilirsiniz. (processes, running_processes) RSS aracılığı ile belirlediğiniz RSS adreslerini conky üzerinden belirlediğiniz sürelerde yenilenecek şekilde görüntüleyebilirsiniz. (rss) Belirlediğiniz süre zaafında görüntülenecek olmak üzere süreyi ve tarihi gösterebilir, aylık takvim görüntüleyebilirsiniz. (time, utime, tztime) Bilgisayarınızın ne zamandır çalıştığını gösterebilirsiniz. (uptime, uptime_short) İşlemcinin kullandığı voltajı görüntüleyebilirsiniz. (voltage_mv, voltage_v) Kablosuz bağlantılarınızın özelliklerini tüm detayları ile görüntüleyebilirsiniz. (wireless_essid, wireless_mode, wireless_bitrate, wireless_ap, wireless_link_qual, wireless_link_qual_max, wireless_link_qual_perc, wireless_link_bar) XMMS2 kullanıyorsanız XMMS2 nesneleri kullanarak hangi şarkıyı dinlediğinizi, şarkının uzunluğunu, geçen ve kalan süreyi görüntüleyebilirsiniz.

SUD (xmms2_artist, xmms2_album, xmms2_title, xmms2_genre, xmms2_comment, xmms2_decoder, xmms2_transport, xmms2_url, xmms2_tracknr, xmms2_bitrate, xmms2_id, xmms2_duration, xmms2_elapsed, xmms2_size, xmms2_percent, xmms2_status, xmms2_bar, xmms2_smart) Nesnelerin ne işe yaradığını görmek için http://conky.sourceforge.net/variables.html adresini kullanabilirsiniz. CONKY İle Kullanabileceğiniz Hazır Betikler Hava Durumu: Conky’niz aracılığı ile hava durumunu görüntülemek için hava durumu betiğini kullanabilirsiniz. Kurulumu : Ekte verilen conkyForecast.py isimli dosyayı ~/scripts/conkyForecast.py olarak kaydedin. ~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp istediğiniz bölüme; ${alignc}${color #3366CC}~[ Weather ]~ ${color #3366cc}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­ location=TUXX0015 ­­datatype=DW}:${alignc} ${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=DW ­­ startday=1 ­­endday=1}:${alignr}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=DW ­­ startday=2 ­­endday=2}: ${color #FFFFFF}${font Weather:size=25}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­datatype=WF ­­ startday=0 ­­endday=2 ­­spaces=4}${font}${color #CCCCCC} ${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­ datatype=LT}${alignc}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­ location=TUXX0015 ­­datatype=LT ­­startday=1 ­­ endday=1}${alignr}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­ location=TUXX0015 ­­datatype=LT ­­startday=2 ­­endday=2} ${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­location=TUXX0015 ­­ datatype=HT}${alignc}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­ location=TUXX0015 ­­datatype=HT ­­startday=1 ­­

10

Conky

SUD Murat Pınar'ın masaüstü görüntüleri

endday=1}${alignr}${execi 1680 python ~/scripts/conkyForecast.py ­­ location=TUXX0015 ­­datatype=HT ­­startday=2 ­­endday=2} satırını ekleyin. İp Numarası : Conky’niz aracılığı ile ip numaranızı görüntülemek için ip numarası betiğini kullanabilirsiniz. Kurulumu: Ekte verilen ip.txt isimli dosyayi /usr/bin/ip.txt olarak kaydedin. Gerekli çalıştırma haklarını verin. ( chmod 777 /usr/bin/ip.txt) ~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp ip numaranızı görüntülemek istediğiniz yere; ${color grey}IP :${color white} ${execi 3600 ip } satırını ekleyin. GMail Eklentisi : Gmail kullanıyorsanız Conky aracılığı ile yeni gelen maillerinizi kontrol etmek için bu eklentiyi kullanabilirsiniz. Kurulumu : Ekte verilen gmail.py isimli dosyayi /usr/bin/gmail.py olarak kaydedin. Gerekli çalıştırma haklarını verin ( chmod 777 /usr/bin/gmail.py ) ~/.conkyrc ayar dosyanızı açıp gmail eklentinizin görüntülenmesini istediğiniz yere; ${color #ffcb48}Gmail${hr 2} ${color lightgray}Email: ${color D7D3C5}${execi 300 python ~/usr/bin/gmail.py} satırını ekleyin. Son Olarak.. Conky 800 kb’lık boyutu ve çok az ram kullanımı ile baş tacı olabilecek bir program. Eğer masaüstünüzde hareket görmek istiyorsanız sizin için biçilmiş kaftan. Not: Dergimizin bu sayısında ek olarak .conkyrc dosyamı ve hazır betikler bölümünde incelediğim hava durumu, ip numarası, gmail eklentisi için kullanmanız gereken betikleri bulabilirsiniz. İstediğiniz gibi değiştirebilir veya memnun kalırsanız bu şekli ile kullanabilirsiniz.

Arch Linux 2008.06 ­ Xfce 4.6

Murat PINAR

11

İnceleme: SMPlayer

SUD

SMPlayer Son 2 senem Ubuntu içinde kullanabileceğim, Windows sistemlerde kullandığım GOM Player'ın yerini doldurabilecek bir oynatıcı aramakla geçti diyebilirim. Kaffine, VLC, Mplayer, KMPlayer gibi onlarca popüler görüntü oynatıcısını denedim ama hiçbirinden verim alamadım. Özellikle alt yazılımı Divx (avi) film izlemek bir işkenceye dönüşüyordu. Denediğim bütün oynatıcılarda alt yazı kalitesi düşük ve alt yazı filmin altındaki siyah alana gelmiyordu. Alt yazılı film izleme konusunda Ubuntu'nun ve Ubuntu ekseninde diğer Linux dağıtımlarının yetersiz kaldığını, GOM Player'ı her zaman arayacağımı düşünürken SMPlayer ile tanıştım. Önceleri alışamadım bu oynatıcıya, soğuk geldi, ayarlarını yapamadım, istediğim kaliteyi bulamadım derken biraz kurcaladıktan sonra benim için vazgeçilmez bir oynatıcı haline geldi. SMPlayer artık film dendiğinde ilk aklıma gelen oynatıcı olmuş, bana ilk aşkım GOM Player'ı bile unutturmuştu. Neydi SMPlayer'ı bu kadar özel yapan derseniz herhalde vereceğim cevaplar bu yazıya sığmaz ama ben sizleri sıkmadan biraz özelliklerini dilim döndüğünce, kalemim yettiğince anlatmaya çalışacağım. Bölüm 1 ­ Genel Görünüm SMPlayer bildiğiniz, sevdiğiniz oynatıcılardan farklı bir görünüme sahip değil. Gom Player ile kıyaslanırsa benzer bir arayüze sahip. Özellikle Windows'dan geçiş yapacaklar rahatlıkla alışacaklardır. Bölüm 2 ­ SMPlayer Özellikleri SMPlayer özellikleri saymakla bitmeyecek kadar fazla ancak ben size en temel ve en çok işinize yarayacak özellikleri sıralamaya çalışacağım, özellikle yazının sonlarına doğru Ubuntu Türkiye sayesinde öğrendiğim bazı püf noktalarını sizlerle paylaşacağım.

* 0.6.4 sürümünden genel bir görünüş (­) Döndürme özelliği: Bu özellik sayesinde filminizi 90 derece sola, 90 derece sağa ya da 180 derece kendi ekseni etrafında döndürebilirsiniz. Menü yolu Video > Rotate (­) Filtreler: Bu özellik sayesinde elde ettiğiniz görüntü üzerinde oynayabilir ve film izleme seçeneklerini değiştirebilirsiniz. Menü yolu Video > Filtreler (­) Eşitleyici: Eşitleyici sayesinde zıtlık, parlaklık, renk tonu, doygunluk ve gama gibi değerleri değiştirebilir, göz zevkine kitap eden ve gözü yormayan daha kaliteli görüntüler elde edebilirsiniz. Menü yolu Video > Eşitleyici

12

İnceleme:SMPlayer

SUD

(­) Kanallar: Kanallar vasıtasıyla eğer ses çıkışınız destekliyorsa stereo, 4+1 surround ve 5+1 surround ses ayarlarını yapabilirsiniz. Bölüm 3 ­ Püf Noktaları Alt yazı ayarları İşte benim en büyük derdim olan alt yazı ayarlarını burada vereceğim püf noktaları sayesinde sorunsuzca yapabilirsiniz. (­) Türkçe karakter seçimi Seçenekler > Özellikler > Alt Yazılar > Alt yazı Default Subtitle Encoding: bölümünden Türkçe (ISO­8859­9) kısmını seçerseniz alt yazıda Türkçe sorunu yaşamazsınız. (­) Alt yazı kalitesini arttırma Seçenekler > Özellikler > Alt yazılar > SSA / ASS Library yolunu takip edin ve Use SSA/ASS ile başlayan cümlenin başındaki kutucuğa tıklayın. Styles kısmına Bold=1,Outline=1,Shadow=4,FontName=Sans,Fontsize=21 yazıp sırasıyla uygula ve tamam tuşlarına basınız. Bu sayede alt yazı kalitesinde gözle görülür bir kalite artışı olduğunu fark edeceksiniz. (­) Alt yazıyı siyah alanda göstermek Video > Filtreler > Add black borders seçeneğini işaretleyin. Bu sayede alt yazılar filmin en altındaki siyah alanca gözükecektir. (­) Yazı boyutunu pencereye göre ayarlamak Seçenekler > Özellikler > Alt Yazılar >Yazıtipi (Font) kısmından Autoscale: bölümüne gelin ve filmin genişliğiyle orantılı seçeneğini seçin. Bu şekilde ayarlanırsa alt yazınız filmin pencere boyutuna göre otomatik olarak orantılanacaktır.

* Gizli Dosyalar isimli 1998 yapımı bilim kurgu filminden bir görüntü Bölüm 4 – Son Nokta Smplayer'ın çalışması için sisteminizde gerekli codeclerin ve özellikle Mplayer'ın kurulu olması gerekiyor. Sorun yaşamamak için bu hususlara dikkat etmelisiniz. Alt yazılı film için bulabileceğiniz en iyi oynatıcı SMPlayer. Eksileri yok mu, tabii ki var, örneğin DVD filmlere ait özel menüleri SMPlayer şimdilik göstermiyor. DVD filmleri de SMPlayer yerine başka oynatıcıyla (Örneğin Kaffeine ile) izleyebilirsiniz.

13

İnceleme:SMPlayer

SUD Eren Kovancı'nın masaüstü görüntüleri

Ubuntu 8.04

*Seçenekler menüsünden bir görüntü Seçenekler menüsünden oynatma listesi ayarlarını, kısa yolları, filtreleri, otomatik oynatma için disk sürücülerinizi, ekran görüntüleri kayıt yolunu, video ve ses ayarlarını, ses paket ayarlarını, bağlantı ayarlarını, kayıt ayarlarını ve çok daha fazlasını ayarlayabilirsiniz. SMPlayer'ı denedikten sonra alt yazılı film izlemek için en iyi yazılım olduğuna, GOM Player'a alternatif olabileceğine, Linux dağıtımları için hazırlanan oynatıcılardan çok daha iyi olduğuna şahit olacak ve bu yazıda değinilmeyen özellikleri gördükçe az bile anlatmışsın deyip bana kızacaksınız. :) Boş vakitlerinizde bol bol film izlemenizi tavsiye eder, okuduğunuz için teşekkürler diyerek de yazıma son noktayı koyarım. Son nokta böyle bir şey olsa gerek. :) Eren Kovancı

Kubuntu 7.10

14

Scribus

SUD Scribus'u açtığınızda sizi, yeni belgede kullanmak istediğiniz sayfa yapısını belirleyebileceğiniz ekran karşılayacaktır. Biz Sudo dergisi olarak okunuş kolaylığı olması açısından fazla sütunu sığdırabileceğimiz yatay sayfa düzeninde A4 boyutlarını tercih ediyoruz. Siz de işinize uygun sayfa yapısını istediğiniz gibi seçebilirsiniz. İsterseniz öncelikle inceleyeceğimiz bölümleri sıraya koyalım: 1.Metin ekleme 2.Resim­Şekil ekleme, boyutlandırma ve şeffaflık ayarları 3.Link ve diğer sayfalara bağlantı ekleme 4.Tablo oluşturma 5.Diğer özellikler

Tanışıklığım kısa süre içinde olmuş olsa da kullanımına çabucak alıştığım ve dergimizin bu tasarımını oluşturmamızda katkısı büyük olan program Scribus'u bu ay sizin için incelemeye karar verdik. Yani Ubuntu­ tr tayfası olarak geleneği bozmadık ve balık vermek yerine balık tutmayı öğretmeyi tercih ettik. Diğer tasarım programlarının yanında oldukça pasif gibi kalsa da Scribus özgür dünyanın nadide tasarım programı olması nedeniyle tercih edilmektedir. Bu program sayesinde PDF kitaplar, dergiler hazırlayabilir; kendi kartpostal tasarımlarınızı, takvimlerinizi oluşturabilirsiniz.

1.Metin ekleme Metin eklemek için en kısa yol klavyeden "T" tuşuna basmak ve bir metin kutusu oluşturmaktır. Daha uzun yollar ise üstten sembolüne tıklamak veya ekle menüsünden "Metin" seçeneğini seçmektir. Daha sonra oluşturduğumuz metin kutusuna iki kere tıklayarak yazı yazabilir veya ayrıntılı ayarlar için sağ tıklayıp metni düzenle dedikten sonra Scribus'un kendi metin editöründe düzenleyebiliriz. Bir diğer seçenek ise "Metin al"dır. Bu seçenekle dışarıda bulunan bir metin dosyamızdan metin aktarımını otomatik olarak yapabiliriz.

İncelediğim sürüm 1.3.4 aslında stabil olmayan sürüm. Ancak stabil olan 1.3.3.12 den daha stabil davranışlarıyla dikkatimi çekti. Bu benim donanımımdan kaynaklanmış olabilir ya da geliştiriciler hataları kapatmış olabilirler. Menü olarak aralarında fazla fark yoktur. Anlattıklarım her iki sürüm için de geçerli durumdadır. İtiraf etmeliyim ki ilk açtığımda basit yapısı ile gözümde büyümüş ve usta işi olduğuna inanmıştım. Ancak öyle değilmiş. Türkçe olması sayesinde menüleri çabucak kavrayıp tasarıma başlamam fazla süremi almadı.

15

Scribus

SUD

2.Resim­Şekil ekleme, boyutlandırma ve şeffaflık ayarları Resim eklemek için kısayolumuz "I", şekil eklemek içinse kısayolumuz "S" dir. Yine aynı şekilde ekle menüsünden ve üstteki seçeneklerden bu işlemleri gerçekleştirebiliriz. Resim kutusunu ekledikten sonra yapmamız gereken şey bellidir. Sağ tıklayıp "resim al" seçeneğini seçeriz. Burada sizin de fark edebileceğiniz üzere resim özgün boyutlarında alınır. Çerçeveyi genişlettiğimizde ya da küçülttüğümüzde resim bundan etkilenmez. Bunu yapabilmek için resme sağ tıklayıp "Özellikler" menüsüne girdikten sonra buradan "Resim" sekmesine tıklayıp çerçeveye göre ölçeklendir dememiz gerekiyor. Aynı şekilde bu menü altından "Colours" sekmesinde "Opaklık" değerini düşürerek resmi şeffaflaştırabiliriz. Eğer bu bir şekil ise bu menü altından renk ayarlarını, kenar çizgi ayarlarını kolaylıkla sekmeleri kurcalayarak yapabiliyoruz. 3.Link oluşturma ve diğer sayfalara bağlantı ekleme

bağlayacaksak "Tip" kısmından "Dışarıya Bağlantı (web)" seçeneğini seçmemiz ve "Yol" hanesine adresi girmemiz yeterli olacaktır. 4.Tablo oluşturma Tablo oluşturmak için kısayolumuz "A" tuşudur. Bunun haricinde tabloya çerçeve eklemek için ayrıca "N" ve içeriği düzenlemek için "E" kısayolları bulunmaktadır. İstersek tablonun bir kutusuna çift tıklayarak da tablo içeriğini düzenleyebilmekteyiz. 5.Diğer özellikler Scribus altında bir çok betik vardır. Örneğin barkod oluşturucusunda adınızı barkod yapabilmek eğlenceli sayılır. :) Serbest çizim her yerde lazım olduğu gibi burada da önemini korumaktatadır ve "F" kısayoluyla aktif hale gelmektedir. 1.3.4 sürümünde mevcut olan takvim oluşturucuda, hediye olarak hazırladığınız takvimlerle sevdiklerinizi mutlu edebilirsiniz.

Çağlar ERSÖZ

Link oluşturmak için öncelikle bir link alanı oluşturmamız gerekmektedir. Linkler bir yazıya, resme bağlı değillerdir. Yani bir yazı ile resimin ortasına link eklenebilmektedir. Link alanı oluşturmak için sembolüne basıp bir alan belirledikten sonra oluşan alana çift tıklarız. Bundan sonra, eğer diğer sayfalara link vereceksek "Tip" kısmından "Link" seçeneğini seçerek sayfayı belirleyebilir ve yanda önizlemesini görebilirsiniz. Eğer bir web adresine

16

Espeak Espeak, sözcükleri sesli olarak okutmanıza yarayan c++ ile yazılmış, komut satırından çalışan, gpl ile lisanslanmış, ubuntu ile kurulu gelen bir yazılımdır. Espeak ile komut çıktılarını, yazı dosyalarını Türkçe de olmak üzere birçok dilde okutabilir ve ses dosyası olarak kaydedebilirsiniz. Eğer sisteminizde kurulu değilse sudo apt­get install espeak komutu ile kurabilirsiniz. Konsolu açıp (uygulamalar > donatılar > uçbirim) espeak merhaba komutunu verdiğimizde sözcükler okunacaktır. Eğer başka parametreler veya birden fazla sözcük kullanacaksak, okumasını istediğimiz sözcükleri tırnak içine almalıyız. Ubuntu'nun sesini duyup merakımızı giderdikten sonra artık daha detaya inebiliriz. Ses seviyesini ­a parametresi ile 0­200 arası bir değer girerek belirliyoruz. Ön tanımlı değeri 100'dür. espeak ­a50 "sesi kıstı" Sesin kalınlığını ­p ile beraber 0­99 arası bir değerle ayarlıyoruz. Ön tanımlı değeri 50'dir. Okuma hızını ­s ile beraber 80­390 arası bir değerle ayarlıyoruz. Ön tanımlı değeri 170'dir. Sözcükler arası duraklama süresini ­g parametresi ile milisaniye cinsinden bir değerle belirliyoruz. Ön tanımlı değeri dakikada 170 kelime okunacak şekildedir. Uzun bir metni okutmamız gerektiğinde büyük/küçük harf duyarlılığı önem kazanır. Bunu ­k parametresi kullanarak ayarlayabiliriz. Komutumuza ­k1 parametresini eklediğimizde büyük harflerden önce bir tıklama sesi çalar. Eğer sözcüğün bütün harfleri büyükse iki tıklama sesi çalar. ­k2 kullandığımızda büyük harften önce "capital" der. ­k1000, ­k6000 gibi parametreler kullanıldığında ise sadece büyük harf, sadece küçük harf ve karışık olanları ayrı ayrı tonlarda okuyacaktır. Türkçe de dahil olmak üzere çeşitli dillerde okutma yapabilmek için ­v parametresini kullanıyoruz. Bu parametre ile aynı zamanda dört kadın (+f1, +f2, +f3, +f4) altı erkek (+m1, +m2...) sesinde okutma yapabiliriz. espeak ­v tr+f2 "türkçe kadın sesi" espeak ­v en+m3 "ingilizce erkek sesi"

SUD Sözcüklerin nasıl okunduğunu ekrana göstermek istersek ­x ve ­X parametrelerini kullanabiliriz. Sesi kapatmak için ­q parametresini kullanıyoruz. Belki ­x parametresi ile kullanışlı olabilir. Programa bir dosya içeriğini okutmak için ­f parametresini kullanıyoruz. espeak ­f Masaüstü/oku.txt Okunan sözcükleri mp3, flac, wma, wav gibi formatlarda kaydetmek istersek ­w parametresini kullanıyoruz. espeak ­w merhaba.wav "merhaba dünya" Standart bir çıktı üreten komutları okutmak için ­stdin kullanıyoruz. Örneğin lsusb komutunun çıktısını okutmak için, lsusb | espeak ­stdin komutunu yazmalıyız. Burada "|" işareti unix sistemlerde bir komutun çıktısını diğer komuta girdi olarak vermeye yarar. Örnekte, lsusb çıktısını espeak programına girdi olarak vermek için kullanılıyor. Bazı ssml ve html taglarını kullanabilme özelliğini ­m parametresi ile veriyoruz. Yardım ve sürüm bilgileri ­h parametresi ile görüntülenir. Çıktının ilk satırında yazılımın sürüm numarasını görebilirsiniz. İndirme adresi: http://espeak.sourceforge.net/ Ergin ÜRESİN

17

Amarok 2

SUD *Tümüyle yeniden tasarlanmış arayüzü ile Amarok 2'nin kullanımı kolaylaştırılmış. Özellikle şarkı sözlerinin, Wikipedia'dan sanatçı bilgisinin ve başka bilgilerin görüntülendiği alanın orta kısma taşınmış olması buradaki içeriğin okunmasını kolaylaştırmış. * Amarok 2; Magnatune, Last.fm, Jamendo, Ampache, MP3tunes ve Shoutcast gibi çevirimiçi hizmetlerle daha bütünleşik çalışabiliyor. *Amarok'a ilave özellikler eklememizi sağlayan Betik Yöneticisi de yeniden yapılanmış. Burak Demir [email protected]

Amarok 2.0 Aralık ayında yayınlanmıştı. Geçtiğimiz günlerde de bazı hataları düzeltilmiş ve beklenen bazı özellikler de eklenmiş olarak Amarok 2.0.1.1 yayınlandı. Önceki sayımızda Amarok 1.4'ü detaylarıyla incelemiş olduğumuzdan Amarok 2 hakkında detaylı bir inceleme yapmayacağız. Çünkü, zaten Amarok 1.4 ile yapabildiklerinizin çoğunu neredeyse aynı şekilde Amarok 2 ile de yapabilirsiniz. Amarok 2'nin Bazı Yenilikler *KDE 3 yerine KDE 4 altyapısını kullanan Amarok'un artık daha güzel bir görünümü var. Ayrıca Amarok kullanımını kolaylaştıran Plasma, Phonon ve Solid teknolojilerini kullanmak da mümkün.

18

Linux ve Grafik

SUD

Linux, müzik sanatçıları için olduğu kadar grafik sanatçıları için de çok uygun bir ortam. Mevcut grafik programlarının çoğunluğu özgür yazılım olduğu için bütçeyi dert etmenize gerek yok. Bununla birlikte bu programların birçoğu en az kapalı kodlu alternatifleri kadar performans göstermekte. Blender 3­boyutlu modellemenin özgür yazılım dünyasındaki bayraktarlığını yapan Blender, inanması zor fakat, sadece 10 MB büyüklüğe sahip. Modellemenin dışında animasyon, fizik ve parçacık simülasyonu, oyun motoru gibi birçok işi de yapabiliyor. Python betikleriyle de istenildiği kadar işlev kazandırılabiliyor. Programın arayüzü ilk başta yabancı gelse de birkaç kere kullandıktan sonra çok rahat aşina olunabiliyor. Hatta daha sonra muadilleri çok hantal ve kısıtlayıcı gelmeye başlıyor. Blender'ın başta kendi sitesinde olmak üzere çok sayıda yazılı ve görsel rehber belgeleri bulunuyor. Bilhassa video rehberlerle çok rahat öğrenilebiliyor. Elephants Dream (http://orange.blender.org/download) ve Big Buck Bunny (http://www.bigbuckbunny.org/index.php/download/) gibi filmlerin yapımı tamamen bu programla yapıldığı gibi Big Buck Bunny filminin oyunu olan Yo Frankie! (http://www.yofrankie.org) de bu programla yapılmıştır. Kapalı kodlu alternatifleri arasında 3ds Max, Lightwave, Maya gibi programlar bulunmaktadır.

GIMP Linux dünyasının neredeyse de fakto olmuş resim işleme yazılımı. Programı başlattığınızda ilk fark edeceğiniz şey muhtemelen çok pencereli arayüzü olacaktır. Bu arayüze alışmak zor geliyorsa sadece bu iş için üretilmiş Gimphoto gibi alternatifleri de kullanabilirsiniz. RGB desteği sunmakta olan GIMP'le CMYK renkleri RGB'ye çevirerek kısmen de olsa düzenleme yapabilirsiniz. Şu an için CMYK desteği bazı üçüncü parti (third party) eklentiler hariç ne yazık ki bulunmuyor. JPEG, GIF, PNG, TIFF gibi birçok uzantıyı destekleyen GIMP'i sadece Linux üzerinde değil Windows, Mac OS, Solaris, BSD gibi çeşitli işletim sistemleri üzerinde de kullanabilirsiniz. http://registry.gimp.org adresinden birçok eklentisini bulabileceğiniz GIMP'le beraber USB ve MIDI çizim donanımlarının çoğu desteklenmektedir. Kapalı kodlu alternatiflerinden en bilineni ise Photoshop'tur.

19

Linux ve Grafik

SUD Scribus Masaüstü yayıncılık yazılımı. Desteklediği en önemli iki özellik PDF oluşturma ve CMYK renk desteği olarak verilebilir. Masaüstü yayıncılık terimi 1980'lerin ortalarında oluşturulmuş, dergiden broşüre birçok görsel medyanın dizaynını içeren bir terim. SVG dahil çok kullanılan resim formatlarının çoğunu destekleyen Scribus'un gömülü Python betik desteği de mevcut. Kendi formatı olan SLA, XML tabanlı ve tamamiyle belgelendirilmiş bir formattır. Scribus yazılımı Quark, InDesign, Publisher gibi yazılımların alternatifi olmaya çalışıyor fakat bu yazılımların kullandıkları dosya uzantılarını içe ya da dışa aktarma seçeneklerini içermiyor. Geliştiricileri böyle bir tersine mühendisliğin (reverse engineering) çok zor ve hatta bazılarının patentlerle korunduğu için imkansız olduğunu belirtiyorlar.

Inkscape Vektörel çizim programı ya da bir diğer deyişle SVG editörü. SVG, XML­ tabanlı bir format olup açık kaynak kodludur ve çoğunluk tarafından kullanılmaktadır. Inkscape şu anda halen daha yoğun bir şekilde geliştirilmekle birlikte, web grafikleri, teknik diyagramlar, ikonlar, logolar, haritalar gibi birçok alanda başarıyla kullanılmaktadır. Bunlardan en göz önünde örnek Wikipedia'dır. Bu sitedeki binlerce resim Inkscape kullanılarak oluşturulmuştur. Firefox 1.5 ve sonraki sürümler SVG formatına tam destek verdikleri için web tasarımlarında yoğun olarak kullanılmaktadır. Bunun yanında oluşturduğunuz SVG dosyalarınızı Blender'da içe aktarıp animasyonlarınızda da kullanabilirsiniz. Inkscape'in desteklediği formatlar: SVG, SVGZ, PDF ve AI (Adobe Illustrator). Kapalı kaynaklı alternatifi ise Adobe Illustrator'dur.

20

Linux ve Grafik

SUD

Synfig

Dia

Kısaca 2­boyutlu vektör animasyon programı. Sıfırdan başlayıp gerçekten kaliteli animasyonlar hazırlayabileceğiniz bir program. Synfig'in animasyon mantığı diğer programlarınkinden farklı: diğer programlar kullanılarak yapılan animasyonlarda asıl kareler büyük çizer tarafından çizilir ve ara kareler daha küçük bir çizere bırakılır. Synfig ise ana karelerin (keyframe) aralarını kendisi doldurarak hem büyük çizere kolaylık sağlamış oluyor hem de zamandan tasarruf sağlıyor. Synfig kendi formatı olan SIF'i kullanmasına rağmen Inkscape'te oluşturduğunuz SVG dosyalarını svg2sif programıyla (http://www.synfig.org/Svg2synfig) SIF'e çevirip Synfig'de kullanabilirsiniz. http://www.synfig.org/Tutorials adresindeki yazılı ve http://www.synfig.org/Video_Tutorials adresindeki video anlatımlar yardımıyla Synfig'i iyi derecede kullanabilir düzeye gelebilirsiniz. Synfig'in kapalı kodlu alternatifi ise Anime Studio olarak gösteriliyor.

Dia bir diyagram oluşturma yazılımı. Bir Windows programı olan Visio'ya alternatif olması için başlanan bu yazılım şu anda bu tarz bir programda olması gereken çoğu özelliği barındırıyor ve uzun süredir geliştirildiği için şu anda gayet kararlı bir durumda. Dia halihazırda UML diyagramları, flowchart'lar, network diyagramları gibi birçok öntanımlı nesneyle birlikte geliyor.Dia'nın dışa aktarabildiği formatlar arasında EPS, SVG, XFIG, WMF ve PNG bulunmakta. CinePaint CinePaint film karelerini ve profesyonel fotoğrafları düzenlemek için oluşturulmuş bir resim işleme yazılımı. DPX, 16­bit TIFF ve OpenEXR gibi yüksek çözünürlüklü formatların yanı sıra çok bilinen JPEG ve PNG gibi formatları da destekliyor. CinePaint'in belli başlı kullanım alanları: hareketli filmlerin kare­kare düzeltilmesi, leke yoketme, kablo destekleri silme, arkaplan tabakaları ve 3­boyutlu model yüzeyleri boyama olarak verilebilir. Bu yazılımı kullanan stüdyolardan en bilindiği Sony Pictures Imageworks'tür. CinePaint'in kullanıldığı filmlere birkaç tane örnek verecek olursak The Last Samurai, 2 Fast 2 Furious, Harry Potter, Grinch, Stuart Little, Planet of the Apes ve Spider Man. CinePaint'in kapalı kodlu alternatifi olarak da Adobe After Effects verilebilir.

21

Linux ve Grafik

SUD

QCAD

İpucu

QCAD 2­boyutlu bilgisayar destekli çizim (CAD ­ Computer Aided Drawing) yazılımıdır. QCAD kullanılarak bina, iç mekan, mekanik parça, şema, diyagram çizimleri yapılabilir. Okuduğu format sadece DXF fakat yazabildiği formatlar arasında BMP, JPEG, PNG gibi resim formatları, SVG ve yüksek çözünürlük PDF bulunmakta. AutoCAD'in sahip olduğu özelliklerin hepsine sahip olmamakla birlikte kullanabilmek için yeterli birçok özelliği barındırıyor. AutoCAD dosyalarınızı DXF olarak kaydedip kayıpsız bir şekilde QCAD'de açabilirsiniz.

Yazan: Kadir Yücel

apt ile program aramak İndirilecek paketin tam adı bilinmediği zaman işe yarayan bir özellik. Paketin isminin bir kısmı yazılarak pakete ulaşılabilir. Mesela, deluge programını indirmek isteyen ama sadece "luge" kısmını hatırlayan biri şu komutla arama yaparsa hedefe ulaşacaktır. apt­cache search luge içinde "deluge" adı geçen bütün paketleri listelemek istersek, apt­cache search deluge Bu sefer deluge­torrent paketinin md5sum, sha1, boyutu, adresi gibi açıklamalarını görüntülemek isteyelim. apt­cache show deluge­torrent Eğer regex biliyorsanız aramalarınızda bunu kullanarak nokta atışı yapabilirsiniz. Regex kullanılmış basit bir örnek ise, apt­cache search "(\w)luge"

22

Bash Extended Globbing | Mitch Frazier Bash dilinde joker karakterler pathname expansion (hedef isim genleşmesi) olarak adlandırılırlar. pathname expansion'larda bazen globbing (topaklama) denilen işlemi ifade etmektedirler. pathname expansion'lar komut içerisinde kullanıldıklarında "*", "?", ve "[...]" karakterlerini genişletirler, örneğin: Kod: $ ls *.jpg # Bütün JPEG dosyalarını listeler $ ls ?.jpg # Tek karaktere sahip (isminde) bütün JPEG dosyalarını listeler (eg a.jpg, 1.jpg) $ rm [A­Z]*.jpg # Adı büyük harflerden oluşan tüm JPEG dosyalarını siler

pathname expansion hakkında genel olarak anlaşılmayan nokta; bu eylemin işletim sistemi veya çalıştırılan program tarafından değil, BASH dili tarafından gerçekleştiriliyor olmasıdır. Çalıştırılan uygulama joker karakterleri asla görmez, BASH uygulamayı çalıştırmadan önce expansion'ları komut satırında kullanır. exec() ve benzer fonksiyonlar kullandığınız kodlar yazdığınız zamanlar hariç, bu nadiren önem arz eden bir durumdur. Uygulamayı BASH aracılığı ile çalıştırmıyorsanız, exec() fonksiyonuna yönlendirdiğiniz komut satırında yer alan joker karakterler genişletilmeyecektir. Fakat BASH tarafından desteklenen joker karakter formları bu kadarla sınırlı değildir. Bu diğer formlar Extended Globbing (Harici Topaklama) olarak adlandırılırlar ve bu formlar kullanılmadan önce aşağıdaki betik ile aktifleştirilmelidir: Kod: $ shopt ­s extglob harici topaklamanın (extended globbing) BASH kabuğunun man (manual­

SUD

klavuz) dosyalarındaki tanımı: Kod: ?(pattern­list) Matches zero or one occurrence of the given patterns //numune karakterlerinin sıfır veya bir adet karakter değişikliğini karşılaştırır *(pattern­list) Matches zero or more occurrences of the given patterns //numune karakterlerinin sıfır veya daha çok sayıda karakter değişikliğini karşılaştırır +(pattern­list) Matches one or more occurrences of the given patterns //numune karakterlerinin bir veya daha çok sayıda karakter değişikliğini karşılaştırır @(pattern­list) Matches one of the given patterns //girilen numune karakterlerinin birini karşılaştırır !(pattern­list) Matches anything except one of the given patterns //girilen numune karakterleri haricinde herşeyi karşılaştırır Burada numune karakterleri ile kastedilen "|" (pipe symbol ­ boru sembolü) karakterleri ile ayrılmış karakter listesidir. Sıradan ifadelerle (Regular Expressions) karşılaştırarak neden rehber karakter kullanıldığını anlayabilirsiniz: Kod: [b]Bash Sıradan İfadeler (Regular Expression)[/b] ?(numune­listesi) (...|...)? *(numune­listesi) (...|...)* +(numune­listesi) (...|...)+ @(numune­listesi) (...|...) [@ bir Sıradan İfade değildir] !(numune­listesi) "!" Sıradan ifadelerde negatif eylemleri belirtmede kullanılmaktadır.

Evet, "@" karakteri haricindekiler için nedenini görebilirsiniz..

23

Bash Extended Globbing | Mitch Frazier Örnek olarak, "ab" veya "def" ile başlayan tüm JPEG veya GIF dosyalarını listelemek için şu komutu kullanabilirsiniz: Kod: $ ls +(ab|def)*+(.jpg|.gif) Tabii ki harici topaklama (extended globbing) kullanmadan aşağıdaki komutu da kullanabilirsiniz: Kod: # ls ab*.jpg ab*.gif def*.jpg def*.gif

SUD

Kod: $ ls *!(.jpg|.gif)

[i]# yanlış, Yanlış, YANLIŞ[/i]

Bu karşılaştırma çalışmaz, çünkü herhangi bir dosyanın ".jpeg" veya ".gif" kısımları "*" ifadesi karşılaştırmasına tabi tutulmakta ve dosya adının sonunda yer alan hükümsüz metin (null string) "!(...)" ifadesi ile karşılaştırılmayan kısıma dahil olmaktadır. Diğer bir değişle, "*" ve "!" ifadeleri birlikte kullanılmıştır. Doğru yazım biçimi aşağıdaki gibidir: Kod: $ ls !(*.jpg|*.gif)

"ab(2|3)+.jpg" sıradan ifadesi ile aynı karşılaştırmayı yapacak bütün dosyaları listelemek için aşağıdaki komutu kullanabilirsiniz:

Daha karmaşık olumsuz bir örnek için birinci örneğimize geri dönelim ve JPEG veya GIF olmayan ve "ab" veya "del" ile başlayan tüm dosyalarımızı listeletelim. Çok kolay, sadece birinci örneğimizi alıyoruz ve "!(...)" ifadesi içerisine yerleştiriyoruz.

Kod:

Kod:

$ ls ab+(2|3).jpg Bu işlem sıradan topaklama (regular globbing) ile gerçekleştirebileceğiniz bir işlem. Not: Bu işlem ab2.jpg, ab3.jpg, ab2222.jpg, ab333.jpg, gibi ifadeleri karşılaştırmaktadır. Bununla birlikte; muhtemelen en ilginç harici topaklama (extended globbing) ifadesi, harici olan herşeyi karşılatırmaya yarayan (syntax) "!(...)" ifadesidir. Ancak, dikkatli olmanız gereken konu bu ifadenin her zaman gerçekleştirmek istediğinizi uygulamayabileceğidir. Örnek olarak, JPEG veye GIF olmayan bütün dosyaları listeleyelim.

$ ls !(+(ab|def)*+(.jpg|.gif))

Tabii ki; karmaşık sıradan ifadelerde (regular expressions) olduğu gibi, bu karşılaştırma yazdığınız andan 10 dakika sonra akıl almaz bir hal alacaktır. Orjinal metin: Bash Extended Globbing | Mitch Frazier ­ linuxjournal.com Çevirenler: Guardian

24

Shell Script'e Başlangıç Shell Scripting – Hazırlıklar ve Sistem Merhabalar, bu ilk yazımda Linux dünyasında Shell Scripting diye bilinen kavramı sizlere açıklamaya çalışacağım. Eğer Linux’un gücüne tanık olmak istiyorsanız kendinizi komutların sihrine bırakın. Linux’un eski günlerinde her şey komutlardan oluşuyordu. Kullanıcıların, tüm işlemlerini arayüz (GNOME ya da KDE) kullanmadan yapmaları gerekiyordu. Kullanıcılar işlemlerini, komutlarını girebildikleri Komut Satırı (Command Line İnterface – CLI ) adını verdiğimiz uygulamalar ile gerçekleştiriyordu. Günümüzde CLI kullanımı kullanıcı arayüzlerinin devreye girmesi ile azaldı, çünkü kullanıcılar iki tıklama ile işlemlerini kolaylıkla yapabiliyorlar. Ancak bazı durumlarda CLI kullanmak zorundayız. Linux üzerindeki işlemlerinizi otomatikleştirmek istiyorsanız, ya da sisteminizin kontrolünü tamamen elinizde toplamak istiyor iseniz komutlar gerçekten işimize yarayacak en güçlü araçlar.

SUD Herhangi bir masaüstü teknoljosi (GNOME, KDE) kullanıyor i.eniz, Linux üzerinde komutlarımızı çalıştırabileceğimiz, grafik ortamda da çalışabilen Terminal programları yer almaktadır. Bu uygulamalar, komutlar yazarak sistem ile iletişime geçebilmenizi sağlarlar. Shell oturumu, kullanıcı sisteme giriş yaptığında (login olduğunda) başlatılır. Kullanıcı bilgilerinin tutulduğu /etc/passwd dosyasında hangi kullanıcının hangi Shell tipini kullanacağını görebilirsiniz. rich:x:501:501:Rich Blum:/home/rich:/bin/bash Her Shell tipinin ve her terminal uygulamasının kendilerine göre detaylı özellikleri vardır. Detaylara girerek konuyu karmaşıklaştırmak istemiyorum. Bu nedenle hemen Shell üzerindeki çalışmalarımıza başlayalım. Shell Komut Satırı Biz konumuz boyunca GNU Bash Shell uygulamasını kullanacagız. Bir terminal uygulaması başlatıldığında yada sisteme grafiksel arayüzü olmayan bir sistem ile giriş yapıldığında, bir Shell oturumu başlatılmış olur. Örneğim Rich kullanıcısı ile sisteme giriş yapılır ise; rich@1[~]$ şeklinde bir komut satırı karşımıza gelir ve komut girmeniz beklenir. Bu satırı düzenleyebilir, sizin için daha anlamlı bir hale getirebilirsiniz. Örneğin Fedora gibi sistemlerde bu satır aşağıdaki gibidir. [rich@testbox ~]$ Yukarıdakı satıra dikkat edersek, Kullanıcı Adı ­ rich Makinenin Adı ­ testbox ~ işareti ise dizini belirtir: Home dizini

25

Shell Script'e Başlangıç Dikkat edilirse, farklı dağıtımlarda Shell komut satırları farklı olabilmektedir. Siz Shell komut satırlarını kendinize göre düzenleyebilirsiniz. Bu düzenlemeler için iki farklı sistem değişkeni bulunmaktadır. PS1 : Varsayılan Shell komut satırı bilgilerini tutar. PS2 : Bir komut ile ilgili ekstra özellikler girmek için gerekli özellikleri tutar. rich@1[~]$ echo $PS1 \u@\l[\W]\$ rich@1[~]$ echo $PS2 > rich@1[~]$ Bu PS1 ve PS2 degerlerini yazdırdığımızda karşımıza çıkan ifadeler başlangıçta garip gelebilir ancak hepsinin belirli bir anlamı bulunmaktadır. Shell, özel karakterleri kodlamak için çeşitli formatlar kullanır.

SUD karakterlerini kullanabilirsiniz. \a \d \e \h \H \j \l \n \s \t \T \@ \u \v \w \W

­ Bell karakteri ­ Gün Ay Yıl olacak şekilde tarih bilgisi. ­ ASCII kaçış karakteri ­ Hostname ­ FQDN (Domain İsmi) ­ Shell tarafından yönetilen işlem sayısı ­ Shell terminal aracının sistemdeki adı ­ ASCII yeni satır karakteri ­ Shell’in adı ­ 24 Saat formatında zaman bilgisi ­ 12 saat formatında zaman bilgisi ­ 12 saat formatında am/pm destekli zaman bilgisi ­ Shell üzeindeki aktif kullanıcı adı ­ Bash Shell’in versiyonu ­ Üzerinde çalışılan tam dizin bilgisi ­ Üzerinde çalışılan dizin bilgisi

echo $PS1 sonucundaki çıktıya dikkat edilirse, tüm karakterler \ ile başlar. Bu normal bir karakterin Shell için kullanılabilmesini sağlar. Yeni bir Shell komutu oluşturalım: [rich@testbox ~]$ PS1="[\t][\u]\$ " [14:40:32][rich]$ Görüldüğü gibi, Shell komut satırı üzerinde çalışılan bilgisayarın saatini ve hangi kullanıcı ile sistemde bulunduğunuzu gösterir. Ancak bu ayarlarınız sadece siz sisteme giriş yaptığınız sürece devam edecek, oturumuzunu kapattığınızda Shell komut satırı varsayılan haline geri dönecektir. İleriki yazılarımızda bu ayarları nasıl kaydedebileceğinizi sizlerle paylaşacağız. Shell komut satırını düzenlerken, aşağıda önemlileri verilen komut

Bash Shell Man Sayfaları Komutlarla ilgili işlemler yapılırken en çok ihtiyaç duyulan komutların Man sayfalarıdır. Bu sayfalarda komutların nasıl çalıştığı, komutların özellikleri ve daha bir çok bilgiye hızlıca erişebilirsiniz. Örneğin üzerinde devamlı çalışacağımız Bash Shell’in Man sayfalarına erişemek için aşağıdaki gibi bir komut girilmesi gerekir. $ man bash Bu komut sonucunda karşımıza aşağıdaki gibi bir ekran açılır.

26

Shell Script'e Başlangıç

SUD c:\Documents and Settings\Rich\My Documents\test.doc. Fakat Linux’ta dosya sistemleri böyle çalışmazlar. Linux bütün dosyaları ve dizinleri bir ağaç yapısı şeklinde tutar. Diski C yada D şeklinde bölmez. Linux’ta tüm dizinler ana dizin olan root dizinine bağlıdır. Örneğin; /home/rich/Documents/test.doc Görüldüğü gibi Linux’ta test.doc dosyasının hangi disk bölümü üzerinde tutulduğu belli değildir.

Man komutu tüm komutlar içinde aynen kullanılabilir. Böylelikle hızlı bir şekilde komutların nasıl kullanıldığı konusunda bilgiler elde edebilirsiniz.

Linux Sanal Dizin adı verilen bir dosya sistemi yapısı kullanır. İlk hardisk sistemde Root Aygıt adını alır, ve sanal dizin yapısı bu disk üzerinden oluşturulur. Bu root disk üzerinde Linux, sistem klasörlerini oluşturur, artık sisteme bağlanacak her depolama aygıtı, CD, USB, Harici disk root disk üzerindeki bağlantı noktalarından Linux dosya sistemine bağlanırlar.

Dosya Sistemleri ve Shell Bir Shell oturumu başlatıldığında dizin olarak HOME dizininize konumlanırsınız. Ve çoğu zaman siz bu dizinden çıkıp başka bir dizine geçerek işlemlerinizi yaparsınız. Eğer Linux’ta yeni iseniz Linux üzerinde dosya ve dizinlerin nasıl çalıştığı konusunda kafanızda bazı sorular bulunuyor olabilir. Özellikle Windows ortamından Linux’a gelenler için dosya sistemi farklılıkları çok göze batıcıdır. Ilk dikkat çeken fark; Linux, disk bölümleri için C yada D gibi isimler kullanmaz. Windows disk üzerindeki bölümlere bir harf verir ve dosya ve dizinlerini bu harflere göre yönetir. Örneğin;

Siz Shell oturumunu başlattığınızda konum olarak Shell, sizin HOME dizininize konumlanır. HOME dizini sistemde oluşturulan bir kullanıcı için oluşturulmuş bir dizindir. Ve kullanıcının kişisel bilgilerinin tutulduğu yerdir. Hazırlayan; Caner Bulut [email protected]

27

Çocuklara da Özgürlük: GCompris

SUD

Bu sayımızdan itibaren dergimizin bir bölümünü çocuklara ayırmaya karar verdik. Bu bölümde, çocukların beğeneceklerini düşündüğümüz oyunları ve eğitici programları tanıtmaya çalışacağız. GCompris Gcompris, 2­10 yaşlarındaki çocuklar için hazırlanmış 100'den fazla eğitici aktiviteden oluşan bir oyundur. Bu oyunun ilk sürümü Fransız yazılım mühendisi Bruno Coudoin tarafından 2000 yılında yapılmış, daha sonra pek çok geliştiricinin de desteğiyle daha nitelikli sürümleri üretilmiş ve bunların hepsi GNU Genel Kamu Lisansı (GPL) ile ücretsiz olarak dağıtılmıştır. Gcompris; Linux, Mac OS X ve Windows işletim sistemlerinde çalışmaktadır. Ne var ki, Linux ve Mac OS X sistemlerinde tüm özellikleri ücretsiz olarak kullanılabilmekteyken Windows'ta kısıtlı bir versiyonu ücretsiz olarak kullanılabilmekte ve tüm özelliklerinden faydalanabilmek için belli bir ücret karşılığında oyunun satın alınması gerekmektedir. Oyunda bulunan farklı aktivitelerin farklı konularda eğitici özellikleri bulunmaktadır. Bu aktiviteler çocukların bilgisayar kullanımını, matematik becerisini, coğrafya bilgisini, okuma becerisini, hafızasını ve mantığını geliştiren oyunlar olarak sınıflandırılabilir. Oyuncunun; bir oyunda gemiyi kanaldan

geçirebilmek için suyun hareket şeklini mantığıyla çözmesi gerekirken başka bir oyunda renk bilgisini ve hafızasını kullanması gerekebiliyor; ya da bir oyunda paraşütle atlayan Tux'ın (Linux pengueninin) rüzgardan nasıl etkileneceğini kestirmesi gerekirken başka bir oyunda sesli olarak söylenen harfe klavyeden basması gerekebiliyor. Ubuntu kullanıcıları oyunu depolardan kolaylıkla indirip yükleyebilir. Oyunun nasıl kullanılacağıyla ilgili detaylı bir açıklama yapma gereği duymuyorum çünkü çok küçük yaştaki çocukların bile kendi kendilerine kullanabilecekleri kadar kolay bir kullanımı var.

Ufak bir bilgi daha: GCompris'in Fransızca okunuşu, Fransızcada “Anladım” anlamına gelen “J'ai compris” cümlesinin okunuşuyla aynıdır.

28

Çocuklara da Özgürlük: SuperTuxKart

SuperTuxKart, rakiplerinize “masumca” saldırabileceğiniz bir yarış oyunudur. Oyunda yarıştırmak için seçebileceğiniz başta Tux olmak üzere toplam 11 maskot ve yarışabileceğiniz 16 parkur vardır. Yarış sırasında topladığınız kutucuklar sayesinde bazı ekipmanlar kazanıyorsunuz. Kazandığınız ekipmana göre önünüzdeki rakibinizi havaya uçurabiliyorsunuz (ölmüyor ya da yok olmuyor, tekrar yarışa devam edebiliyor), önünüzdeki tüm rakipleriniz yavaşlasın diye onlara paraşüt takabiliyorsunuz, yarış lideri yavaşlasın diye arkasına demirden kütle takabiliyorsunuz ya da aldığınız hızlandırıcılar sayesinde aniden hızlanabiliyorsunuz. Yarış sırasında ayrıca gümüş ya da altın paralar toplayabiliyorsunuz. Bunları toplayarak ekipman edinme kapasitenizi arttırıyorsunuz. Örneğin 5 gümüş para topladıktan sonra kutucuk aldığınızda, kutucuktan ne kazanırsanız bir yerine iki tane kazanıyorsunuz.

SUD

zevk almak için çocuk olmaya gerek yok, özellikle çok oyunculu yarışlar sebebiyle pek çok yetişkin de oyunun tiryakisi olabilir. Yarış Türleri Oyunda 4 farklı yarış türü vardır: . Grand Prix: Farklı parkur kombinasyonlarından oluşan farklı farklı grand prix'lerden birini seçip yarışıyorsunuz. Seçtiğiniz grand prix'nin parkurlarında arka arkaya yarışarak şampiyon olmaya çalışıyorsunuz. . Quick Race: Kurallarını (yarışmacı sayısı, tur sayısı gibi) belirlediğiniz tek bir yarış yapabiliyorsunuz. . Time Trial: Zamana karşı yarışabiliyorsunuz.

Yarışırken “Shift” tuşuna basarak aracın önünü kaldırıp gitmeniz mümkün. Bu şekilde daha süratli gidebiliyorsunuz ama ön tekerlekler havada olduğundan dönüş yapamıyorsunuz. Çoklu Oyuncu Desteği Oyunu tek kişilik oynayabileceğiniz gibi aynı klavyeyi kullanarak çok kişilik (iki, üç ya da dört kişilik) de oynayabilirsiniz. Oyunu kaç kişilik açtıysanız ekran o sayıya bölünüyor ve her kullanıcı kendi ekranına bakarak yarışabiliyor. Diğer rakiplere saldırabilme özelliğinden dolayı bu oyunu çok kişilik oynamak gerçekten çok zevkli. Bu aralar yeğenimin en büyük zevki benimle birlikte SuperTuxKart oynamak. Ancak oyundan

. Follow The Leader: Bu bölümde yarışırken maksat lideri takip etmektir. Yarışta bir lider var ve lideri geçmemek gerekiyor. Eğer geçerseniz oyundan eleniyorsunuz. Ayrıca belli bir zamanda bir, o anda sonuncu kimse o eleniyor. Örneğin, eğer yarış on kişilikse önce onuncu eleniyor, bir süre sonra dokuzuncu eleniyor... Dolayısıyla bu yarışı kazanmak için ikinci olmak gerekiyor. Yarışta herkes hızla lideri takip ederken lider kaza yaparsa (ya da bir füze tarafından havaya uçurulursa...) siz dahil tüm yarışçılar yanlışlıkla lideri geçiyorsunuz ve işte o zaman seyreyleyin cümbüşü. Herkes geri geri giderek liderin arkasına geçmeye çalışıyor. :­) Oyunda bunlardan başka bir de “challenge” bölümü var. En başta kilitli olan bazı parkurları açabilmek için buradaki yarışları kazanmak gerekiyor.

Burak DEMİR

29

Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi

SUD

Toplumların bireylerden oluştuğu ve bireylerin de gelişerek toplumları ileriye ya da tam tersi gelişime ket vurup, gelişimle inatlaşıp, eskiyi yeğ tutmasıyla geriye doğru götürdüğü aşikar. Devir, zamanı yönetme ve insanlık için en iyisini, en güzelini, en yararlısını yapma zamanı olduğundan bilginin ve bilginin paylaşımı ile birlikte sınırsızlaşması, bilginin evrim yolunun zararlılardan arındırılması, kısaca üretilmesi her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Bugün gelinen noktada insanlık, her alanda bilişim ve bilgi teknolojilerinden, yenilikçi fikir ve gelişmelerden faydalanarak geçmişe oranla büyük bir yol almıştır. Çoğu Amerikan bilim kurgu, macera filmlerinde ağzımızı açık bırakan birçok teknolojik alet ya da yeni moda deyimiyle oyuncaklar artık çevremizde yer alırken; biz, onların yeni, doğal efendileri konumundayız. Bilgiye ulaşmak eskiye nazaran hiç olmadığı kadar kolay olmasına rağmen ulaşılan bilginin doğruluğu da o kadar şüphelidir. Çünkü açık ve şeffaf olan bilgiye erişimin de bir maliyeti olduğu gibi bilgiyi üretenin de katlandığı bir maliyet vardır. Ancak, üretici daima şunu bilir: bilgi en yararlı hale, ancak paylaşıma açık bir şekilde topluma sunulursa ulaşabilir. Nitekim elimizin altında bilimin şimdiye kadar ürettiği teoremleri, hesaplamaları, icatları, bilgileri ve nicelerini içeren kitaplar, kütüphaneler mevcut. Üstelik hepsi de kişisel ve kamusal kullanıma açık. Kuşkusuz, bilgisayarların eskiye oranla bugün çok farklı oldukları gerçek; ama anı olmanın da ötesinde artık bilgisayarlar odalara değil ceplere sığmaktalar. Hatta minicik boyutta olanları da sağlık ve tıpta yoğun bir şekilde kullanılmakta. Artık, koca koca bilgisayarlar ve sadece dört işlemi yapıp delikli kartonlara işleyen, ampullü transistörler ile çalışanları da sadece müzelerde yer almaktadır. Sürece bakılınca, bilginin gelişiminin inanılmaz hızı daha da anlaşılıyor. Bugünün vazgeçilmez iş makineleri bilgisayarlar kişisel kullanımın yanı sıra şirketlerde, kamu yönetimlerinde, birden fazla işlev yüklenerek

*Çok değil, bundan 10­15 yıl öncesinin biricik bilgi kaynağı kitaplar ve kütüphaneler bugün rağbet sayıları azalsa da doğru ve ulaşılabilir olmalarını hâlâ korumaktadır. adeta dünyayı yönetmektedirler. Eğitimden adalete, yönetimden üretim süreçlerine ve planlamasına, sağlık ve tıp alanından spora, eğlenceden ekonomiye dek her alanda artık biz, kendi ürettiğimiz bilgisayarlara bağlıyız. Yazının girişinde "biz, onların yeni, doğal efendileri konumundayız" demiştik; evet bu doğrudur, ancak her şey içinde karşıtını da taşır ilkesi gereğince insanlığın yarattığı değer yine insanın egemeni olacaktır. Dolayısıyla bu saydığımız daracık alandaki iş kollarında her gün, her saniye milyonlarca bilgisayar (belki de milyarlarca, evet, milyarlarca demek daha doğru) kendilerine daha önce belletilen iş akış ve süreçlerine uygun olarak yazılmış programlarla bu işi yürütmektedirler; ta ki, fişleri çekilene kadar ya da iş süreci değişene kadar.

30

Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi

SUD

birleşimiyle açığa çıkan ürünün evrensel ve de paylaşıma açık olması; yani tüm insanlığın hizmetine bencil olmayan kısıtlamalar dahilinde sunulması gerekir. Ancak bu şekilde emek, hak ettiği değeri bulur. Çünkü paylaşıma açılmış ve insanlığa mal olmuş bilgi bünyesine yeni değerler katarak işe yaramaz ve çağın gereklerine uyum sağlayamayan, yararı azalmış parçalarını geride bırakıp (en zayıf halkaların zincirden kopartılması ve kaybedilen hızın kazanılması) yeni ve işlevsel bir şekilde daha iyiye ulaşır ki, bu aynı zamanda evrimin gereğidir. Örneğin elektriği ve akımları keşfeden, hatta sayısız icadın patentini alıp, bulanın kendisi olduğunu kanıtlamak için kaydettiren Nikola Tesla bulduklarını sadece kendisine saklasaydı ve saklamakla kalmayıp katı anlaşmalarla, lisanslarla kullanım hakkını satsaydı bugün geldiğimiz noktada olabilir miydik? Elektrik ve elektronik bu denli dallanıp budaklanır, cebimize dek giren aletlerin içinde yer alabilir miydi? Ne olacağı kesin: her lamba açıp kapattıkça Tesla'nın kanından gelenlere

*Koca bir odanın içine sığan ve ampullü transistörler ile çalışan, işlediği verileri ise delikli kağıtlara döken ilk bilgisayarlardan ENIAC. Ancak şurası kesin; bunca gelişime karşın bilişim ve teknolojileri hala tam olarak gelişememiştir; gelişemediği gibi bilginin gelişim seyri de yavaşlamıştır. Bunun en başlıca nedeni ise hemen hemen her evde bulunan kapalı kaynak kodlu işletim sistemi ve bu tekele bağımlı olarak yapılan programlardır. Yani bilgisayarların, insanlarca yazılan programların, işlemlerin, fikirlerin, algoritmaların anlamlandırılıp elle tutulur, gözle görülür hale getirilmesini sağlayan işletim sistemleri ve programların büyük oranda tekel ve paralı, üstelik kaynak kodlarının kapalı olmasıdır. Tabii ki, burada emek sorunsalı ortaya çıkmaktadır. Emek, evrensel bir değer olup harcanan emek, zaman, öğrenilen bilgi­beceri ve enerjinin

*Bilgisayarlı eğitim gören öğrenciler

31

Bilginin Bilişim Alanında Gelişimi ve Üretimi *Ubuntu'nun resmi bir türevi olan GNU/Linux; dahası açık kaynak kodlu işletim sistemlerinin; kullanımını ilköğrenim çağındakilere kullandırmayı, sevdirmeyi amaçlayan Edubuntu'nun CD kapağı. lisans anlaşmaları dahilinde belirledikleri parayı ödeyecektik. Örneği genişletirsek gelmiş geçmiş tüm bilim adamları yaptıkları çalışmaları koruma altına alıp yanlışlanabilirliğini ve düzenlenmesini engelleyip kullanımını da kurallara bağlasaydı; üstelik her bir işlem başına da ücret talep etselerdi ne olurdu? Soruya soru ile cevap verirsek: okullarda fen bilgisi dersleri işlenebilir miydi? Bugün işletim sistemleri ve iş gören uygulamalar pazarına bakıldığında temelde belli başlı firmaların kuşkusuz hakimiyeti görülmektedir. İşletim sistemi kullanıcıya kısaca sadece bir temel sunmaktadır aslında; kendi kullanımına göre de kişi, sistemini izin verildiği ya da bilgisayar alanında bildiği, düşündüğü ölçüde düzenleyebilir. İşletim sistemleri ve üzerinde çalışacak bağımlı uygulamaları temelde ikiye ayrılmaktadır. 1.Kapalı kaynak kodlu 2.Açık kaynak kodlu ve özgür Kapalı kaynak kodlu işletim sistemleri firmalar tarafından kâr amacı güdülerek yapılıp pazara *Nikola Tesla, düşündüğü ve kar amacı duymaksızın patent altına aldırdığı yığınla icatlarını katı lisans anlaşmalarıyla koruma altına alsaydı bugün kullandığımız bilgisayarlar nasıl çalışacaktı acaba?

SUD

sunulduğu için ücretlidir; satın alan son kullanıcıya (artık müşteridir) sadece belli başlı işlemleri yapması için izin verdiği gibi satın aldığı ürünü tam olarak tüketmesine de izin vermez. Ancak destek ve bakım­onarım hizmetlerini sonuna dek satın alması için de müşteriye cazip seçenekler sunar ki, bunlara pekala satılan malın açıkları da diyebiliriz; bu şekilde satışa sunduğu malın açıklarını da yeniden satış yoluyla gizler. Üstelik müşteri satın aldığı kapalı kaynak kodlu işletim sistemini kendi isteklerine göre düzenleyemez; bu, sadece firmanın izin verdiği ölçüde olur. Çünkü satın aldığı bir taban sistem değil ön koşullu olarak kullanıcıyı paralı ve kapalı kaynak kodlu diğer yazılımlara mahkum eden gelişime kapalı bir tabandır; gelişimi sadece izin verildiği ölçüde mümkündür. Birde ne kapalı kaynak kodlu işletim sistemi satıcıları ne de uygulamaları satıcı firmaları ürünlerinin güvenliğini garanti eder. Bu işlemi de kapalı kaynak kodlu güvenlik yazılımları satan firmalara havale ederler ve tüketicinin özgürlüğü, dahası üreteceği bilginin gelişeceği alan bir çemberle sınırlanır; tüketici hep tüketici olarak kalır, sınıf atlayamaz. Bu, aynı zamanda bilginin “fasit bir daireye” hapsolması demektir. Bu çember içinde hapsolan birey sadece imkan verildiği ölçüde çözümler üreteceği içindir ki, bu sonrasında mekanikleşecek ve kendini tekrarlayacaktır. Ortaya çıkan bilgi ise bildik ve daima aynı sorunları çözen bir bilgi olacaktır. *Kaynak kodu denilen aslında açık devre/kapalı devre şeklinde tanımlayabileceğimiz 1 ve 0 sayılarının art arda dizilmesiyle oluşan satırları kendince anlamlandıran bilgisayarların ve son kullanıcının işini biraz olsun kolaylaştırmak için yazılan ve bir çekirdekçe ekrana yansıtılan kodlardır. Aydın BEZ [email protected]

32

Gimp ile Renk Düzeltme

Bu dersimizde GIMP ile renk düzeltme konusunu ele alacağız. Dijital fotoğraf makinesi ile çektiğimiz resimler her zaman istediğimiz sonucu vermeyebilir. Bazen açık çıkar bazen koyu. Bazen de renk hakimiyeti vardır. Şöyle deriz "bu resim kırmızıya kaçmış". Yani resimde kırmızı rengin fazla olduğunu belirtmiş oluruz. Eski fotoğraflarımıza göz atarız. Bir bakarız ki en sevdiğimiz resim solmuş. Burada solmak kelimesi fotoğraflarımızın renklerinin değiştiği anlamını taşımaktadır. Peki biz bunları nasıl düzelteceğiz. Bu soruların cevabını bu yazıda bulacaksınız. Şimdi öncelikle renk modellerinden bahsedelim. Renk modelleri LAB, RGB, CMYK olarak adlandırılır. CMYK modeli matbaada baskı sistemlerinde hatta renkli yazıcılarda kullanılan modeldir. Yazıcı kartuşlarına göz atabilirsiniz. Bunların biri renkli kartuş CMY renklerini içerir diğeri ise Black yani siyah kartuştur. Bu model tüm renklerin 4 renkten cyan, magenta, yellow, ve key (black) renklerinin tonlarının birleşmesi sonucu olduğunu varsayar.

SUD

GIMP programımızı açarak Dosya menüsünden Aç'a tıklayalım veya Ctrl + O tuş kombinasyonu ile resmimizi açalım. Size sponge'i tanıtayım. Gayet şirin mi şirin bir köpekcik. Çok değer verdiğim bir tanıdığımın köpeği. Kendisinden rica ettim, o da beni kırmayıp birkaç resmini GIMP derslerinde kullanmam için verdi.

CMYK Renk Modeli Tanıtacağımız ikinci renk modeli ise RGB renk modelidir. Adı Red(Kırmızı), Green(Yeşil) ve Blue(Mavi) kelimelerinin baş harfleri kullanlarak oluşturulmuştur. Dijital fotoğraf makinelerinde, monitörlerde, televizyonlarda ve tarayıcılarda standart olarak kabul edilmiştir. RGB Renk Modeli

Bu yazımızda RGB renk modeli üzerinde çalışacağız

Sponge :)

33

Gimp ile Renk Düzeltme

Şimdi pencereler menüsünden Histogram'ı açalım. Histogram bize bir fotoğraftaki renk dağılımı hakkında bilgi verir. Renk soldan sağa doğru en koyudan en açığa dogru sıralanır. Grafiğin yüksekliği o tondaki renklerin fotoğrafta hangi oranda bulunduğunu gösterir, başka bir değişle benek (pixel) sayısı ile doğru orantılıdır. Bu resimde koyu tonların daha fazla olduğunu görmekteyiz. ( Histogramın sol bölgesi ) Orta tonların az bulunduğu söylenebilir. ( Histogramın ortası ) Açık tonların bulunduğunu ve en sağdaki en açık tonun yani beyazın bir sıçrama yaptığını görüyoruz. GIMP her renk kanalı için ayrı ayrı histogram oluşturulabilir.

SUD

Burada Kanal'dan diğer kanalları seçerek buradaki renk dağılımlarını görebiliriz. Kırmızı, Yeşil, Mavi Alfa kanalı veya RGB Kanalını seçebiliriz. RGB kanalını seçersek tüm renk dağılımlarını aynı histogramda gösterecektir. Histogram değerleri fotoğraftan fotoğrafa değişir. İdeal bir histogram yoktur denilebilir. Histogram bize renk dağılımı konusunda bilgiler verir. Mesela resimde açık tonların olmaması veya koyu tonların olmamasını eksiklik olarak değerlendirebiliriz. Fotoğrafın nerede çekildiği hangi zaman diliminde ve nasıl bir aydınlatma ile çekildiği önemlidir. Gece karanlığında çekilmiş bir resmin koyu tonlarının daha fazla olması çok doğaldır.

34

Gimp ile Renk Düzeltme Pencereler menüsünden kanallara tıklayalım. Aşağıda kanallar penceresi görülmektedir.

Kanallar resim üzerinde bulunan Kırmızı Yeşil Mavi renklerini tek başına veya bir bütün olarak gösterilmesini sağlar. Kanallar penceresi üzerinde göz işaretlerini görebilirsiniz. Bunların üzerine tıklayarak açıp kapatabilirsiniz.

Histogram yardımı ile renk düzeltmeyi nasıl yapacağız.

SUD

Renk düzeltmenin o kadar çok yolu var ki. Renk düzeltme ile ilgili sayfalarca yazı yazılabilir. Kontrast ayarı bozuk bir fotoğrafı düzeltmek için öncelikle fotoğrafı GIMP programında açıyoruz. Renkler menüsünden seviyelere tıklayalım.

Parlaklık ve Kontrast ayarı bozuk bir resim. Resimde koyu ve açık tonların bulunmadığı görülmektedir.

35

Gimp ile Renk Düzeltme

SUD Bu resimde orta tonların bulunduğunu açık ve koyu tonların hiç bulunmadığını histogram yardımı ile görmekteyiz. Bunu düzeltmek için 1 ile numaralandırdığım üçgen şeklindeki nesneye tıklayıp histogramın başladığı yere kadar sürükleyelim. Aynı şekilde 3 numaralı üçgen biçiminde olan nesneye tıklayarak gene histogramın başlangıcına kadar olan yere taşıyalım. Resmimizin renklerinin düzeldiğini göreceğiz. En son 2 numaralı nesneye tıklayarak ince bir ayar yapalım. Böylece resim renklerini düzenlemiş oluruz.

1 4

2

3

6

5 7 8 9

İkinci yol: 6 numaralı otomatik butonuna tıklayalım. Bu her zaman için kaliteli sonuçlar vermeyecektir. Bu resimde istediğim sonucu elde edemedim.

Üçüncü yol koyu açık ve orta tonları tanımlamak 7 numaralı butona tıklayarak resimdeki en koyu alana tıklayalım. 8 Numaralı butona tıklayarak orta tonun bulunduğu yere tıklayalım. 9 Numaralı butona tıklayarak açık tonların olduğu yere tıklayalım. Böylece renkleri düzeltmiş oluruz. Şunu belirtelim ki bu da her zaman kaliteli sonuç vermeyecektir. En kaliteli sonuç elle yapılan düzeltmedir. 4 ve 5 numaralı nesneler resimde kullanılacak en koyu ve açık tonları göstermektedir. İleriki yazılarda bu nesnelerin nerede kullanılacağını ayrıntılı biçimde ele alacağız.

36

Gimp ile Renk Düzeltme

SUD

Giriş seviyeleri ayarlandıktan sonra fotoğrafımız görülmektedir. Bu yöntem eski solmuş resimler üzerinde çok kaliteli sonuçlar vermektedir.

37

Gimp ile Renk Düzeltme

SUD

Başka ve eğlenceli bir yol: Resmimizi açalım. Histogram görünmüyorsa pencereler menüsünden histogramı açalım. daha sonra Pencereler menüsünden Brightness Contrast'a tıklayalım. Şimdi açılan pencereden Parlaklık ve Kontrast değerlerini değiştirip resimdeki değişiklikleri ve histogramdaki değişiklikleri izleyelim. Birçok deneme yapmanızı tavsiye ederim. Histogramın en koyudan en açığa doğru açılması gerektiğini belirteyim. Uygun değerleri ayarladıktan sonra histogramın durumu: Resmimiz altta, Parlaklık ve Kontrast penceresi yanda görülmektedir.

38

Gimp ile Renk Düzeltme

SUD

Renk düzeltmenin dışında daha keskin renkler elde etmek için Parlaklık ve Kontrastı kullanmamız gerekmektedir. Bu işlem için parlaklık değerini düşürüp Kontrast değerini arttırmamız gerekmektedir. Aşağıda orjinal resim ve daha keskin renkler elde ettikten sonraki durum gözükmektedir. Gelecek sayıda renk düzeltme konusuna devam edeceğiz. Gelecek sayıda görüşmek üzere, hoşçakalın. Hüseyin SARIGÜL [email protected]

39

More Documents from "Deniz Atmaca"

Kimkorkar05
June 2020 0
Kimkorkar08
June 2020 0
Kimkorkarek
June 2020 0
Kimkorkaricindekiler
June 2020 0
June 2020 0